Yeni yıla, 4 Ocak Pazartesi günü açıklanacak olan Aralık ayı enflasyon oranıyla başlayacağız. Aralık enflasyonunun %0,9’luk bir artış göstereceğini öngörüyoruz. 2020 yılsonunda, piyasa medyanına paralel olarak yıllık enflasyonun %14,20 seviyesinde gerçekleşmesini bekleriz.

Döviz kuru geçiş etkisi, Kasım ayı enflasyonunun %14’e çıkmasının en önemli nedeniydi. Döviz kurlarındaki artışın birikimli etkisinin devam edeceğini düşünüyoruz. Bunu da ÜFE’deki yüksek artış oranlarından anlıyoruz. Kasım ayında yıllık ÜFE %23,1 seviyesine yükselirken, aylık bazda %4,1 artış gözlemlemiştik. Üreticinin üzerindeki maliyet etkisi devam ediyor, bunun tüketici fiyatlarına geçiş etkisini de göreceğiz. Geçmişten gelen kur artışları, fiyatlar üzerinde enflasyonist baskılar yapmaya devam ederken; bir yandan da mevsimsel koşulların özellikle gıda fiyatları tarafındaki etkisini izliyor olacağız. TRY’nin değer kaybetmesinden kaynaklı geçişkenlik unsuru, petrol ve emtia fiyatlarındaki artış ve mevsim koşullarından dolayı gıda fiyatlarının hızlı yükselmesi hem mevcut yükselişte, hem de görülebilecek ilave yükselişlerde etkilidir. Yeni yılın ilk ayında da yeniden değerleme etkisiyle yönetilen ve yönlendirilen fiyatların etkisi görülecek ve yüksek aylık artışların etkisi devam edecektir. Yılın ilk yarısında muhtemelen %15’li seviye göreceğiz.

Merkez Bankası, bu koşullar altında Aralık toplantısında güçlü bir sıkılaşma gerçekleştirerek politika faizini %17 seviyesinde konumlandırmıştır. Faizlerin, bu enflasyon eğilimi açısından yeterli seviyede olduğunu ve ilave yükselişlere karşı da güvenli bir bölgede olduğunu düşünüyoruz. %17’lik politika faizi, %14’lük enflasyon ile düzeltildiğinde %2,6 oranına gelen reel faiz bizi gelişen ülkeler arasında en yüksek getirisi olanlardan birisi haline getiriyor. Genel enflasyon eğiliminde ilave bozulma olursa Merkez Bankası’nın faizleri artırabilecek şekilde bir politika yönlendirmesi de vardır. Mevcut enflasyon riskleri ve trendi çerçevesinde, faizlerin şimdiki seviyelerde veya daha yüksek seviyelerde olmasını, ilerleyen 6 ay için bekleriz. Enflasyonun kalıcı ve tüm ana eğilimi belirleyen göstergeleriyle aşağı gelmesi, Merkez Bankası’nın ilerleyen süreçte faizleri düşürmesine imkan verebilecektir.