Wimmer, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Avusturyalı ve Türk müteahhitlik firmaları çok uzun zamandır birlikte çalıştıklarını ve üçüncü pazarlarda bunun güzel örneklerini görebildiklerini ifade etti.

Avusturya'nın Ankara Büyükelçisi Johannes Wimmer

Wimmer, "Bu yıl yeni olan şu ki ihracat bankalarımız yani Avusturya'nın resmi ihracat destek kuruluşu Oesterreichische Kontrollbank AG (OeKB) ve Türk Eximbank arasında üçüncü pazarlarda iş birliği fırsatlarını desteklemek için yeni bir anlaşma var. Bu nedenle, bu anlaşmanın üçüncü pazarlarda işbirliği fırsatlarını güçlendireceğini ve onlara bir destek vereceğini umuyoruz." diye konuştu.

Avusturyalı ve Türk müteahhitlik firmaları güçlerini birleştirirlerse daha fazla iyi projeler ve iş birliklerinin ortaya çıkacağına işaret eden Wimmer, şu anda özellikle üçüncü pazarlarda çok rekabetin olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin bölgesel bir merkez olduğunu belirten Wimmer, "Avusturyalı ve Türk müteahhitlik firmalarının üçüncü pazarlarda ortaklık bağlamında Afrika, Orta Asya, Orta Doğu'da iyi iş birlikleri çıkarabileceğini düşünüyorum. Eminim ki, iki ülkenin işbirliği bu bölgelerde daha görünür olmalarını sağlayacak. Kısa zamanda iyi sonuçlar alacağımızı düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren

"Sri Lanka'da, Endonezya'da, Bangladeş'te, Filipinler'de yapılacak çok büyük projeler var"

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren de Avusturyalı ve Türk firmaların bir araya gelip Türkiye ve dünyada üçüncü ülkelerde nasıl iş birliği yapabileceklerini değerlendirdiklerini ifade etti.

Eren, Avusturyalı firmalarının teknoloji ve özellikle su ile ilgilenmiş firmalarının uzun yıllardır Türkiye'de olduğunu anımsatarak, "Bizim yaptığımız birçok barajın, birçok hidroelektrik santralin, elektromekaniklerini Avusturyalı ortaklarımızla beraber yaptık. Finansman da geldi. Avusturya Eximbankı ile , Türk Eximbankının iş birliğinin oluşması bize daha rahat geliyor. Bazı ülkelerle de Eximbankımız şimdi anlaşmaları imzaladı. Üçüncü ülkelerde finansman imkanları yaratacak diye konuşuyoruz." ifadelerini kullandı.

Avusturya ile yol almanın daha hızlı gelişeceğine işaret eden Eren, "Pandeminin etkisi biraz geçmeye başlayınca artık yabancı ülkelerden hem Türkiye'ye ziyaretler başladı. Türkiye'ye resmi heyet olarak gelen bakanlar. Müteahhitler Birliği'ni ziyaret edip ülkelerindeki büyük projeler için bizlerin oraya gitmemizi, işte ve imkan varsa finansman da götürmemizi istiyorlar." dedi.

Eren, Sri Lanka'da, Endonezya'da, Bangladeş'te, Filipinler'de yapılacak çok büyük projelerin olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Buralar ağırlıklı Çin'in hegemonyasında olan ülkelerdi. Çünkü Çin buralara büyük kredi imkanlarıyla gidiyor. Oradaki inşaatları alıp hatta oradaki bazı liman havaalanı gibi projeleri de kendi ülkesinin ticari açılımı için bir politik genişleme aracı olarak kullanıyordu. Bizim Türk Eximbankımızın kapasitesiyle Çin'le gerek Afrika'da, gerek Uzak Doğu'da bu anlamda rekabet etmemiz zorlaşmaya başlamıştı. Çünkü o finansman desteğini biz götüremiyorduk.

Bu ülkelerden gelenlerin hepsi şimdi 'tamam Çin parayla geldi biz de işlerimizi onlara vermek zorunda kaldık. Ama yaptıkları işlerden hiç memnun değiliz. Gerek iş programına uyumları gerek işlerin zamanında bitirilmesi gerekse de kalite açısından biz imkan varsa Türk müteahhitlerinin gelip bizim işlerimizi yapmasını istiyoruz' diyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Türk Eximbank'ın bazı ülkelerin Eximbank'larıyla anlaşmalar imzalamaya başladığına işaret eden Eren, "Avusturya Eximbank'ı da bunlardan bir tanesi. Türk müteahhitlerinin rekabetçi gücüyle beraber, Avusturya'dan teknoloji ve özellikle finansman desteği alarak üçüncü ülkelerdeki büyük projeleri değerlendiriyoruz." yorumunu yaptı.

"Avrupa'nın bütün altyapısının yenilenmeye ihtiyacı var"

Eren, "Avrupa'nın bütün altyapısı yaşlandı, yenilenmeye ihtiyacı var. Şimdiye kadar hep Afrika, hep Orta Doğu konuşurken biz artık 'Avrupa'nın altyapısının yenilenmesinde de rol alabilir miyiz' diye konuşmaya başladık. Bu konuda da çalışmalar yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

Salgınla ilgili yasaklamalar, seyahat sınırlamaları kalktığında daha aktif bir atılımla Avrupa'da ki işler için de çalışmalar yapacaklarını dile getiren Eren, "Avrupa'da da çünkü açılma yapmak lazım. Çünkü Avrupa Avrupalı firmaların da bizimle rekabet edebileceklerini sanmıyorum açıkçası. Eğer önümüzü Avrupa Birliği yasakları veya politik bazı engellerle önümüzü tıkamazlarsa. çünkü Doğu Avrupa'yla girdik. Bulgaristan'da, Romanya'da, Arnavutluk'ta, Kosova'da, buralarda birçok iş yapıyoruz. Fakat Batı Avrupa henüz bize biraz daha soğuk davranıyor bu anlamda. Çünkü kendi firmaları bizimle rekabet edemeyecek, işleri biz alacağız diye endişeleniyorlar.Fakat sonuçta kendi ülkelerinde yapılacak işleri daha ekonomik yapacaklarsa bizlere kapıyı açacaklar" değerlendirmesinde bulundu.

Eren, üçüncü ülkelerde pandeminin bitişinden sonra bekleyen yaklaşık 40-50 trilyon dolarlık projenin olduğunu belirterek, "Bu dünyada şu anda yapım bekleyen projelerin tahmini tutarıdır. Bunun içinden bir pay almak çabasındayız biz de. Payımızı büyütmek çabasındayız. Şimdiye kadar otuz milyar dolarlık yıllık hacimlere çıkmıştık. Fakat salgın nedeniyle geçen sene 15 milyar dolarlara kadar düştük. Bu sene eylül ayı itibariyle 17,8 milyar dolara çıktık.Hedefimiz yıl sonuna kadar yirmi milyar doları yakalamak." dedi.

Türk müteahhitleri olarak orta vadede yılda 50 milyar dolarlık yurt dışında iş almak istediklerini ifade eden Eren, "Türk Eximbank'la Avusturya Eximbank'ının birleşerek bize oluşturacakları finansman desteğiyle üçüncü ülkelerde Afrika'da, Uzak Doğu'daki ülkelerindeki büyük projeleri hayata geçirmeyi istiyoruz." şeklinde konuştu.