Sarıyer’de evinin önüne gittiği çocukluk arkadaşını bıçaklayarak öldüren, parmaklarından akan kan izinin takibiyle saklandığı evde yakalanan sanık Osman Ertaç Tunçer’in yargılandığı dava karara bağlandı, zanlı ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkemede konuşan Tunçer, "Beni zehirlediğini düşünerek maktulü aradım. Zehirlendiğimi düşünmesem, yüzde yüz ölmek üzere olduğumdan emin olmasam zaten onu öldürmeye çalışmazdım’’ dedi.

Sarıyer’de alacak verecek meselesi iddiasıyla evinin önüne gittiği çocukluk arkadaşı İlhami Cıvak’ı bina girişinde bıçaklayarak öldüren ve polisin, parmaklarından akan kan damlalarını takip ederek saklandığı evde yakaladığı sanık Osman Ertaç Tunçer’in yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuklu sanık Osman Ertaç Tunçer ve tarafların avukatları hazır bulundu. Duruşmaya maktulün ailesi de katıldı.

"Ben zehirlendiğimi düşünmesem zaten öldürmeye çalışmazdım"

Duruşmada esasa ilişkin savunma yapan sanık Osman Ertaç Tunçer, olay öncesi maktulün Zeytinburnu’na gittiğini ve kendisine de konum attığını söyleyerek, "Sevinçliydi, bana ‘ofise geçelim ve alkol alalım’ dedi, alkol aldık. Gayet güzel geçmesine rağmen yine de bana zarar vereceğinden hep şüpheliydim. Sonrasında ben kendimi kötü hissetmeye başladım ve yattım. Gece 4 sıralarında uyandığımda kan ter içerisindeydim, beni zehirlediğini düşünerek maktulü aradım. Bana ‘sen hala gebermedin mi’ demesi üzerine nerede olduğunu sordum ve beni her zamanki gibi evinin oraya çağırdı. Ben zehirlendiğimi düşünmesem zaten öldürmeye çalışmazdım. Yüzde yüz ölmek üzere olduğumdan emin olmasam zaten onu öldürmeye çalışmazdım. Keşke onu aradığımda beni çağırmasaydı, evde değilim deseydi tabi ki daha iyi olurdu" ifadelerini kullandı.

Mütalaa açıklandı

Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanık Osman Ertaç Tunçer ile maktul İlhami Cıvak’ın çocukluktan bu yana aynı mahalleden arkadaş olduklarını ancak aralarında son zamanlarda alacak verecek meselesi nedeniyle husumet bulunduğunu belirtildi. Mütalaada Tunçer’in olay tarihinde maktulün ikamet ettiği binanın giriş kapısına gelerek maktulle tartıştığını, tartışmanın büyümesi üzerine sanığın üzerinde getirdiği ahşap saplı bıçağı maktule saplamaya başladığı da aktarıldı.

Mütalaada, sanık Tunçer’in maktulün cansız olarak yattığını görmesine rağmen bıçak darbelerini maktule indirmeye devam ettiği, sonrasında olay yerinden kaçtığı belirtildi. Sanığın Celil Genç’in evine gittiği ancak Genç’in kendisine gelen Tunçer’i, gerçekleştirdiği eylemi bilmeden ikametine aldığı ve bilerek isteyerek sanığı sakladığına dair somut bir delil bulunmadığı kaydedildi. Mütalaada sanık Tunçer’in ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla, sanık Genç’in ise ‘suçluyu kayırma’ suçundan beraatına karar verilmesi talep edildi.

"Demagoji yapmak da istemiyorum ama ben daha fazla üzgünüm"

Alınan savunmaların ve beyanların ardından son sözü sorulan sanık Tunçer, "Tabi ki olayın böyle sonuçlanmasını istemezdim. Maktul benim 10 yaşından beri arkadaşımdı. Demagoji yapmak da istemiyorum ama inanın ki ben buradaki müştekilerden daha fazla üzgünüm. Ağabeyinden, kardeşinden çok benimle takılmıştır" dedi.

İndirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Osman Ertaç Tunçer’i ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Heyet, maktulün haksız tahrik oluşturacak herhangi bir davranışının bulunmaması gerekçesiyle cezada indirim uygulamadı ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme ayrıca, sanık Celil Genç’in ise üzerine atılı ‘suçluyu kayırma’ suçunu işlediğine dair herhangi bir kesin ve somut delil bulunmaması gerekçesiyle bu suçtan beraatına hükmetti.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheli Osman Ertaç Tunçer’in ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, şüpheli Celil Genç’in ise ‘suçluyu kayırma’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.