Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Diyarbakır’da yaptığı temas ve ziyaretlerini değerlendiren AK Parti MKYK Üyesi Alaattin Parlak, ”Cumhurbaşkanımızın bölgeyi her defasında ziyareti heyecan uyandırmıştır. Sadece bölgenin değil tüm Türkiye’nin burada yapacağı açıklamalara kulak kabartacağını, ilgi ve beklentinin yüksek olacağını görüyorduk” dedi.

AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Alaattin Parlak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Diyarbakır’da yaptıkları temas ve ziyaretlerini değerlendirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bölgeyi her defasında ziyareti heyecan uyandırmış, sadece bölgenin değil tüm Türkiye’nin burada yapacağı açıklamalara kulak kabartacağını, ilgi ve beklentinin yüksek olacağını gördüklerini belirten Parlak, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özellikle ’Diyarbakır’da 2005 yılında size ne demişsek dün de oradaydık, bugün de aynı yerdeyiz, yarın da aynı yerde olacağız’ cümlesinin son derece değerli ve anlamlıydı. AK Parti ret, inkar, asimilasyon politikalarını ortadan kaldırıp hak ve özgürlük eksenli bir yaklaşımla asırlık meselelerin çözümüne kavuşturan ve bununla ilgili bir çok engeli kaldıran gerekli düzenlemeleri yaptı. Çözüm sürecinin kim ya da kimler tarafından nasıl bozulduğunu o dönemde baldıran zehri içtik ve tüm samimiyetimizle barış dedik, kardeşlik dedik, çözüm dedik, adalet dedik, hak dedik, özgürlük dedik, demokrasi dememize rağmen çözüm sürecini PKK/HDP’nin kötü niyeti, art niyeti gizli gündemleri sonlandırması neticesinde buralara gelindi. Cumhurbaşkanımız çözüm sürecinde yaptıklarının arkasında olduğunu ama bu sürece ihanet edildiğini, bu ihanetin beraberinde sürecinde bozulduğunu dile getirdi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanının Diyarbakır’da yaptığı konuşmanın sonuçlarını da satır başlarıyla veren Parlak, "2005 yılında Diyarbakır’da yaptığı ve Kürtler için son derece önemli olan o konuşmanın arkasında durmuştur. Çözüm sürecini PKK ve onun siyasi kanadı tarafından bozulmuştur. PKK ile bir çözüm sürecinin tekrar başlaması söz konusu değildir. Çözüm sürecinde herkes samimiyet testinden geçmiştir. Kimin bu meselenin çözümünü istediğini kimin de istemediği görülmüştür. Demokratikleşme sürecinden asla taviz verilmeyecektir. AK Partinin kuruluş felsefesinde ifade ettiği ve toplumun büyük bir ekseriyetinde kabul gören düşüncelerinden taviz verilmeyeceğini ve önümüzdeki süreçte bunun yansımaları görüleceğine işaret etmiştir. Kürtlerin AK Parti için her zaman değerli ve kıymetli olduğu anlatılmıştır. Kürt vatandaşlarımızın kalplerindeki sevgimizi azaltmaya çalışanlara müsaade edilmeyeceği vurgulamıştır. Önümüzdeki dönemde de yatırımlara ve istihdama büyük hız verilecektir. HDP PKK’nın vesayeti altında inlerken hukuk ve demokrasi maskesiyle konuşması inandırıcılıktan uzaktır. 12 Eylül zihniyetinin en acı örneklerinin yaşandığı Diyarbakır Cezaevi kapatılıyor. Bu acıların bir daha yaşanmaması için hafızada diri tutuluyor. Bunun için aynı yere, birliğimizin ve kardeşliğimizin nişanesi olacak içinde müzesi de olacak Kültür Merkezi inşa edecek” şeklinde konuştu.