Gaziantep Özel NCR Hastanesi Doktoru Kahraman Kıskaç, Türkiye’nin Kovid-19 pandemisiyle mücadelesini ve normalleşme sürecini değerlendirdi.

Dr. Kahraman Kıskaç, ilk olarak 2019 yılında Çin’de saptanan Kovid-19 hastalığı kısa sürede hızla yayıldığını ve 11 Mart 2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel pandemi ilan edildiğini hatırlattı. Türkiye’nin Kovid-19 pandemisiyle ilgili tedbirleri oldukça erken bir dönemde almaya başladığını ve Dünya Sağlık Örgütü’nün pandemi ilanından önce, 10 Ocak 2020 tarihinde Kovid-19 hastalığı ile mücadele etmek amacıyla Sağlık Bakanlığı bünyesinde bir operasyon merkezi kurulduğunu söyleyen Dr. Kıskaç, Türkiye’nin farklı üniversitelerinde farklı alanlarda çalışan başarılı bilim adamlarından oluşan bir Bilim Kurulu oluşturarak, pandemiyle mücadelenin hızlandırıldığını ifade etti.

“Artık normalleşmeyi konuşuyoruz”

Türkiye’nin salgın konusunda iyi bir şekilde mücadele ettiğini ve normal hayata tekrar dönmenin şartlarının konuşulduğunu belirten Dr. Kıskaç, “Salgında geçen bir yılın ardından artık normalleşmeyi konuşuyoruz. Onca çaba ve gayretlerimizle gemiyi en az su alarak limana getirdik. Salgın ortasında çoğumuz umutsuzluğa kapıldığımız zamanlar olmuştur. Ama aşı ve mutasyonlar ile artık normalleşmeyi konuşma zamanı geldi. Dünyayı etkisi altına alan salgın ilk başlarda tam bir kâbustu. Öyle bir insanlığa korku salındı ki bilmediğimiz bir düşman ile karşı karşıyaydık. Zamanla virüs mutasyon geçirdi korku barajı yenilendi ancak biz bilim adamları da kendini zamanla yeniledi. İlk başta tedaviden tutalım, Profilaksi ve korunma yollarına kadar her yönden değişim yaşadık” dedi.

“Avrupa ve Batı sınıfta kaldı”

Avrupa ve Batı 2’nci dalgada en ağır hasar alan bölgeler olduğunu belirten Kıskaç, “Ülkemiz olarak yerinde aldığımız tedbirler ile Ocak ve şubat ayını neredeyse virüssüz yaşadık diyebilirim. 3’üncü dalga gelmeden bu arayı fırsat bilip aşılamada dünyada ilk beşte yer aldık” ifadelerini kullandı.

Normalleşmede aşı faktörü

Aşılanma sayesinde vaka sayısında düşüşler yaşandığını ve bu sayede pandeminin etkisinin azaldığını söyleyen Kıskaç, “Aşı ile birlikte 3’üncü dalgayı daha hafif atlatıp normalleşme de önce yerel, yerinde tedbirler ve etkili kısa kapanma ile yaza da tam normalleşme hedefine yaklaştık. 3’üncü dalgayı özetle “vaka çok ama hasta yok” olarak aşı ile birlikte atlattık. İnsanlarımız pandemi ile birlikte ağır bir pandemi yorgunluğuna girdi. Şimdi Korona virüsün biyolojik etkilerinden kurtulup psikososyal ve ekonomik yaraları sarma zamanı. Bunu da yavaş yavaş insanlarımız hasta ve hastaneye yatışlardaki azalma ve ölüm oranlarının düşmesi ile üzerlerindeki korku çemberi gidecek” şeklinde konuştu.

“İleride Covid-19 belki de mevsimsel bir grip olarak kalacak”

Korona virüsün ileriki yıllarda grip gibi sıradan hafif bir hastalık olacağını dile getiren Dr. Kıskaç, “Eski normal hayatımıza kısa zamanda dönüşeceğini umuyorum. Belki de korona virüs binlerce mutasyonla ya yok olup gidecek ya da mevsimsel bir grip olarak kalacak. Ona da normal grip aşısı gibi yıllık özellikle kritik kronik hastalarımıza gerekebilir. Kısaca korona virüs ile mücadelede örnek gösterilecek yerel ve yerinde tedbirler ile dünyada en iyi uygulayan ender ülkeler arasında yer aldık. Umut artık trenden gelen bir ışık değil, aşılama ile birlikte hayatımız da artık normalleşme sürecine girmiş bulunmaktayız. Kovid-19 ile mücadelemizin sonunda ülkemiz olarak mücadelemizdeki başarımızın ekonomiye de öngördüğümüz gibi yansıdığını, bu sene sonuna kadar her anlamda dünyaya örnek olacak rekorlarımızı hep birlikte görüyoruz ve daha da göreceğiz” diye konuştu.