Altaylı'nın yazısı şöyle:

Başta yılda 30 milyon lirayı cebe indiren ve karşılığında Avrupa Şampiyonası finallerinden 0 puanla dönmemizi sağlayan teknik direktörümüz Şenol Güneş olmak üzere Türk teknik direktörlerin yurt dışında hiçbir varlık gösteremediğini, yabancı takımlarda asla iş bulamadığını ama Türkiye’de futbol endüstrimizin boyutları ile karşılaştırılmayacak kadar yüksek paralar kazandığını biliyoruz.

Ya da biliyor musunuz!

Bu konuda yazacağım demiştim.

Sözümüzü tutalım.

Mesela İtalya liginden gidelim.

İtalyan ligi Serie A, Avrupa ligleri gelir sıralamasında 2,7 milyar euro ile 4. sırada.

(İlk sırada 6,2 milyar euroluk geliri ile İngiltere var. Onu 3,7 milyar euro ile İspanya, 3,2 milyar euro ile Almanya takip ediyor.)

İtalya’nın en fazla ücret alan teknik direktörü Antonio Conte. Vergi öncesi geliri 12 milyon euro. Vergi sonrası eline kalan yaklaşık 5 milyon.

Onu takip eden Roma’nın teknik direktörü Paulo Fonseca. Yılda 2,5 alıyor. Eline geçen 1,2.

Bir başka Roma ekibi Lazio’nun hocası İnzaghi ise yılda 2,2 alıyor ve vergi sonrası eline kalan 1 milyon euronun biraz üzerinde.

Milan’ın hocası Stefano Pioli’nin geliri 2 milyon. Eline geçen 1.

Dün de yazdığım gibi Juventus’un hocası Pirlo yılda 1,8 alıyor. Eline 1 milyon ya geçiyor ya geçmiyor.

Napoli’nin hocası Gattuso’nun yıllık geliri 1,5 milyon Euro. Eline kalan 750-800 bin.

2,7 milyar euroluk İtalyan futbol endüstrisinin teknik adamlarının gelirleri bu.

Ligin büyüklüğü ve takımların Avrupa başarıları da ortada iken teknik direktör ücretleri Türkiye’nin elit denilen teknik direktörlerinden düşük.

Türkiye liginin büyüklüğü ise benim değil Anadolu Ajansı’nın açıkladığı sayıyla 727 milyon dolar. Yani 605 milyon euro.

Avrupa’da en ufak bir başarısı olmayan teknik direktörlerin maaşları ise ortada.

Şenol Güneş 3 küsur milyon euro.

Fatih Terim keza yakın bir büyüklük.

Kulüpler batık, kulüpler borçlu hiçbir uluslararası başarısı olmayan teknik direktörler zengin.

İtalyan liginin neredeyse beşte biri büyüklüğünde bir ligde, teknik adamlar İtalyan meslektaşlarından daha fazla para kazanıyor.

Bugün Federasyon Şenol Güneş’in, Galatasaray Fatih Terim’in görevlerine son verse şu an aldıkları maaşların dörtte birine Avrupa’da bir büyük ligde iş bulabilirler mi?

Hiç zannetmiyorum!

Ama mesele teknik direktörlerle sınırlı değil ki!

Sistem başından sonuna kadar kokuşmuşluk, rezillik üzerine kurulu.

Ama mesele futbolla da sınırlı değil zaten.

Aptalız ya!

Arlı olmanın ayıp, arsız olmanın ise makbul olduğu bir ülkeye dönüşünce, haliyle ayrık otu gibi ortada kalıyorsun.

Haliyle sözde meslektaşların tarafından “yalancılıkla” suçlanıyor en azından bu suçlamalara aracılık ediyorsun.

Müthiş bir başarı ile tamamladığımız Avrupa Futbol Şampiyonası finalleri öncesi bir yazı yazdım ve TRT’nin bu finallere 100 kişiyi davet ettiğini yazdım.

Bunu doğru bulmadığımı, bizim vergilerimizle yaşayan bir kurum olan TRT’nin turizm şirketi olmadığını belirttim.

TRT’nin Genel Müdürü İbrahim Eren, Ali Eyüboğlu isimli bir magazin yazarı ile bir röportaj yapmış ve elbirliği ile beni yalanlamışlar.

Genel Müdür, magazin yazarına “Kasamızdan para çıkmadı. Buraya getirdiğimiz misafirlerimizin uçak ve otel masraflarını reklam müşterimiz ETS Tur karşıladı. ETS Tur'la barter yaptık” demiş.

Bu ne demek.

ETS Tur uçak biletlerini ve otel masraflarını karşıladı, biz de bu iş karşılığında ETS Tur’a reklam yeri verdik demek.

Peki onca insanı maç izlemeye götürmemiş olsanız ETS Tur size ne verecekti?

Tabii ki, para.

Ha parayı alıp bilet ve otel paralarını ödemişsin.

Ha parayı almadan ETS Tur’a bilet ve otel paralarını sen öde demişsin.

Ne farkı var.

Ahmak mıyız biz!

Ve siz Ali Eyüboğlu.

Bu şahane röportajı nerede yaptınız İbrahim Eren’le?

İnşallah Bakü’de ya da Bakü yolunda uçakta değildir.

Bu arada bu rezaletin yeni farkına varanlara da gülüyorum.

Yine geç olması hiç olmamasından iyidir.

Di mi Ali Eyüboğlu Bey!

Sponsor başka kamu yayıncısı başka

Şunu da ekleyeyim.

Bu tip turnuvalara sponsor olan özel şirketler bu organizasyonlara elbette müşterilerini, taraftarları, medyayı götürebilirler.

Zaten bu turnuvaları organize eden FIFA, UEFA gibi kurumlar tribünlerin büyük bölümünü bu sponsorlara tahsis ederler.

Sponsorlar da halkla ilişkiler faaliyeti ve müşteri ilişkileri açısından bu turnuvalara insanları götürebilirler.

Sonuçta bu firmalar halkın vergileri ile yaşayan kuruluşlar değildir.

Ama TRT gibi kamu kurumları, kamu parasını böyle harcayamazlar.

Düzen kazanıyor

Epey zaman önce Rıdvan Dilmen tarafından dillendirilen ve benim tarafımdan da söylenen bazı meseleler hala yanıtsız.

Bu vesile ile bunları tekrar soralım.

TRT’nin ayrıcalıklı sunucusu Ersin Düzen’den söz edelim.

Bu arkadaşın TRT maaşı gündeme gelmişti bir aralar.

Ve tabii Federasyon'daki danışmanlığı.

TRT Genel Müdürü Sayın İbrahim Eren acaba Ali Eyüboğlu’na bu Ersin Düzen’in şirketine yılda kaç TL’lik ödeme yapıldığını, Bakü seyahati için kendisine kaç lira verildiğini, masraflarının kimin tarafından karşılandığını, bu organizasyondaki anlatımları için kendisine ekstradan kaç TL ödendiğini, bir başka TRT çalışanının Milli Takımlar sponsoru firmanın reklamını seslendirmesinin mümkün olup olmadığını da anlatır mı!

Türk Futbol Federasyonu da bu Ersin Düzen adlı zata federasyon danışmanlığı için kaç TL ödediğini, Milli Takımlar sponsoru BTCTürk’ün reklam filmini seslendirmesi karşılığında bu Ersin Düzen’e kaç TL ödendiğini, federasyon danışmanı ve kamu yayıncısı için maç anlatıcısı olan birinin sponsor seslendirmesi yapmasının normal olup olmadığını açıklar mı!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bu soruya gülmekten katılmadığımız zaman.