- Ekonominin temel noktasını kuşkusuz üretim oluşturuyor. Türkiye ekonomisine baktığımızda ibrenin inşaattan üretime ve ihracata dönmesi kaçınılmaz görünüyor. Türkiye ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
2018 yılı, gerek ekonomimize yapılan finansal atak, gerekse Ticaret Savaşları ve Brexit gibi küresel gündemin sıcaklığı dolayısı ile, ihracatı ekonomi gündemimizin en önemli maddesi haline getirdi. Geçtiğimiz bir yıl içerisinde ekonomi yönetimimiz tarafından açıklanan; Yeni Ekonomi Programı, İVME Finansman Paketi, 11. Kalkınma Planı ve 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi gibi plan ve paketlerin hepsinin odak noktasında ihracatı görüyoruz. Bunda tabii ki ihracatın rekorlar kırarak; büyüme, istihdam ve ödemeler dengesinde vermiş olduğu katkının etkisi büyük. Ağsutos ayı itibariyle, yıllıklandırılmış ihracatımız 180,1 milyar dolara ulaşmış durumda. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise, geçtiğimiz yıl %69,2 iken bu sene %85,6’ya yükseldi. Temmuz ayı sanayi üretim rakamlarının aylık %4,3 artması ve cari işlemler hesabımızın 12 aylık dönemde 4,45 milyar dolar fazla vermesi; sanayici ve ihracatçı olarak bizleri de sevindiriyor. Bu fazlada mal ve hizmet ihracatımızın vermiş olduğu katkı, önümüzdeki dönemde de bu performansı sürdüreceğimize işaret etmekte. Merkez Bankamızın faiz indirim kararı da kaynak maliyetlerinin iyileşmesiyle 2020 yılının ilk çeyreğinde, Yeni Ekonomi Programında belirtilen dengelenme sürecini tamamlayarak, değişim sürecine geçeceğimizin zeminini hazırladı. Yıl sonuna doğru Yeni Ekonomi Programı’ndaki ihracat hedefimizi aşarak, sanayi üretiminde; kapasite kullanımında, enflasyonda, istihdamda ve büyümede daha iyi rakamları tecrübe edeceğimizi öngörüyorum.
- Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkeler ve sektörler hakkında bilgi alabilir miyiz?
En önemli ihracat pazarlarımızın başında, yıllardır olduğu gibi Avrupa Birliği ülkeleri bulunuyor. 2018 yılında tarihimizde ilk kez AB’ye olan ihracatımız 80 milyar bandının üzerine çıkarak 85,2 milyar dolara ulaştı. Asıl altını çizmemiz gereken nokta ise, 2018 yılında AB ile olan ikili ticaretimizde 4,3 milyar dolar fazla vermiş olmamız. 2019 yılında da bu performansımızı sürdürüyoruz. AB’ye vermiş olduğumuz ticaret fazlası ise yılın ilk 7 ayında 8,9 milyar dolar oldu.
2019 yılı Ağustos ayı itibariyle, Otomotiv endüstrisi, ihracatımızda en güçlü sektör olarak öne çıkmaya devam ediyor. 2. ve 3. Sırada ise Kimyevi Maddeler, Hazırgiyim sektörlerini görüyoruz. Her sene bir yıldız sektörümüz oluşuyor. Geçtiğimiz senenin yıldızı, %36 artış yakalayarak 15,6 milyar dolar ihracat rakamına ulaşan çelik sektörü olmuştu. Benzer bir performansı 2019‘un ilk 8 aylık rakamlarına baktığımızda %38,2’lik artış ile Savunma ve Havacılık, %19’luk artışla Kimyevi Maddeler sektörleri; performansları ile 2019’un yıldızı olmaya aday görünüyor.
Söyleşinin devamı Ekovitrin Ekim sayısında! Okumak için tıklayınız...
