Lübnan, Beyrut Limanı'ndaki bir depoda çıkan yangının 2 bin 750 ton amonyum nitratın bulunduğu depoya sıçramasıyla meydana gelen patlama sonucu korkunç bir felaket yaşadı.
Lübnan uzun süredir, yerel para biriminin dolar karşısında beş kata varan değer kaybı, ekonomik krizin yol açtığı protesto dalgası ve Hizbullah-İsrail arasındaki gerilimin tırmanması gibi konularla gündemdeydi.
Ülkenin en büyük nüfusa sahip, ticari ve sosyal metropolü aynı zamanda da başkenti Beyrut'un limanında salı günü akşam saatlerinde bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı.

Beyrut sakinleri limandaki yangını cep telefonlarıyla görüntülerken, meydana gelen ikinci bir patlama korkunç bir etkiye yol açtı. Nükleer bombalarla ilişkilendirilen patlama sonrasındaki mantar bulutu ve patlamanın yol açtığı şok dalgası görüntülere yansıdı. Ortaya çıkan görüntülerin ardından, felaketin büyüklüğüne ilişkin endişeler de arttı.

Uluslararası toplumdan destek mesajları 
Beyrut Limanı'ndaki patlamanın ardından Lübnan'a Türkiye başta olmak üzere Katar, Mısır, Ürdün, Irak, İran, ABD ve birçok farklı ülkeden yardım teklifleri ile dayanışma açıklamaları geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lübnanlı mevkidaşı Mişel Avn'ı telefonla arayarak Türkiye’nin Lübnan’ın yanında olduğunu ve Lübnan için sağlık başta olmak üzere ihtiyaç duyulan her alanda insani desteğe hazır olduklarını belirtti.


Mide bulandıran sözler
İsrail'deki sağcı Zehut (Kimlik) Partisi Başkanı ve eski Meclis Başkan Yardımcısı Moshe Feiglin, dün Beyrut Limanı'nda meydana gelen ve çok sayıda kişinin ölümüne neden olan patlamadan duyduğu memnuniyeti ifade etti.


Feiglin, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Sevgililer günü (İbrani takviminde 4-5 Ağustos) onuruna, Beyrut Limanı'nda muhteşem bir havai fişek gösterisi seyrettik. Bu cehennemin bize roket olarak düşeceğini biliyor muydun? " ifadelerini kullandı. Kendisinin patlayıcılar konusunda biraz bilgisi olduğunu belirten Feiglin, şunları kaydetti:

"Tanık olduğum en büyük patlama 2,5 ton TNT patlayıcısının infilakı idi. Dün Beyrut Limanı'nda gördüğümüz ise bundan çok daha fazlasıydı ki küçük bir nükleer bomba gibi yıkıcı etkisi vardı." Patlamanın gerçek bir "şükür günü" olduğunu ileri süren Feiglin, "sevgililer günü onuruna bu harika kutlamayı düzenleyen gerçek kahramanlara" da teşekkür etti.


Feiglin, 2013-2015 yıllarında Meclis'te İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likut Partisi'ni temsil etmişti. Feiglin'in partisi Zehut son seçimde ise barajı geçememişti.


Beyrutu yok eden amonyum nitratın sahibinin Rus iş insanı Igor Grechushkin
Dünyanın gündemine oturan yıkıcı Beyrut patlamasının yankıları sürüyor. 135 kişinin hayatını kaybettiği, 5 binden fazla kişinin yaralandığı ve 100'den fazla kişinin de kayıp olduğu patlama, Lübnan'ın başkentinin büyük bir bölümünü yerle bir eden olayla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Korkunç patlamaya neden olan amonyum nitratın sahibinin, Güney Kıbrıs'ta yaşayan Rus iş insanını Igor Grechushkin olduğunu açıklandı.

Patlayan amonyum nitratın saklanma koşulları büyük tepki çekmişti.


Gemisiyle 2014'te Beyrut'a geldi 
Rus iş insanı Igor Grechushkin’in sahip olduğu ‘Rhosus’ gemisiyle 2014 yılında Beyrut’a geldiği ve burada 'nakliye için gerekli belge ve koşulların eksikliği nedeniyle' amonyum nitrata el konulduğu ifade edildi.
Rusya Denizciler Sendikası'nın (RPSM) Novorossisk Müfettişi Olga Ananina, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, amonyum nitratı taşıyan Rhosus gemisinin kaptanının 2014’te gemi sahibinin gemiyi kaderine terk etmesinden sonra kendilerinden yardım talep ettiğini de söyledi.


Güney Kıbrıs'ta yaşıyor 
Rus iş insanının Eşi İrina Grechushkin ile Güney Kıbrıs’ta yaşadığı açıklandı. Yunan basını Rus iş insanıyla ilgili, Güney Kıbrıs yetkililerinin Beyrut'taki patlamaya bağlı olarak Igor Grechushkin’i aradığını aktardı.




Lübnan, patlama sonrası 3 yeni doğan bebeği kurtaran hemşireyi konuşuyor 
Patlamanın meydana geldiği yere 2 kilometre mesafede bulunan Al Roum Hastanesi’nde görevli bir hemşire, 3 yeni doğan bebeği kucağına alarak kurtardı. Hemşirenin bebeklerle olan o anı foto muhabir Bilal Jawich tarafından görüntülendi. CNN Arabic’e konuşan Jawich, “Hemşirenin bebekleri kucakladığını gördüğümde şaşırdım. Sadece bir metre mesafede ölü ve yaralılar varken, hemşirenin kucağındaki bebeklerle çok sakin olduğunu gördüm” dedi.

Kahraman ilan edildi 
Hemşirenin bebekleri kucağında tuttuğu ve koruduğu anlara tanık olan Jawich, “Tüm olanlara rağmen, hemşireye kendisini kontrol etme ve bu bebekleri kurtarma yeteneği veren gizli bir güce sahipmiş gibi görünüyordu. İnsanlar bu şiddetli, karanlık ve kötü koşulların arasından sıyrılıyor ve bu hemşire göreve hazırdı” ifadelerini kullandı. Hemşire ise sosyal medyada Lübnan'ın kahramanı olarak ilan edildi.​

Lübnan Ekonomi Bakanı: Elimizdeki rezerv 1 ay bile yetmeyecek 
Lübnan Ekonomi bakanı Raoul Nehme limandaki patlamanın ardından ülkede 1 aydan az tahıl rezervi kaldığını açıkladı. Nehme, patlamanın ülkenin ana silosunu yok etmesinden dolayı 1 aydan az sürecek kadar tahıl rezervi kaldığını açıkladı. "Şu anda depolama alanları arıyoruz," diyen Nehme, Lübnan'ın gıda güvenliğini sağlamak için en az üç ay dayanacak envantere ihtiyaç duyduklarını da sözlerine ekledi.



Lübnan Sağlık Bakanı: Yüzlerce kayıp var 
Sağlık Bakanı Hamad Hassan, patlamada hasar görmüş bir hastanenin önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada yüzlerce kişinin patlama sonrasında aileleri tarafından kayıp olarak bildirildiğini söyledi.

Bakan Hassan ayrıca Katar, Irak ve Ürdün ve Umman gibi ülkelerle acil şekilde sahra hastaneleri kurulması için çalışmalara başlandığını da açıkladı. Hassan'a göre 6 ila 8 adet sahra hastanesi kısa süre içinde bitirilmiş olacak.

Beyrut'taki patlama sonucunda şehirdeki 4 hastane ağır hasar almış ve kullanılamaz duruma gelmişti. Şehirdeki diğer hastanelerin kapasitesi ise yaralı vatandaşlar yüzünden dolmuş durumda.


Vali hıçkırıklara boğuldu 
Olay yerine gelen Beyrut valisi Marwam Aboud basın mensuplarına yaşananları anlattı. Vali itfaiye ekiplerinin patlamadan önce çıkan yangına müdahale etmeye gittiklerini patlamadan sonra kendilerinden haber alınamadığını söyledi. Vali, "Yangın başladı, itfaiye ekiplerine bildirildi. Ekipler yangına müdahale etmeye geldi. 10 kişiydiler, kayboldular, yerleri bilinmiyor. Bu yüzden onları aramaya geldim" dedi.

Vali, Hiroşima ya da Nagazaki gibi gözüküyor. Aklıma o şehirler geliyor daha önce hiç böylesine bir yıkım görmedim. Bu ulusal bir felaket. Lübnan için bir felaket. Nasıl toparlayacağız bilemiyorum, bilemiyoruz." 'Zaten zar zor hayatta kalıyorduk. Şimdi de başımıza bu geldi. Güçlü olmalıyız, birlikte dayanmalıyız. Cesur olmalıyız. Bu halk böyle bir felaketi..." sözlerinin ardından cümlesini tamamlayamadan gözyaşlarına boğuldu.