Ülker, sürdürülebilirlik ilkelerini ve 2024 hedeflerini “Bu Dünya Bizim” konsepti altında açıkladı. Ülker’in 80. yılı için sürdürülebilirlik kapsamında çalışmalar yapılacak.

“Sürdürülebilirlik” kavramını, alışılagelmişin dışında çevre yatırımlarından çıkarıp iş hayatının her alanını kapsayacak şekilde genişleten “Sürdürülebilirlik Yaklaşımı”, 6 ana başlık altında toplandı. “Çevre”, “Değer Zinciri”, “İnovasyon”, “Çalışanlar”, “Toplumsal Sorumluluk” ve “Liderlik” başlıkları altında belirlenen hedeflere, 2024 yılına kadar ulaşılması öngörüldü. Yıldız Holding Gıda – Ülker Grubu Başkanı Mehmet Tütüncü, “Bizim işimiz gıda üretmek. Bunu yaparken bir elimiz toprağa diğer elimiz ise insana dokunuyor. Sürdürülebilirlik, işimizi yarın da devam ettirebilmemizin en temel basamağı. Sürdürülebilirliği, toprağın, kullandığımız suyun, çiftçimizin, çalışanımızın, tüketicimizin, sonuç olarak toplumun mutluluğunu gözetmek olarak görüyoruz” şeklinde konuştu.

İtibarlı şirket, dünyanın ortak geleceğine sırtını dönemez

Bugüne kadar yapılan işlerin merkezinde süreklilik ve topluma katkının olduğunu kaydeden Tütüncü sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sürdürülebilirlik, yarınlarda da işimizi devam ettirmek için bize güzel bir imkan sağlıyor. Günümüzde itibarlı hiçbir şirket ‘dünyanın ortak geleceğine’ sırtını dönemez. Maddi varlıkların değil marka değerinin ve gayri maddi varlıkların itibar kazandırdığı bir dünyadayız. Yatırımcılar dünya borsalarında, sorumlu kaynak yönetimi, üretim ve ticaret yapan şirket hisselerini seçiyor. Tüketiciler, kaynakları yarını düşünerek kullanan üreticilerin ürün ve markalarına öncelik tanıyor. Özellikle genç yetenekler dünyaya karşı sorumlu iş stratejisi olan şirketlerde çalışmayı tercih ediyor. Araştırmalar bu oranın günümüzde % 84’e çıktığını gösteriyor.”


Sabri Ülker’in “İsrafsız Şirket Modeli”

Sürdürülebilirlik kavramının Ülker’in kurulduğu günden beri var olduğuna işaret eden Tütüncü, “Kurucumuz Sabri Ülker’in “israfsız şirket modeli” aslında bizim ilk sürdürülebilirlik çalışmamızı içerir. Sabri Bey, kullandığı unun gramını, suyun damlasını, insanın emeğini israf etmeyen bir şirket kurmuştu. Bugünkü, sürdürülebilirlik çalışmalarımızı bu sağlam temeller üzerine oturttuk. Kaynakların verimli kullanımı, çalışanlarımızın mutluluğu, sektörün gelişimi için yaptığımız işbirlikleri, kurumsal sosyal sorumluluk projelerimiz hep bu vizyon etrafında örüldü. Yönetim Kurulu Başkanımızdan başlayarak tüm çalışma arkadaşlarımız da bu iş için gönüllüdür” şeklinde konuştu.

Türkiye’de sürdürülebilirlik konusunda pek çok değerli çalışmanın yapıldığını ifade eden Tütüncü şu bilgileri aktardı: “Sürdürülebilirlik vizyonunu ana iş stratejisinin bir parçası olarak belirledik. Bu vizyona uzun dönemli hedefler ile ulaşacağız. Bu alanda da lider olmayı önemsiyoruz. Liderlik sorumluluğunun bilincinde dünya kaynaklarını verimli kullanan, yatırımcısına güven veren, büyürken topluma olan katkısını da eş zamanlı geliştiren ve değişen müşteri davranışlarına pro-aktif olarak karşılık veren bir iş modelini benimsiyoruz. Böylece, bilgi ve iletişim çağında sürdürülebilirliğe yatırım yaparken; beşeri sermaye, marka ve itibar değeri, inovasyon gücü gibi alanlardan oluşan gayri maddi varlıklarımızı en üst değerde yöneterek finansal piyasalarda kurumsal yatırımcılarımıza ve hissedarlarımıza maksimum değer üretmeyi hedefliyoruz.”


Tütüncü’nün verdiği bilgiye göre 2024 yılına kadar;

Ambalajlamada % 50 daha az fire,
Lojistik kaynaklı karbon salımında % 20 azalma,
Ambalajlarda kullanılan plastiklerde % 20 azalma
Salım artışı olmadan büyüme,
Kâğıt kullanımında %20 azalma hedefleniyor.
Çalışan değişim oranı ise % 5’ten % 3.5’e çekilecek.


Bisküvilik Aliağa Buğdayı ekime hazır

Ülker Sürdürülebilirlik Platformu Koordinatörü Begüm Mutuş ise, “Bu Dünya Bizim” konsepti altında önümüzdeki dönem gerçekleştirilecek projeler hakkında bilgi verdi.

Bu projelerin başında Konya Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü ile 2007 yılında başladıkları bisküvilik buğday projesi olduğunu kaydeden Mutuş, şöyle devam etti:

“Türkiye’de üretilen buğdayın büyük bir kısmı ekmeklik buğday. Yapılan ıslah çalışmaları sonucunda birçok ekmeklik buğday çeşidi geliştirilmiş olmasına rağmen bisküvilik buğday konusunda çalışma yoktu. Buradan yola çıkarak Konya Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile birlikte 2007-2014 yılları arasında yüksek verimli bisküvilik buğday çeşidi geliştirmek için çalıştık. Çalışmalarımız sonucunda Ali Ağa adını verdiğimiz çeşide ulaştık. Gerekli izinler alındı. Deneme üretimleri başladı. Bu proje sayesinde Türkiye’de ihtiyaç olan bisküvilik buğday ekimi alanları artabilecek, ülke tarımına ve ekonomiye katkı sağlanacak.”


Giresun fındığı için envanter çalışması ve koruma projesi

Ülker’in yıllık 10 bin ton iç fındık alımıyla Türkiye’nin en büyük fındık alıcısı konumunda olduğunu vurgulayan Mutuş, bu konuda Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF)-Türkiye ile yeni bir projeye başladıklarını vurguladı.

Mutuş, “Giresun Fındığı Envanter Çalışması ve Koruma Projesi” hakkında şu bilgileri aktardı:

“Fındığı Giresun’dan temin ediyoruz. Giresun sadece Türkiye’de değil dünyada en kaliteli fındığın yetiştiği bölge. Kullandığımız fındığın bir bölümünü Giresun’daki tesisimizde işliyoruz. Fındığın da gerek ülkemiz gerek bizim için öneminden yola çıkarak WWF-Türkiye ile fındık tarımı ve biyolojik çeşitlilik konulu bir proje üzerinde çalışmaya başladık. Giresun başta olmak üzere, fındık üretimi yapılan bölgelerde, fındık ve biyolojik çeşitliliğin bir arada olması fikrine odaklandık.”


Mutuş üzerinden çalışılacak konuları şöyle sıraladı:

Fındık üretiminde sürdürülebilirlik,
Fındık tarımının doğal türler ve habitatlar üstündeki olası olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması,
Doğal yaşam ile fındık üretiminin birbirlerini güçlendirici biçimde var olmalarına yönelik uygulamaların araştırılması ve tespiti,
Fındık üretiminde toprak, su gibi kaynakların daha doğru kullanılması sayesinde doğa açısından daha olumlu sonuçların elde edilmesi için alınması gerekli önlemlerin saptanması,
Bu alternatif uygulamaların yaygınlaştırılması için bilgilendirme-iletişim yöntemlerinin oluşturulması.