Afganistan’da Eşref Gani hükumetinin Sınır ve Kabile İşleri Bakan Yardımcısı Fraidon Barakzai, ülkede yaşananlara dair İHA’ya özel açıklamalar yaptı. Afganistan’daki durumu değerlendiren Barakzai, "Taliban’dan mevcut orduyu ve memleketin altyapısını koruyup iyi değerlendirmesini bekliyoruz" dedi.

Eşref Gani hükumetinin Sınır ve Kabile İşleri Bakan Yardımcısı Fraidon Barakzai, ülkenin Taliban’ın kontrolüne geçmesi, mevcut Afgan ordusunun durumu ve bundan sonra izlenecek yollar hakkında değerlendirmelerde bulundu. Barakzai, Afganistan ordusunun bölgede iyi eğitim aldığını ancak siyasi liderlerin kötü yönetimi nedeniyle bölgeyi savunamadıklarını söyledi. Barakzai, "Halk, çoğu bölgenin kara sınırlarının kapalı ve Taliban’ın elinde olması sebebiyle tek kaçış yolu olarak havalimanına koştu. Afgan halkı pasaportsuz ve vizesiz olarak ABD’ye gidilebilecek düşüncesiyle havalimanına akın ettiler" dedi.

Afganistan’da son olarak Sınır ve Kabile İşleri Bakan Yardımcılığını yapan ve hükumet çökmeden önce istifa edip bir ay önce Türkiye’ye gelen Fraidon Barakzai, ülkedeki son gelişmeleri değerlendirdi. Barakzai, "Afganistan ile Türkiye’nin derin ve çok eski ilişkileri bulunmaktadır. Amir Abdul Rahman Khan 1880 yılında Afganistan’da ilk saltanatı kurduğu zamanda Türkiye ile iyi ilişkiler başlamıştır. Aynı zamanda 1915 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Çanakkale Savaşın’a Afganistan, askerler göndermiş olup, yaklaşık 100 Afgan askeri şehit düştü. Aynı zamanda Amanullah Han döneminde Afganistan, Türkiye kurulduktan sonra ülkeyi ilk tanıyandır. İki kardeş ve dost ülke arasında ticari, kültürel ve siyasi ilişkiler, yüzyıllardır devam etmektedir. 100 yıl önce iki ülke kardeşlik anlaşması imzalamıştır" ifadelerini kullandı.

Taliban’ın hızlı ilerleyişinin sebeplerinden bahseden Barakzai, sözlerine şöyle devam etti: "Dış politikası, 29 Şubat 2020’de Trump yönetimi Taliban ile Katar’da yaptığı gizli anlaşmalar şu ana kadar açıklanmadı. Joe Biden şartlar ne olursa olsun ABD ve koalisyon askerlerini Afganistan’dan çıkacağını ilan etti. Afganistan siyasi liderler arasında birlik ve siyasi anlaşma olmadığından, eski Cumhurbaşkanı Eşref Gani etrafında bir takım ortalığı karıştıran insanlar mevcuttu. Ordu içinde kötü yönetim olması sebebi ile askerin moral bozukluğu da bunlara sebep diyebiliriz. Millet ve devlet arasındaki mevcut kopukluk ve mesafe olması; hem de Müslüman halkın kanının dökülmemesi için Taliban Herat vilayetinde İsmail Khan’ın tutukladıktan sonra serbest bıraktı. Şehirleri birer birer ele geçirip en son Kabile kan dökülmeden girdiler".

"Taliban’dan mevcut orduyu ve memleketin altyapısını koruyup iyi değerlendirmesini bekliyoruz"

Afganistan ordusunun bölgede iyi eğitim aldığını ancak siyasi liderlerin kötü yönetimi ve ihanet nedeniyle bölgeyi savunamadıklarını söyleyen Barakzai, "Burada ne olup bittiğini tarih karar verir ve zaman gösterir. Kimlerin ihanet ettiği ortaya çıkacaktır. Bu durumun iyi yönü de fazla kan dökülmeden ülke yönetiminin değişmesidir. Taliban yönetiminden beklentimiz mevcut orduyu ve memleketin altyapısını koruyup iyi değerlendirmesidir. Geçmişte yapılan hataların tekrarlanmaması ve düzensizlik olmaması için çaba göstermesi gerekiyor. Afganistan’da yaşanacak bir huzursuzluk, bütün bölgeyi etkileyecektir" diye konuştu.

"Çoğu bölgenin kara sınırlarının kapalı ve Taliban’ın elinde olması sebebiyle tek kaçış yolu olarak havalimanına akın ettiler"

Taliban’ın bölgeye hakim olmasıyla birlikte birçok Afgan’ın kaçarak havalimanlarına akın etmesini değerlendiren Barakzai, "Çoğu bölgenin kara sınırlarının kapalı ve Taliban’ın elinde olması sebebiyle tek kaçış yolu olarak havalimanına akın ettiler. ABD askeri uçağı kendi vatandaşlarını tahliye etmek için orada bulunduruyordu. Afgan halkı da pasaportsuz ve vizesiz olarak ABD’ye gidebilecek düşüncesiyle havalimanına koştu. Taliban’ın şehre girmesiyle halk tek kaçış yolu olarak havalimanına gitmiştir. Devlet yetkilileri keşke Kabil Havalimanı’nın kontrolünü Türkiye’ye devretseydi, de bu trajik olaylar hiç yaşanmazdı" diye konuştu.

Barakzai, "Türkiye Afganistan’a yaklaşık bin 800 askeri NATO birlikler içinde gönderdi. Orada barış ve kalkınma hizmetleri açısından önem arz ediyorlar. Bunlardan dolayı halk ve hatta Taliban içinde Türkiye ve askerine karşı saygı bulunuyor. Taliban, tüm tarafların dahil olacağı bir devlet kurması gerekiyor. Ülke çok kötü durumda, ekonomik büyüme oranı yüzde 5,6 düşmüştür. Ülke dış bağışçılara bağlı kırılgan bir ekonomiye sahip. Taliban emirliği memlekette herkesin hukukuna, kadın haklarına, insanların eğitim haklarına, siyasi ve dini haklarını gözetmeleri gerekir. Umarım geçmişte yapılan hatalar tekrar gerçekleşmez" açıklamalarında bulundu.

"Kabil Havalimanı’nın kontrolü Türkiye’ye verilmeli"

Kabil Havalimanı’nın Türkiye’ye verilmesinin çok mantıklı olduğunu söyleyen Barakzai, "Maalesef bu durum siyasi taraflardan onaylanmadı. Savaş kazanmak ayrı bir şey ve memleketi yönetmek ayrıdır. Uluslararası meşruiyet kazanması ve tanınması için iyi devlet yönetimine sahip olmaları gerekiyor. Trajik olayların yaşanmaması için onlardan beklentim şudur; Kabil Havalimanı’nın kontrolünü Türkiye’ye verilmesi gerekir. Bu sayede havalimanı daha iyi yönetilecektir" dedi.

Türkiye’nin Afganistan için her zaman bir dost ve kardeş ülke olarak yer aldığını belirten Barakzai, "Cumhuriyet kurulduktan sonra Türk askerleri Afganistan’a gelerek ordumuza eğitim ve destek vermiştir. Bunlarda bizim dostluk bağlarımızın ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Yaklaşık 5 bin Afgan öğrenci Türkiye’de yüksek öğrenim görmektedir. Türkiye, Afganistan’da şu ana kadar 2 milyar dolar yatırım ve kalkınma projeleri yapmıştır. Afganistan’dan geçecek olan TAPI projesine de yaklaşık 200 milyon dolar yatırım yapılmıştır" diye konuştu.

Ülkede 40 yıldır süren bir iç savaşın olduğunu aktaran Barakzai, sözlerini şöyle tamamladı: "1978’de Rusların Afganistan’a saldırmasıyla ülkeyi ele geçirdi. Afgan halkı göç etmek zorunda kaldı ve ülkenin dış ülkelerde 6 milyon mültecisi bulunuyor. Yaklaşık 5-6 milyon ülke içinde yerinden edilmiş insanlar var. Taliban’ın insanların göç etmesini önlemek için uygun bir politika izlemesini umuyoruz. Ülke içinde yerinden edilmiş halk köylerine ve kendi yaşadıkları bölgelere gitsinler. Bu yapılırsa eğer dışa göç engellenebilir. Türk kardeşlerimizden Afgan mültecilere sabır göstermelerini, istikrarsızlık ve ekonomik sıkıntı nedeniyle kilometrelerce öteden Türkiye’ye gelen Afganları sabırla karşılamalarını rica ediyoruz. Afganlar Türkiye’de emlak yatırımı açısından üçüncü sırada yer alıyorlar. Ayrıca, İran ile Türkiye sınırında Afganların yasa dışı geçişlerinden de hoşlanmıyoruz. Gelen Afganlardan, Türkiye’de halkın kültürünü, değerlerini göz önünde bulundurmasını ve kurallara uymalarını istiyoruz. Bu iki dost ülke arasında kardeşlik bağlarımız zedelenmeden devam etsin. Biz kanuna karşı olan insanları hiç bir zaman desteklemiyoruz".