Yüzlerce işkolunu etkileyerek ekonomiye ve istihdama yüksek katkıda bulunan lokomotif konumundaki inşaat sektörü, yapısı gereği dövizdeki artış ve ekonomik dalgalanmalardan hızlı bir şekilde etkileniyor. Sektörün 2019 yılını değerlendiren ve 2020 yılı öngörülerini paylaşan Şua İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Kaya, son yıllarda yaşanan ekonomik dalgalanmalara bağlı olarak artan inşaat maliyetleri ve yüksek faiz oranları nedeniyle inşaat sektörünün olumsuz etkilendiğini ifade etti. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen ülkemizin gelecek perspektifi içinde inşaat sektörünün büyümeye ve gelişmeye devam edeceğine inandığını söyleyen Nimetullah Kaya sözlerini şöyle sürdürdü;

“Türkiye gibi genç nüfusa sahip, evlenip çocuk sahibi olma ve dolayısıyla yeni ya da daha geniş bir eve ihtiyaç duyulma oranı yüksek, aktif deprem kuşağında yer aldığı için deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilmiş yeni konutlara taşınma ihtiyacı bulunan bir ülkede konuta olan talebin bitmesi mümkün değil. Özellikle prim potansiyeli yüksek bölgelerden gayrimenkul alımı değerli ve sürdürülebilir bir yatırım aracı olduğu için yerli ve yabancı yatırımcıların konuta olan ilgisinin 2020 yılında artış göstereceğini düşünüyoruz.”

Düşük faiz oranıyla sektör hareketlendi

Konut kredisi faiz oranlarının düşürülmesiyle birlikte bekle-gör yaklaşımı içinde olan tüketicilerin ve yatırımcıların harekete geçtiği söyleyen Kaya, bu hareketliliğin 2020 yılında da devam edeceğini öngörüyor. Konut alımını kolaylaştırmak adına kamu bankaları tarafından başlatılan kampanyaların faydalı olduğunu söyleyen Kaya, 0,89 faiz oranı, 120 aydan 180 aya kadar vade seçeneği ve kişiye özel ödeme planı sunarak Kadıköy Fikirtepe’de konumlanan projeleri Elite Concept ile sürece destek verdiklerini belirterek konut sahibi olmak isteyenlere bu fırsatı değerlendirmelerini tavsiye etti.

Depremin çözümü nitelikli kentsel dönüşüm

Her an deprem gerçeği ile karşı karşıya olan Türkiye’de riskli binaların yenilenmesi sürecinde kentsel dönüşümün kritik önem taşıdığını vurgulayan Kaya, “17 Ağustos depreminden bu yana yeni binalar depreme karşı daha dayanıklı inşa ediliyor, ancak bu değişim ülkemiz için yeterli değil. Ek olarak, Türkiye’de nitelikli konut alımının kolaylaşması ve sektörün sürdürülebilir bir büyümeyle ekonomiye katkı sağlayabilmesi için kalıcı teşvikler çok faydalı olacaktır. Ayrıca her sektörde olduğu gibi inşaat sektöründe de nitelikli iş gücüne sahip olmak çok önemli. Sektörde yaşanan gelişmelere ve yeniliklere bağlı olarak yeterli bilgi ve tecrübeye sahip çalışanlara ihtiyacımız var. Bu nedenle sektördeki mesleki eğitimlerin ve teşviklerin artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu sayede kentsel dönüşüm çalışmalarının çok daha verimli bir şekilde ilerleyeceğine ve sektörümüzün sağlıklı bir büyüme ve gelişim süreci içinde emin adımlarla yoluna devam edeceğine inanıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.