Kadın kamu görevlilerinin sorunlarının ele alındığı toplantıda konuşan Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, “Türkiye’nin Yüzyılı’nda mevcut sorunları da çözerek ortadan kaldıracağına yürekten inanıyoruz" dedi.
Memur-Sen Kadınlar Komisyonu tarafından sendika genel merkezinde “Kadın Emeğinin Sürdürülebilirliği” konulu basın toplantısı düzenlendi. Kadınların çalışma hayatındaki sayıları arttıkça sundukları katkıların da bir o kadar büyük olduğuna dikkati çeken Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, “Buna bağlı olarak yaşadıkları sorunlar ve bu sorunların çözümü için gereken düzenlemelere duyulan ihtiyaç da büyümektedir. Memur-Sen Kadınlar Komisyonu olarak günün şartlarına ve koşullarına bağlı dinamik bir şekilde sürekli değişen ve gelişen çalışma hayatında kadınların konumlarını ve sorunlarını yakından takip ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Son 20 yıllık süreçte hem sosyal politika alanında hem de istihdam alanında devletin insanı önceleyen, kadını önemseyen adımlarını önemli bulduğunu ifade eden Aydın, “Türkiye’nin Yüzyılı’nda mevcut sorunları da çözerek ortadan kaldıracağına yürekten inanıyoruz. Kadın emeğinin sürdürülebilirliği temasıyla hazırladığımız bu raporda BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve 11. Kalkınma Planı hedefleri dikkate alınmıştır” diye konuştu.
Raporda bulunan kadın kamu görevlilerinin çalışma hayatında sürdürülebilir bir çalışma ortamı ve şartlarına kavuşmasına yönelik temel odakları sıralayan Aydın, “Aile bütünlüğünü tehdit eden sözleşmelerin kaldırılması, analık haklarının korunması, iş ve aile hayatı uyumu, cam tavanların kırılması, ev içi sorumlulukların paylaşımı, aile dostu vergi politikalarının benimsenmesi, mobbing, esnek çalışma modelleri, karar mekanizmalarında kadınlar ve nesillerimiz için süt izni” dedi.
“Sözleşmeli personel özlük haklarını kullanmak için bir umut kadroya alınmayı beklememeli”
Araştırma sonucu ortaya çıkan sorunların çözümü noktasında Memur-Sen Kadınlar Komisyonu olarak önerilerini sıralayan Aydın, “Aile bütünlüğünü tehdit eden sözleşmeli istihdam modeli kaldırılmalıdır. Aynı işi yapan, aynı iş ortamında bulunan, aynı hizmeti sağlayan kadrolu ve sözleşmeli personel arasında farklı sosyal, mali ve özlük hakları ve farklı çalışma koşulları bulunmaktadır. Sözleşmeli personel özlük haklarını kullanmak için bir umut kadroya alınmayı beklememeli, kamuda asıl istihdam türü kadrolu olmalı, başta kadın kamu görevlileri olmak üzere aile birliği süreli, süresiz, idari hizmet ve benzeri nitelikteki sözleşmelerle sarsılmamalıdır” ifadelerini kullandı.
“Yönetici sınıfında görevlendirme kişinin kariyer-liyakat ilkeleriyle doğru orantılı olmalı”
Kadın kamu görevlilerinin sayısının genel istihdam oranlarının artırılması politikası sayesinde artış gösterdiğini belirten Aydın, “Bu artış, karar mekanizmalarındaki kadın yönetici sayısına yansımamaktadır. Karar mekanizmalarında kadın oranlarının artırılması için politikalar benimsenmekle birlikte, yönetici sınıfında görevlendirme kişinin kariyer-liyakat ilkeleriyle doğru orantılı olmalı, cinsiyet ayrımına tabi görüş ve ayrıcalıklar ortadan kaldırılmalı, kadınların yönetim alanında yükselmesinin önündeki engelleri içeren cam tavanlar kırılmalıdır” şeklinde konuştu.
“Babalık izni gibi haklarda iyileştirmeler yapılmalıdır”
Süt izninin kullanımına ilişkin yönetici tutumlarının aynı zamanda aile politikalarını etkileyen bir yönü de bulunduğunu dile getiren Aydın, şöyle devam etti:
“Mevcutta uygulanan süt iznine ilişkin birinci altı ay ve ikinci altı ay arasında farklı hüküm, süre ve izinler olmamalı; süt izninin süresi artırılarak 12 ay uygulanmalıdır. Buna ilave olarak halihazırda uygulanan 16 haftalık doğum izni, kamu görevlisi annenin annelik duygusunu yaşayabilmesi ve bebeğini sağlıklı bir şekilde büyütebilmesi için en az 24 hafta olmalı, ayrıca ailenin korunması için babalık izni gibi haklarda iyileştirmeler yapılmalıdır.”
Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, raporun kadın kamu görevlilerine yönelik akademik alanda çalışma yapacak olan akademisyenlere, sorunların çözümü noktasında ışık tutacağına inandığını belirtti.
