Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Bizim niyetimiz gerçekten eğitim sistemimizin kalitesini artırmak ve sadece bölgesel farklılıkları ortadan kaldırmak, sadece Türkiye’de birbiri ile rekabet eden gençler değil, tüm dünya ile rekabet edebilen geleceğimizi inşa edebilen gençler yetiştirebilmek” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) düzenlenen ve ana teması "Eğitimde Fırsat Eşitliği" olan 20’nci Milli Eğitim Şurası’nın Divan Toplantısı, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer başkanlığında gerçekleştirildi. 1 Aralık’ta başlayan ve 3 gün sürecek olan şura kapsamında "Temel Eğitimde Fırsat Eşitliği", "Mesleki Eğitimin İyileştirilmesi" ve "Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi" başlıklarında özel ihtisas komisyonları kurulacak. 19’uncu Milli Eğitim Şurası kendi döneminde gerçekleşen Milli Eğitim Eski Bakanı Nabi Avcı, kalemini Milli Eğitim Bakanı Özer’e hediye etti. Bakan Özer, bundan sonra bu kalem hediye etme ritüelinin bir sembol olarak aktarılabileceğini söyledi.

Burada bir konuşma yapan Milli Eğitim Bakanı Özer, “Burada 81 ilden gelen görüşler ve sizlerin yapacağınız değerli katkılarla bizim eğitimde fırsat eşitliğini artırmak ve bu bağlamda belirlemiş olduğumuz okul öncesi eğitimde erişimi artırmak, okullar arası imkan farklılıklarını azaltmak ve mesleki eğitimi güçlendirmek, en önemlisi de öğretmenlerimizin mesleki gelişimini güçlendirmek ile ilgili bizim çizmiş olduğumuz yol haritasının çok daha anlamlı haklı getirerek hepimizin katkı sunmuş olduğu eğitim politikalarını uygulama imkanımız olacak. Bu nedenle Şura’nın gerçekten geniş katılımlı bir şekilde organize edilmesine çok büyük önem atfediyorum” ifadelerini kullandı.

“Son 20 yılda eğitim sisteminde gerçekten çok büyük yatırımlar yaptık”

21. yüzyılda Türkiye’nin güçlü ve bölgesinde lider konumda olabilmesi için eğitim sisteminin çok gerekli olması gerektiğinin altını çizen Bakan Özer, “Son 20 yılda eğitim sisteminde gerçekten çok büyük yatırımlar yaptık. Okul öncesinden ilkokula, ortaokula, ortaöğretime, yükseköğretime kadar, gerçekten devasa bir kitleselleşme evresi yaşandı. Bugün Külliye’deki açılışta bahsettiğim gibi ortaöğretimdeki okullaşma oranlarımız son 20 yıl içerisinde yüzde 44’ten yüzde 88’e çıktı. Yükseköğretimdeki okullaşma oranımız yüzde 14’lerden yüzde 44’lere çıktı. Bu yapılan devasa yatırımlar Türkiye’nin en ücra köşelerine kadar ulaştı. Eğitimin ana odak noktası da kapsayıcılık ve kitleselleşme oldu” diye konuştu.

“Bunun başlangıç noktası temel eğitim ve okulöncesi eğitime erişim”

Şura’nın toplanma amacının, eğitimde fırsat eşitliği ve okulöncesi eğitime erişilebilirliğin artırılması için atılacak adımların el birliği ile gerçekleştirilmesi olduğunu vurgulayan Bakan Özer, “Türkiye’nin dört bir noktasında eğitimin tüm kademelerinde sosyo-ekonomik arka planına bakmaksızın eğitim erişimi gerçekten artırıldı. Ama tüm dünyadaki eğitim sistemlerinde olduğu gibi bizde de bir kök problem hala kronik olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor. O da eğitimde fırsat eşitliği veya okullar arası başarı farkı. Aslında yıllarca PISA araştırmalarından dolayı biz bunu liseler arası başarı farkı olarak okuduk ve liseler arası başarı farkını azaltmak için Milli Eğitim Bakanlığı olarak geçmiş Bakanlarımız da büyük emek sarf etti. Aslında bunun başlangıç noktası temel eğitim ve okulöncesi eğitime erişim. Onun için şuan da bizim odaklanmamız gereken ana nokta eğitimde kaliteyi artırmak ve eğitimde fırsat eşitliğini artırmak. Burada da amacımız el ele vermek, hep birlikte kafa yormak, istişare etmek, gelen görüşleri herhangi bir noktaya çekmeden tarafsız bir şekilde değerlendirerek 21. yüzyılın eğitim sisteminin genel çerçevesini oluşturmak. Bu niyetle bu Şura’yı düzenledik” şeklinde konuştu.

Milli Eğitim Bakanı Özer, eski Bakan Nabi Avcı’nın 21. Milli Eğitim Şurası’nın 100’üncü yıl kapsamında tüm şuraları bir araya getiren ana bir şura olmasını teklif ettiğini söyledi. Bakan Özer, 21’inci Milli Eğitim Şurası’nın da kendisi başkanlığında gerçekleşmesi temennisinde bulunan eski Bakan Avcı’ya, “Milli Eğitim Bakanlarının o kadar uzun süreleri yok Sayın Bakanım, sizlerin de bildiği gibi” şeklinde esprili bir cevap verdi.

“Bizim niyetimiz gerçekten eğitim sistemimizin kalitesini artırmak”

Bakan Özer, ayrıca 20’nci Milli Eğitim Şurası’nın İzleme ve Değerlendirme Raporlarını her 3 ayda bir yayınlayacaklarının altını çizerek, “Bizim niyetimiz gerçekten eğitim sistemimizin kalitesini artırmak ve sadece bölgesel farklılıkları ortadan kaldırmak, sadece Türkiye’de birbiri ile rekabet eden gençler değil, tüm dünya ile rekabet edebilen geleceğimizi inşa edebilen gençler yetiştirebilmek. Bunun için burada alınan kararların hepsini izleme ve değerlendirme raporlarımızla hepinizle paylaşacağız” açıklamasında bulundu.