Türk sanayisinin köklü temsilcisi İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve Türkiye’nin en büyük sanayi kümelenmesi SAHA İstanbul, stratejik önemi ve teknolojik gelişime etkisiyle Türkiye’nin küresel gücünü belirleyen başlıca faktörlerden olan savunma sanayiinin “milli ve yerli” yapısına katkı için “Savunma Sanayii Buluşmaları”nın üçüncüsünü gerçekleştirdi.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın ev sahipliğinde 21 Ocak Perşembe günü video konferans yoluyla düzenlenen toplantıya, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr İsmail Demir ile birlikte İSO Meclis ve Meslek Komitesi Üyeleriyle savunma sanayi firmalarının temsilcileri katıldı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: “Son beş yıldaki yatırımlarımız Türkiye’yi savunma sanayinde devler ligine çıkaracak. Çok yakında Avrupa semalarında da Türkiye’den satın alınan Bayraktar’ların ve Anka’ların arın uçtuğunu göreceğiz. Savunma sanayi paydaşları sayesinde önümüzdeki dönemde gündemi takip eden değil belirleyen ülke olacağız.”

Toplantıya katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Ülkemizde savunma ve havacılık sanayi cirosu 12 milyar dolar seviyesine yükseldi. 2005 yılında 340 milyon dolar olan ihracatımız bugün 3 milyar doları buldu. Yerlilik oranlarımız günden güne artıyor. 2023’de yeni yerlilik hedefimiz yüzde 75. Son yaşadığımız S-400 ve F-35 krizleriyle tekrar gördük ki, savunma sanayimiz maksimum seviyede yerli ve milli olmak zorunda. Çünkü bu bir beka meselesi. Son beş yıldaki yatırımlarımız ülkemizi savunma sanayinde devler ligine çıkaracak. Bunun sinyallerini büyük çaplı yurt dışı satışlarla almaya başladık. Ukrayna’ya, Katar’a, Azerbaycan’a ve Tunus’a yaptığımız SİHA satışları. Çok yakın zamanda Avrupa semalarında da Türkiye’den satın alınan BAYRAKTAR’ların ve ANKA’ların uçtuğunu göreceğiz. Birleşik Krallık Savunma Bakanı Ben Wallace’ın SİHA’larımız için kullandığı ifade kısa ve net: ‘Game Changer’. Yani oyunun kurallarını değiştiren teknoloji. Bu, açık bir şekilde bu alanda Türkiye’nin üstünlüğünün kabul edilmesi demek. Siz savunma sanayi paydaşları sayesinde önümüzdeki dönemde gündemi takip eden değil gündem belirleyen ülke olacağız” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir de “Savunma sanayimizde 2023 yılında 27 milyar dolara yakın ciro, 10 milyar dolara yakın ihracat ve 80 bini aşkın istihdam yaratmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda sektörümüzün rekabet gücünün ve teknolojik gelişiminin artmasına yönelik çalışmalara tüm hızıyla devam ediyoruz” dedi.

En önemli husus, yerli ve milli üretim

Toplantının açılış konuşmasını yapan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, son yıllarda dünya genelinde jeopolitik gerilimlerin, terörün ve bunlardan kaynaklanan güvenlik kaygılarının artmakta olduğu bir dönemden geçildiğini, jeostratejik konumu nedeniyle Türkiye için de güvenlik ve savunma konularının çok daha önemli olduğunu söyledi. Bahçıvan “Ateş çemberini andıran bir coğrafyada yaşıyoruz. İstikrarsızlıkların süreklilik kazandığı bu coğrafyanın ortasında bulunan Türkiye’nin güvenliğinin her şeyden önce gelmeli. Bu konuda ne kadar çaba harcansa azdır. İçinde bulunduğumuz coğrafyanın özel şartları göz önüne alındığında; etkin ve güçlü bir silahlı kuvvetler ülkemiz için elzem. Bu kapsamda savunma sanayimizin son yıllarda ortaya koyduğu yüksek performanslı birçok gelişmeyi ulus olarak takdirle karşılıyoruz. Türkiye'de modern savunma sanayinin geliştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin modernizasyonu için çıkılan yolda, ülkemiz için en önemli husus; savunma sanayimizde ‘Yerli ve milli üretim’ hedefidir. İSO olarak başta Savunma Sanayii Başkanlığı olmak üzere tüm paydaşlar ile bu konuda etkin ve sonuç odaklı iş birliği yapmanın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. İSO, 70 yıla yaklaşan birikim, tecrübe ve ciddi, nitelikli iş yapma kültürüyle övünerek ifade etmek isterim ki, yürekli ve özverili sanayicileriyle bu konuda doğru bir adrestir” dedi.

Savunmada en büyük 100 şirketten yedisi Türk

Bundan 15 yıl önce yüzde 80 oranında dışa bağımlı olan savunma sanayi sektörünün bugün; KOBİ’lerin, araştırma kuruluşlarının, üniversitelerin ortak akıl ve vizyonu ile adeta “Ortak üretim seferberliği” hissiyatı ile çalıştığını vurgulayan Bahçıvan, şunları söyledi:

“Savunma sanayi ve havacılık sektörünün cirosu 2019 yılı sonunda 10,9 milyar dolara, ihracatı 3 milyar dolara ve Ar-Ge harcamaları 1,7 milyar dolara yükseldi. Savunma sanayi sektörümüzün bugün 70 binin üzerinde çalışana istihdam sağlama noktasına gelmiş olması da son yıllarda en çok ihtiyaç duyduğumuz istihdama katkı açısından moral verici bir başka gelişme. İSO 500 listemizde, 2000 yılında savunma sanayi sektöründen 6 firma yer alırken, 2019 yılı çalışmamızda sektörden 20’ye yakın firmamızın yer alması sektörün gelişimini ortaya koyuyor. Dünyanın en büyük 100 savunma sanayi şirketi arasında 2020 yılında 7 firmamızın bulunması, biz İstanbul sanayisini daha da heyecanlandırıyor ve işbirliği için heveslendiriyor. Bu başarı hikayesi ile birlikte gelen bir başka güzel rakam var ki, o da yerlilik oranının yüzde 70’i geçmiş olmasıdır. Kendi motorunu, milli tankını, savaş gemisini, taarruz helikopterini, insansız hava araçlarını, füzesini ve piyade tüfeğini üretmeyi başaran Türkiye hepimizin gururudur.”

İSO’nun SAHA İstanbul iş birliğiyle savunma sanayii temsilcilerini bir araya getirdiği, ilkini 2017 yılı, ikincisini ise 2020 yılında yaptığı toplantının üçüncüsünde, savunma sanayiinin önde gelen temsilcilerinin katılımıyla “Bir Yerlileşme Örneği Olarak Savunma Sanayii” başlıklı panel de gerçekleştirildi. Dünya Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz’un moderatörlüğünde gerçekleşen panele, TÜBİTAK Başkanı Prof. Hasan Mandal, SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar, Aselsan Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün, Kale Grubu Başkan Yardımcısı Osman Okyay ve Roketsan Genel Müdür Yardımcısı Akın Toros katıldı.