İçeriğin çıkarılması ve erişimin engellenmesinin önü açıldı


“31 Temmuz 2020 Cuma günü Resmî Gazete'de yayımlanan 7253 numaralı kanuni düzenleme ile sosyal medyayı kontrol altına alan idari para cezalarını içeren bir düzenlemedir. Kanuna getirilen değişikliğin sebebi olarak; sosyal ağ sağlayıcıları olarak adlandırılan twitter, facebook, instagram, youtube gibi geniş çaplı kullanıcı sayıları ile kullanıcılarının verilerini işleyen depolayan ortam ve uygulamalarda; devletin talepleri doğrultusunda kişilerin hak ve özgürlüklerinin korunması noktasında gereken önleyici ve koruyucu mekanizmaları geliştiremedikleri gösteriliyor.

Kakıcı & Şimşek Hukuk Bürosu kurucularından Avukat Elvan Kakıcı Şimşek


Sosyal medya ağları, vatandaşlar yerine tazminat ödeyecek

Sayılı sebeplerle kişisel verilerin işlenmesi ve bunun denetiminin yapılabilmesini devletin pozitif yükümlülüğü kapsamında devlet eliyle yapılmasını kolaylaştıracak düzenlemeler içeriyor. Bu yasal düzenlemeler ile; içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesinin önü açılmış olup devlet daha ivedi reaksiyon gösterilebilecek. Yani sosyal medya ağları, söz konusu içeriği kaldırmazsa vatandaşlar yerine tazminat ödemek zorunda kalacak. “

Kakıcı & Şimşek Hukuk Bürosu kurucularından Avukat Elvan Kakıcı Şimşek, sosyal ağ sağlayıcılarının yükümlülüklerini madde madde sıraladı:

10-30  Milyon TL para cezası verilebilecek

1.Türkiye’de kanunun gereklerinin yerine getirildiğini temini ile görevli olan bir temsilci atamakla yükümlü olup bu yükümlülüğe uymayanlar için 10 milyon TL’den başlayan para cezası 30 milyon TL’ye kadar artabilecek. Bu platformlarda Türk şirketler tarafından reklam verilmesinin yasaklanmasını da barındıran ve internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90 oranında azaltılmasına kadar uzayan birtakım idari yaptırımlar öngörülmüştür.

2. İçerik çıkarılması veya erişim engellenmesi taleplerini 48 saat içerisinde yanıtlamakla ve olumsuz cevaplarını da gerekçeli vermekle yükümlüdür.

3. Türkiye’deki kullanıcılarının verilerini de Türkiye’ye getirmekle yükümlüdür.

Şimşek, “Sosyal ağ sağlayıcı” kavramı kanuna dahil olmuş olup esasen yer sağlayıcı tanımına girmekte olan ilgili sosyal medya platformları için ayrıca bazı hükümler eklenmesinin yolunun  açıldığını belirterek, “Buna göre sosyal ağ sağlayıcı, “sosyal etkileşim amacıyla kullanıcıların internet ortamında metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına imkân sağlayan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder.

Ve yine; sosyal ağ sağlayıcılarının yönetim merkezi Türkiye'de olmadığı durumda; İlgili kanunun maddesi gereği idari para cezalarının, muhatabın yurt dışında bulunması halinde 5. Günün sonunda tebliğ edilmiş sayılacağı düzenlenmektedir. Tebligat kanunu kapsamında popüler klasik tartışmalardan biri de tebliğ edilmiş sayılacağı ibaresidir. Tebligatın yapılamaması ya da tebligattan haberdar olunamaması halinde tebligat yapılmış sayılacaktır.

Çeşitli kısıtlamaları da beraberinde getiriyor

Kişinin haberleşme hürriyeti başta olmak üzere çeşitli kısıtlamaları beraberinde getirebileceği bir yana her kısıtlama ile teknolojinin gelişiminin çağımız gereği hızını düşündüğümüzde kullanıcıları farklı paneller üzerinde veya farklı yöntemlerle buluşmaya itecektir. Yer sağlayıcılarının da düzenleme kapsamına takılmayacak paravan/takibi yapılmayan mecralar geliştirmesini tetikleyecektir.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.