Korona virüsünün yayılma hızındaki değişimlere bağlı olarak yön bulmaya çalışan piyasalar önemli bir baskı hissetmese de hafta başındaki iyimserliğinden kısmen uzaklaşmış durumda. Yine de yeni güne başlarken varlık fiyatlarının kazanımlarına tutunarak yukarı yönlü hareket etme isteği içerisinde olduğunu söyleyebiliriz. Kırılganlığın ortadan kalktığını söylemek için ise oldukça erken bir dönemde olduğumuzu düşünmeye devam ediyoruz.

Makroekonomik veri açısından sakin olan haftada bugün ise ABD’de açıklanacak olan haftalık işsizlik maaşı başvurularını takip edeceğiz. Önceki iki haftada sırasıyla 3,3 milyon ve 6,6 milyon olarak açıklanan verinin bu kez 5 milyon olması bekleniyor. Ancak beklenti üst bandının 8 milyona kadar çıktığını düşünürsek risklerin yukarı yönlü olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. İstihdam verilerindeki zayıflığın artarak devam etmesi durumunda ABD’de ikinci bir ekonomiye destek paketine yönelik beklentiler de artış gösterebilir. Bu da işsizlik maaşı başvuruları sonrasında daha hareketli bir piyasa görebileceğimiz anlamına geliyor. Öte yandan TSİ 17.00’deki OPEC+ toplantısı nedeniyle bugün petrol fiyatlarında da hareketlilik görebiliriz.

BEKLENTİLERİMİZ

Borsa İstanbul direncini koruyor. Önceki gün 95.000 sınırına kadar yaklaşan BIST-100 endeksi sonrasında ise küresel risk iştahının daralmasına paralel olarak ivme kaybetti. Teknik görünümün de bu doğrultuda hareket etmesi nedeniyle bunun bir bozulma sinyali olduğunu düşünmüyoruz. Bu noktada endeksin geri çekilmeleri 91.500-92.000’in üzerinde karşılamasını pozitif bulurken bu tablonun korunması durumunda yukarı yönlü hareket etme eğiliminin süreceğini tahmin ediyoruz. Yukarıda 95.000 ve 97.500 seviyelerini ise direnç olarak görüyoruz.

EUR/USD sakin bir seyir izliyor. Hafta başında risk iştahının destek bulmasına paralel olarak yönünü yukarı çeviren EUR/USD 1.09’un üzerini test etse de kazanımlarını korumakta başarılı olamadı. Hafta başı ile kıyasladığımızda küresel risk iştahı ivme kaybetmiş olsa da 10 yıl vadeli ABD ve Almanya tahvil faizleri arasındaki farkın dip seviyelerde kalmaya devam etmesi paritenin şimdilik önemli bir baskı hissetmesini engelliyor. Dolayısıyla olası geri çekilmeler 1.0750’nin üzerinde karşılandıkça yukarı yönlü denemelerin sürmesinin önünde teknik açıdan önemli bir engel bulunmuyor. Ancak korona virüsüne dair haber akışının destekleyici nitelikte olmaması durumunda bunun baskı yaratabileceğini göz önünde bulundurmak gerekiyor.

TL’deki zayıflık sürüyor. Gelişmekte olan ülke para birimleri bu hafta dolar karşısında ağırlıklı olarak ılımlı bir görünüm sergilerken TL’de ise tam tersi bir durum söz konusu. Hafta başında küresel risk iştahının iyimser seyrine rağmen TL’nin kalıcı şekilde güç kazanamaması risklerin arttığına yönelik sinyaller vermeye başlamıştı. Bu duruma paralel olarak kurun 6,79’un üzerini test etmeye başladığını görüyoruz. Teknik açıdan görüşümüz değişmiş değil. 6,75’in üzerinde risklerin yukarı yönlü olduğunu düşünürken 6,80 ve 6,84 seviyelerini sonraki direnç noktaları olarak görüyoruz.

Tahvil faizleri yukarı yönlü tepki veriyor. Küresel risk iştahındaki dalgalanmaların yanında TL’deki değer kaybı tahvil faizleri üzerinde baskı oluştururken son bir haftada getiri eğrisinde 50 baz puan civarında yükselişler yaşandığını gördük. Küresel risk iştahının lehte hareket etmesi rahatlatıcı bir zemin yaratsa da özellikle kurdaki yukarı yönlü eğilim devam ettikçe faizlerin ılımlı bir tablo sergilemesinin çok kolay olmayacağını düşünüyoruz. Kaldı ki Türkiye’nin 5 yıl vadeli tahvil faizlerinin 600 baz puanın üzerinde seyrediyor olması da TL varlıklara yönelik risk iştahının düşük olduğunu teyit eder nitelikte.

Ons altın yön arayışını sürdürüyor. Piyasalar tamamen korona virüsüne ilişkin gelişmelerle yön bulmaya çalışırken risk iştahının değişkenlik göstermesi ons altının dar sayılabilecek bir bant aralığında işlem görmesine neden oluyor. Bu kapsamda 1645 dolar civarı destek olarak çalışırken fiyatların 1660 dolara yaklaştığında ise baskı altında kaldığını görüyoruz. Genel olarak bakıldığında algı sık değişiyor olsa da virüsün önemli bir endişe kaynağı olarak kalmaya devam etmesi altının cazibesini korumasını sağlıyor. Kaldı ki CFTC vadeli işlem kontratlarında da şimdilik önemli bir çözülme görmüyoruz.

*Ünlü Menkul Değerler A.Ş., Sermaye Piyasası Kurulu (“SPK”) tarafından yetkilendirilmiş ve SPK düzenlemelerine tabi bir kurumdur. Bu rapor ÜNLÜ Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan bilgiler ve diğer kaynaklardan temin edilen bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup ÜNLÜ Menkul Değerler A.Ş. tarafından denetlenmemiş veya bağımsız olarak doğrulanmamıştır. Bu raporda yer alan bilgilerin eksiksiz olduğu iddiası bulunmadığı gibi bilgilerin her zaman değişikliğe uğrayabileceği göz önüne alınmalıdır.
Bu raporda yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri, yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. SPK Mevzuatı gereğince, yatırım danışmanlığı hizmeti, yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir ve yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Söz konusu görüşler herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olmayıp Yatırımcılar’ın mali durumu ile risk ve getiri tercihlerine de uygun olmayabilir. Bu sebeple, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı alınması, beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Zarara uğramamak için gerekli basiret, dikkat ve özen gösterilmelidir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımından dolayı ve burada yer alan görüşlere dayanarak Yatırımcılar’ın ve üçüncü tarafların işlem yapması durumunda uğranılacak maddi ve manevi zararlardan ÜNLÜ Menkul Değerler A.Ş. ve ÜNLÜ Menkul Değerler A.Ş. çalışanları sorumlu değildir ve bu konuda ÜNLÜ Menkul Değerler A.Ş.’den herhangi bir talepte bulunulamaz.