Türkiye’de mevsimsel kuraklık yaşandığını ve herhangi bir ürünün bu durumdan şimdilik zarar görmediğini belirten İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçılar Birliği Başkan Yardımcısı Şemsettin Memiş, “Arz noktasında herhangi bir sorunumuz yok. TMO dahil olmak üzere, lisanslı depoculuk sistemimiz üretici ve tüccarlar dahil hububatta, tahılda ve bakliyat ürünlerinde stoklarımızda yeterince ürün var. Şu anda toplam 20 milyon tonun üzerinde buğday stoku var. Aslında ilk olarak Ekim ayında yapılan, buğday ekimiyle ilgili ilk ihtiyaç olan yağışlar belirli bir miktarda alındı. Dolayısıyla buğdayın ihtiyacı olan yağış sağlandı. Fakat, tabii ki devamında ürünün de gelişebilmesi için yağışa ihtiyaç var. Önümüzde Şubat, Mart, Nisan ayları var. O zamana kadar da inşallah beklediğimiz yağmur ve kar yağar. Hububat ve bakliyat tarafında fiyatlar şu an gayet makul sevilerde. Fiyat yükselişleri dünyada olduğu gibi Türkiye’de de durdu. Şu an artıştan ziyade, kısmi fiyat indirimlerine gidiliyor. İndirimler yavaş yavaş piyasaya yansımaya başladı. Ramazan ayının da yaklaşmasıyla hem iç piyasada hem de ihracat tarafında hareketlilik bekliyoruz. Arz sıkıntısı ya da bir talep sıkıntısı şu anda söz konusu değil’’ dedi.

Türkiye’nin önemli ihracat kalemlerinden hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü 2022 yılında yüzde 25,4 artışla 11,5 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Başkanı Kazım Tayci navlun fiyatları, ekipman desteği ve finansal destek ile 2023 yılında ihracatın 15 milyar dolarlık seviyeye gelebileceğinin altını çizerek, fuarlar, satın alma heyetleri, yurt dışında yayınlanan Türk dizilerinde yerli ürün tanıtımı ile ilgili adımlar atarak Türkiye’nin 100’üncü yılında ihracatta rekorlar kırabileceklerini belirtti. Tayci, "Geçen yılın ilk yarısında özellikle lojistik ve tedarikte ciddi sıkıntılar yaşandı. İkinci yarı itibarıyla navlun fiyatları, muhtelif üretim, tedarik zorluklarının etkisiyle ihracatı azalan yakın coğrafyadaki birçok ülke yönünü Türkiye’ye çevirdi. Avrupa ülkeleri, Afrika, Orta Doğu ve ABD’ye olan ihracatta önemli artışların yaşandı. 2021 yılı 9 milyar 140 milyon dolarlık ihracat ile tamamlandı, 2022 yılında bu rakam yüzde 25,4 artışla 11,5 milyar dolara ulaştı. Hububat sektörü, küresel kriz yaşanırken iç talebi karşılamakla birlikte ihracatta yukarı yönlü ivmesini 2022 yılı boyunca devam ettirdi. Cumhurbaşkanımızın ve diplomatlarımızın yapmış olduğu girişimlerle açılan tahıl Koridoru sayesinde; Ukrayna’nın tahıl ve hububat ürünlerinin dünyaya açılan köprüsü vaziyetinde çok önemli bir göreve, bir misyona girdik. Bu hem Türkiye adına hem de dünyada insanlık adına çok önemli bir işti. Türkiye burada dünyaya öncülük yaptı. 2022 yılı itibarıyla 15 milyon tonun üzerinde tahıl ve hububat ürünleri, bu koridor üzerinden dünya pazarlarına arz edildi. 2022 yılında; özellikle Avrupa Birliği ülkelerine göre üretim gücümüz, maliyetlerimizin biraz daha uygun olması ve kaliteli ürünlerimiz sebebiyle dünya pazarlarında da tercih edilen bir ülke konumundaydık. Bunlar, bizim ihracattaki bu performansı göstermemizin en önemli sebepleri arasında. Şu anda yaklaşık 200 ülkeye aktif ihracat gerçekleştirmekteyiz. Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün en fazla ihracat yaptığı ülkeler Irak, Suriye, Yemen oldu. 2022 yılında yaşamış olduğumuz bazı olumsuzluklarla da karşı karşıya kaldık. Örneğin; şu anda ham maddeyle ilgili herhangi bir sorunumuz yok. Lojistik tarafında yaşanan sıkıntı tekrar normale dönüştü. Yüzde 30’luk bir büyümeyle 11,5 milyar dolarlık gerçekleşen rakamlarımızı, 15 milyar dolar bandına çekebileceğimize inanıyoruz. Bununla da ilgili yine tekrar yurt içinde ve yurt dışında; üreticiyle dağıtıcı ve müşteriyi bir araya getirebileceğimiz bir sürü organizasyon planlıyoruz. Fuarlar, satın alma heyetleri, sektörel ziyaretler ve benzeri birçok aktivitemiz olacak” dedi.