Dijital dünyada, müşteriler ve potansiyel çalışanlar markalara ve geleneksel satış taktiklerine karşı daha şüpheci yaklaşırken, sosyal medya ustası CEO'lar pazarda şirketlerinden pozitif yönde söz ettiriyor.

Üst düzey liderler tarafından yönetilen sosyal medya hesapları, şirketlerin müşteri ve yetenek savaşında kritik bir araç haline geldiğini ifade eden Page Executive Direktörlerinden Burcu Havlucuoğlu, CEO’ların kurumsal değerlerini yansıtırken artık, insan odaklı bakış açısını ön plana çıkaran sosyal medya araçlarını tercih ettiğini vurguluyor. Şirketlerin sosyalliği, bazı çevrimiçi platformların markalı içeriklere koyduğu kısıtlamaların üstesinden gelerek satış performansının artmasına da yardımcı olabiliyor.

Page Executive Direktörlerinden Havlucuoğlu, “Sosyal medya gündemini takip eden CEO’ların arttığını dile getirerek, 1.5 milyon Twitter takipçisi olan Air Asia CEO'su Tony Fernandes, firmanın 2014 yılında kaybolan Endonezya uçağının ardından yaptığı içten sosyal medya paylaşımlarıyla kurumuna insani değer kattığını sözlerine ekliyor.

Başarılı şirketler sosyal medyayı finansal sonuçları duyurmanın ötesinde insani taraflarını gösterme ve şirkete sempati kazandırma fırsatı olarak değerlendiriyor. Üstelik, CEO'ların sosyal medyayı kullanabilme becerisi şirketin gelirine gözle görülebilir bir artış sağlayabiliyor. PageGroup direktörü Burcu Havlucuoğlu, Avustralya’da finans hizmetleri sektörüyle ilgili bir ankette, sosyal medyada aktif rol alan kuruluşların kotalarına ulaşma oranlarının% 51 daha fazla olduğunu, sosyal satıcıların% 78'inin ise sosyal medyada yer almayan meslektaşlardan daha iyi performans gösterdiğini işaret ediyor.

Sosyal medyanın kanıtlanmış faydalarına rağmen, Fortune 500 listesinde yer alan pek çok CEO'nun hala profesyonelce idare edilen bir sosyal medya hesabı bulunmuyor.

Forbes'in sosyal medya alanında faaliyet gösteren ilk 50 şirket hakkındaki raporuna göre Amazon, Google ve Starbucks gibi markalar,% 11 ile% 27 arasında yıllık büyüme oranları ile sosyal katılım konusunda şirketlere rehberlik ediyor. Forbes Araştırması sonuçları, yöneticilerinin % 93'ünün sosyal medya katılımın önemini anladığını, bu şirketlerin% 88'inin sosyal medyada aktif olmanın müşteri deneyimi açısından önemli kazandığını vurguluyor.

Öte yandan, işten çıkarılan çalışanların sosyal medyada son derece zararlı olabileceğine dikkat çeken Araştırmaya göre, bu kişilerin mesajları iyi yönetilemezse, devamsızlık, marka sadakatsizliği ve verimlilik kaybına yol açabiliyor. Araştırma sonuçları Almanya'da çalışanların %84'ünün kendilerini işlerine bağlı hissetmediğini gösteriyor. İşlerine karşı duygusal bağ kuramayan çalışanların %67'si ise devamsızlık yapıyor.

Şirket ve Çalışanlar için aidiyet duygusu ön planda

Günümüz rekabetçi pazarlarında lider şirketler, en iyi yeteneklerin, tazminat ve yan haklar gibi mantıksal kariyer kazanımlarının yanı sıra kurumsal değer anlayışına yakınlık duymayı önemsediklerini keşfediyor. Page Executive Direktörlerinden Havlucuoğlu, “Pozitif kazanımlar artık pozitif kurum kültürüne sahip şirketlerden elde ediliyor,” diyor.

Artık çalışanlar her gün ofise gitme monotonluğunun ötesinde aidiyet duygusu taşıyan ortamda olmayı önemsiyor.  Bu algı, yalnızca çalışanlar için değil müşteriler için de önem taşıyor. Müşteriler, işlevin ve paranın ötesinde duygusal bağ kurabildikleri markalara daha sadık oluyor. Sadakat duygusu markanın sektöründe lider konuma gelmesine bile katkı sağlayabiliyor. Havlucuoğlu, sosyal medyayı verimli kullanabilen profesyonellerin daha kolay ve sürekli bir aidiyet duygusu oluşturabildiklerini gözlemlediklerini ifade ediyor.