Teknolojinin, davranışların şekillenmesinde önemli bir rolü olduğunu dile getiren Osmangazi Üniversitesindeki akademik çalışmaların sahibi Prof. Dr. Şerife Yücesoy Özkan, “Yetişkinler, günlük yaşamdan ve sorunlardan kaçmak için dijital mecralara yöneliyor” dedi.

Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde, özel eğitime gereksinim duyan bireyler başta olmak üzere davranış analizi konusunda çalışmalar yapan Prof. Dr. Şerife Yücesoy Özkan, davranışların şekillenmesinde teknolojinin öneminden bahsetti. Çocukların küçük yaşlardan itibaren teknolojik cihazlarla iç içe olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yücesoy Özkan çocukların cihazların ürettiği ses, görüntü ve hareket sayesinde içsel bir haz duyduklarını anlattı. Yetişkinlerin de günlük yaşamdan ve sorunlardan kaçmak için dijital mecralara yöneldiklerini vurgulayan Yücesoy Özkan; “Teknoloji hem davranışlarımızın şekillenmesinde hem de yaşamımızın tam ortasında bir konu” dedi.

“Öğrencilerin davranışını sistematik olarak kaydetmeyi sağlayan mobil uygulamalar var”

Teknolojinin her alanda olduğu gibi davranış analizi alanında da katkısının çok fazla olduğunu aktaran Prof. Dr. Şerife Yücesoy Özkan, konuyla ilgili olarak sözlerine şöyle devam etti:

“Öğrencilerin davranışlarını düzenli ve sistematik olarak kaydetmeyi sağlayan mobil uygulamalar var. Bunlar sayesinde bir grafik üzerinden gelişimi takip edebiliyoruz ya da çocuklara çeşitli beceriler öğretirken ve onların davranışına şekil verirken, videolardan yararlanıyoruz. Örneğin bireyler, kendi video görüntülerini izleyip davranışlarını düzenleme imkanına sahipler.”

“Robotların eğitim sürecinde kullanımı daha etkili oluyor”

Çocukların davranışlarını şekillendirmek için farklı özelliklerde robotlar kullandıklarını dile getiren Prof. Dr. Yücesoy Özkan, özellikle otizm spektrum bozukluğu olan bireylere iletişim davranışlarının kazandırılmasında teknolojiden yararlandıklarını ifade etti. Otizm spektrum bozukluğu olan çocukların, ortak dikkatte ve iletişim başlatmakta zorlandıklarından bahseden Yücesoy Özkan; “Örneğin ben size, ‘Bakın şurada bir kuş var’ der isem siz, önce bana sonra parmağıma bakıp oradaki nesneyi görmeye çalışırsınız. Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklarda ise bu her zaman böyle olmuyor. Bu çocuklar görsellere, teknolojik cihazlara, makine veya insan görünümlü robotlara daha fazla ilgi duyabiliyorlar. Bu nedenle de robotların eğitim sürecinde kullanımı, kimi durumlarda insanlara nazaran daha etkili oluyor” dedi.

“Davranış analizi bilinci oluşturabilmek için farklı mecrada etkileşim kurabilecekleri eğitimler var”

Davranış analizinin, sanıldığı kadar anlamlandırması zor bir ifade olmadığına değinen Prof. Dr. Yücesoy Özkan, “Toplumun bu konuda farkındalığını artırabilmek için 24 bölümlük bir “Bana Aferin De!” adlı podcast serisi hazırlıyorum ve orada 15 günde bir düşüncelerimi paylaşıyorum. Ayrıca insanların bu alanda bir bilinç oluşturabilmesi adına çok farklı mecrada etkileşim kurabilecekleri eğitimler var” şeklinde konuştu.