Vodafone Business sponsorluğunda gerçekleşen ’2022 Hedef ve Stratejileri’ oturumunda Türkiye’nin önemli gruplarını yöneten liderler pandemi sonrası hedef ve stratejilerini açıkladı.

Uludağ Ekonomi zirvesinde şirketler, 2022 hedef ve stratejilerini açıkladı. Vodafone Business sponsorluğunda gerçekleşen “2022 Hedef ve Stratejileri” oturumu Türkiye’nin önemli gruplarını yöneten liderler pandemi sonrası hedef ve stratejilerini açıkladı. Oturuma, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu moderatörlüğündeki panele Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü, Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir, Pegasus Havayolları Genel Müdürü Mehmet Nane ve Akfen Holding CEO’su Selim Akın katıldı.

“2021 yılı tüm zorluklara rağmen iyi bitecek”

2021 yılının ikinci yarısından itibaren bütün dünyada enerji fiyatlarının yükseldiğini belirten Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü, “Bu durum enerji sektörü grubumuz için çok önemli zira 1400 MW’a yakın kapasitemiz var ve bunun 900 MW’ı doğalgaz kaynaklı. Üretim süreçlerinde yaşanan maliyet artışları oldu. Örneğin 70-80 dolar olan kömür fiyatı bir anda 170 dolarlara çıktı. Unutmamak gerekiyor ki doğalgazda yaşanan sıkıntı Avrupa’da daha çok hissediliyor ve büyük oranda politik olsa da önemli bir endişeye neden oluyor. 2021 ikinci yarısı ayrıca pandemi şartlarının hafiflemesiyle sanayi faaliyetlerinin tam kapasite çalışmaya başlamasını sağladı ama bu da enerjide talep patlaması gerçekleşti. Enerji üretiminde neredeyse tüm kaynaklarda olumsuzluklar yaşanınca talebe karşılık yeterli arz sağlanamadı. Grubumuza bakarsak, özellikle enerji şirketlerimizde bilançolarımızda uzun vadeli yabancı birimlerle alınmış krediler var ve bu bizde bilanço baskısı oluşturuyor. Kurdan doğan zararlar bizi zor durumlara sokuyor. Yine de 60-70 senedir piyasada olan bir oyuncu olarak enerjiyi uzun dönem yatırımı olarak görüyoruz ve varlığımızı sürdüreceğiz. Kimya sektöründeki şirketlerimiz ise durmaksızın çalıştı ve yılı başarılı sonuçlarla kapatacaklar. Diğer iş kollarımıza baktığımızda Çin’in batıdan ciddi bir şekilde ayrılıyor olması, lojistik maliyetlerini inanılmaz yükseltti. Örneğin konteyner taşımacılığı fiyatları 800 dolarlardan 10 bin dolarlara çıktı. Özellikle tekstil sektöründe bu Türkiye için iyi bir fırsat oldu” şeklinde konuştu.

Sözlerine devam eden Dördüncü, “Yönetim kuruluna bütçe ve planlama sunmak zorundayız ve artık farklı farklı senaryolarla hazırlıyoruz. 2022 hala belirsizliklerle dolu. İthalat ve ihracat nedeniyle lojistik maliyetleri bizi çok etkiliyor. Hammadde ve enerji gibi konulardaki maliyetler de bizi direkt etkiliyor. Volatilite ise plan yapmamızı zorluyor. Kurun yüksekliği değil de istikrarlı olması yeterli olur. Böylece biz de kendimizi hazırlarız. Ancak kısa sürede yaşanan hızlı değişim bizleri zor duruma sokuyor. Holding olmanın faydalarını gördük diyebiliriz. Her şeye rağmen 2022 yine de iyi olacak. AB’ye ihracat yapan şirketler için yeşil mutabakat ve sertifikasyonları da önemli. Türk şirketlerin bundan böyle iş yapış şekillerini gözden geçirmesi gerektiğine dikkat çekti. Bu konuda da karbon ve su ayak izlerinin takip edilmesi gerekiyor” dedi.

“Türkiye, Çin’e alternatif batı için iyi bir üretim üssü olabilir”

Pandemi sürecinde inşaat sektöründe, özellikle de Çanakkale Köprüsü gibi büyük projelerde çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini söyleyen Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir, “2021 yılında önce imalat sonra da hizmet sektörü hızla harekete geçti ve talepler birden oluştu. Bir yandan belirsizlikler bir yandan da arz ve talebin birbirini karşılamaması talep enflasyonu oluşturdu. Tüm üretim sürecindeki malzemelerde yüksek fiyatlar mevcutken iş gücünde de fiyatlamalar yükseldi ve yeniden düzenlenmeli. Bu konuda tüm dünya baskı altında. Pandeminin bize en büyük katkısı, sektörümüz için neredeyse imkânsız görünen dijital dönüşümde oldu; geçişi birden yapabildik. Globale bakıldığında Çin’le ilişkiler yeniden düzenleniyor ve Türkiye yeni bir üretim üssü olabilir mi? diye konuşuluyor. Türkiye bu konuları iyi değerlendirmeli ve stratejiler hem özel hem kamu hem de STK’lar olarak doğru belirlenmeli” diye konuştu.

Özdemir ayrıca, “2022 öngörüsüne bakılınca dünya ekonomilerinin bile net bir öngörüde bulunamadığını görüyoruz. Herkes yakın takip ederek pozisyon almaya çalışıyor. Pandemi çok iyi bir test oldu; hızlı ve çevik karar almayı ve aksiyona geçmeyi öğretti. Ayrıca artık statik değil dinamik bütçeler yapmaya başladık çünkü girdi maliyetinin sürekli değiştiği bir dünyada statik bütçe yapmak imkânsız. Kurum olarak daha sürdürülebilir olma konusunda özel çalışmalar yapıyoruz. Geleceğe bakarsak, yakın gelecekte altyapı ve enerjinin çok önemli olacağı görüşündeyiz çünkü Türkiye çift haneli büyüyecek ve beraberinde yüksek enerji ihtiyacını getirecek. Bazı enerji kaynakları olmadan yatırım yapmanın da çok bir anlamı yok artık. Bize göre 2022’nin en önemli sektörü enerji olacak. Küresel kalkınma ve çevre konuları göz ardı edilemeyecek kadar dikkate değer ve artık güçlü bir finansal yapı kadar geleceğe nasıl bir dünya bırakacağımız da önemli” diyerek sözlerini tamamladı.

“2021, 2020’den kesinlikle daha iyi kapanacak”

2021’in, 2020’den kesinlikle daha iyi olacağını söyleyen Pegasus Havayolları Genel Müdürü Mehmet Nane, “En son 1920’de olan bu pandemi durumunu o zaman kimse yönetmedi ve bizler de bugün elimizde bir deneyim olmadan kendimizi parçalayarak süreci geride bırakmaya çalışıyoruz. Yönetimsel açıdan bakıldığında en güçlü belirsizlik ortamının 2021 yılı ortasında delta varyantıyla oluştuğunu söyleyebiliriz. Biz 2021 sonunu en azından 2020 rakamlarını yakalayarak kapatmayı hedefliyorduk. Ancak delta varyantı, yeniden kapanmalar, vaka sayılarındaki aşırı artış ülkemizin kırmızı listeye alınmasına neden oldu. Sadece Rusya, sınırlarını 1 Temmuz’da açtı ki yaz sezonunda büyük kayıp yaşamış olduk. Bir başka önemli pazar olan İngiltere ise Eylül’de açtı sınırları. Ama 2021’in 2020’den daha iyi olacağı kesin. Dünyada CEO’lar ne konuşuyor diye bakarsak; enflasyon, tedarik zinciri ve nitelikli çalışan en önemli ajandaları. 2022’de ülkelerin alacakları kapanma kararları gündemimizde olacak. Türkiye’ye bakacak olursak da hem global hem de yerel şartlarla mücadele edeceğiz. Hep krizlerle yaşıyoruz ve bunu fırsata dönüştürmek bizlerin elinde” şeklinde konuştu.

“2022, günlük kararlar alarak yol aldığımız yıl olacak”

Açılıp kapanmaların arz talep dengesini bozduğunu söyleyen Akfen Holding CEO’su Selim Akın, “2021, pandemi etkilerinin devamında ülkelerin kendi ekonomilerinde tavizler verdiği bir yıl oldu. Ayrıca açılıp kapanmalar arz talep dengesini bozdu. Faiz artırımı konuşuluyor ama enflasyon beklentileri de değişiyor. Kur ve enflasyon baskısını hissedeceğimiz bir yıla giriyoruz. 2022’de kendi şirketlerimizde hem emtia fiyatlarını takip edeceğimiz hem de günlük strateji değiştireceğimiz bir yıl olacak gibi görünüyor. Holding bünyemizde bizi etkileyebilecek tüm faktörleri dikkatle takip ediyoruz. Özetle 2022, günlük kararlar alacağımız bir yıl olacak. Şirketimizdeyse kişisel olarak dijital dönüşüm hedefim vardı ve pandemi sayesinde hızla hayata geçirebilmiş oldum. Artık uzak uçuşlar ve özel toplantıları online yapabiliyorken personelimizle de hibrit çalışma düzenine geçtik. Performans anlamında olumlu olduğunu gördük ve hatta ofislerimizden birini komple kapattık. 2022 sürprizlerle dolu bir yıl olacak. 2022’de biraz seçim konuşulacak ve o da biraz daha fazla belirsizlik yaratabilir. Bu nedenle kenetlenerek, ekonomi anlamında popülist yaklaşımlardan uzak, yapıcı şekilde ilerlememiz önemli” dedi.