Uluslararası Mevlid-i Nebi Sempozyumu’nun açılışında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “İslam dünyası, mezhep, meşrep, ırk ve benzeri alt aidiyetleri birer ayrışma sebebi olarak görme yanılgısından kurtulmuş değildir” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı’nda gerçekleştirilen “Uluslararası Mevlid-i Nebi Sempozyumu” açılış programına katıldı. Sempozyumda, bu yıl Mevlid-i Nebi için belirlenen ‘Peygamberimiz, Cami ve İrşat’ konusu ele alındı.

Açılış programında konuşan Erbaş Kur’an-ı Kerim’in önemini vurgu yaparak, “Kur’an-ı Kerim inançtan ahlaka, aileden topluma, eğitimden sanata, siyasetten iktisada kadar hayatı ilgilendiren her alanda insanlığı; bilgiye, hakikate, iyiliğe, doğruluğa ve güzelliğe yönelten en hakiki mürşittir. Kuran’ın bu mürşitliğinde insanı erdemlerin ihya edilmesi hususunda kıyamete kadar bizlere rehberlik edecek bir hayat pusulası, bizleri iki cihan selametine eriştirecek bir hidayet rehberini bütün insanlık beklemekte. Dünya ve ahiret için yararlı işler yapan müminlere kendileri için büyük bir mükafat olduğunu müjdeler” diye konuştu.

“İdeolojik saplantılar, insanlığın bugününü ve geleceğini tehdit etmektedir”

Erbaş ideolojik saplantıların geleceği tehdit ettiğini belirterek, “Her gün dünyanın halini televizyon ekranlarında, sosyal mecralarda görüyoruz. Kimseden uzak değil artık. Bir yanda işgaller, savaşlar, çatışmalar ve terör olayları insanlara hayatı zindan ederken; diğer yanda insani, ailevi, ahlaki ve ictimai değerlerin örselendiği, ötelendiği nevzuhur ideolojik saplantılar, insanlığın bugününü ve geleceğini tehdit etmektedir” ifadelerini kullandı.

“İslam dünyası, mezhep, meşrep, ırk ve benzeri alt aidiyetleri birer ayrışma sebebi olarak görme yanılgısından kurtulmuş değildir”

Dünyada yaşanan savaş ve işgallere karşı İslam aleminin rol üstelenemediğine dikkat çeken Erbaş, “Bütün bu yaşananlar karşısında Müslümanların ve İslam dünyasının etkin ve caydırıcı bir rol üstlenememiş olması ise meselenin en vahim boyutudur. Maalesef günümüz İslam dünyası, mezhep, meşrep, ırk ve benzeri alt aidiyetleri birer ayrışma sebebi olarak görme yanılgısından kurtulmuş değildir. Bu yüzdendir ki güveni ortadan kaldıran şiddet eylemleri, vicdanları yaralayan merhametsizlikler ve ümmet birliğimizi dinamitleyen fitne çukurları içerisinde bocalayıp durmaktadır” şeklinde konuştu.