Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Türkiye Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantısı’na katıldı.

İki oturum halinde gerçekleşen toplantının Akıllı Şehirler oturumunda bir konuşma yapan Başkan Pekmezci, “Biz Türkiye’nin genç illerinden biriyiz. İlimiz belki akıllı şehircilik konusunda zaman kaybına uğramış. Ama ben ilimizin bir tarih ve kültür şehri olarak bazı bilgilerini aktarmakta fayda görüyorum. Bayburt Kuzey Karadeniz dağlarının eteklerinde denizden 1600 metre yükseklikte kurulmuş bir yayla kentidir. Bayburt bulunduğu konum itibariyle doğudan batıya batıdan doğuya birçok akının yapıldığı bir torak parçasıdır. Fatih Sultan Mehmet’in Trabzon’u fethi ve Otlukbeli seferi, Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran seferi, 4. Murat’ın Revan seferi hep bu topraklar üzerinde cereyan etmiş. Bayburt 1838-29 Osmanlı- Rus Savaşları’nı, 1916-18 Rus işgali ve Ermeni mezalimini yaşayan bir şehir. Osmanlı İmparatorluğu’nun doğudaki en büyük üslerinden Erzurum’un düşmesiyle birlikte Rusların yıllar boyunca en büyük ideali olan sıcak denizlere açılma arzusu bir kez daha ortaya çıkmış Erzurum’dan sonra özellikle Trabzon ve Karadeniz sahillerinden haziran başlarında İstanbul önlerinde olma hayalleri ile beraber harekete geçtiler. Erzurum- Bayburt arasında 2600- 3000 metre yükseklikte Kop dağlarımız var. Burada askerimiz ve Bayburt halkının 5,5 ay gibi bir mücadelesi var. Kan ve can verdiği bir mücadele var. Ve bu topraklarda Mareşal Fevzi Çakmak’ın ifadesiyle ikinci bir Plevne Destanı yazılmış bu topraklarda. Bugün Kop dağlarından geçerken Kop dağlarının zirvesinde bir anıt, anıtın üstünde bir bayrak dalgalanır. Torunlarının dedelerine minnet duygularını ifade edercesine orada dalgalanır durur. “ ifadelerini kullandı.

Bayburt’un geleceğe umutla bakan bir şehir olduğunu belirten Belediye Başkanı Pekmezci, “Bayburt doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel eserleri ile Kop Dağı Kayak ve Kış Sporları Merkezi ile geleceğe umutla bakan bir şehir. Türk Dünyası’nın ortak atası Dede Korkut’un mezarı Bayburt’un Masat Köyü’nde hikâyelerinde geçen Bamsı Beyrek’in kabri ise yine Bayburt’un Erenli Köyü’ndedir. Bayburt Belediyesi olarak 2019 yılında Dede Korkut Uluslararası Kültür ve Sanat Şölenleri’nin 25. Sini düzenledik. 2018 yılında Azerbaycan, Kazakistan ve Türkiye tarafından UNESCO’ya yapılan Dede Korkut’un somut olmayan dünya kültür mirasına kabul edilmesi başvurusu kabul edilmiş ve Türkiye adına verilen orijinal belge UNESCO Türkiye Temsilciliği tarafından Bayburt Belediyesi’ne takdim edilmiştir. Artık biz bundan sonra yıllardan beri yaptığımız Dede Korkut Şölenleri’ni başka bir şevkle, heyecanla yapmaya devam edeceğiz.” dedi.

Konuşmasında şehirlerin sürekli bir gelişim, değişim hareket halinde olduğunu söyleyen Pekmezci şöyle devam etti: “Şehirleri özellikle cazibeli kılan o şehirdeki iyi yaşam standartları, sağlık, eğitim, ulaşım hele hele istihdam en önemli konuların başında geliyor. Türkiye’de özellikle 1980’lerden sonra köylerden şehirlere büyük bir göç olayının yaşandığını biliyoruz. Yıllar boyunca devam eden bu göç bizim ilimizde dahil olmak üzere yüreğimizde derin izler bırakıyor. Bu göç olgusu son zamanlarda özellikle büyük kentlerdeki bir doygunluğun sonucu olarak eğitimde, ulaşımda, erişimde, sağlık konusunda hele istihdamda bazı problemlerin çıkmasıyla birlikte, pademi dönemini de dahil edince geriye göçü tetiklediğini görüyoruz. Bu olgu aslında değerlendirilecek bir konu yani Türkiye’de insanlarımız geriye, baba ocaklarına yeniden dönmek zorunda çünkü daha rahat hareket edebilecekleri bir ortamı buldukları için göç etmek arzusundalar. Bu dönemde de büyük kentlerde sıkıntı yaşadıkları için geri dönmekte büyük bir gayretleri var. İşte şehirlerde yaşanan bu değişimlerin çözümü adına bir takım teknolojik gelişmeler ile beraber çalışmalar yürütülüyor. 1999’da belediye başkanlığı yaptığımız dönemde küçük bir örnek olarak şunu söylemek istiyorum. O günkü tarihlerde şehrimizde Telekom ve Tedaş’ın kablolarını yeraltına aldığımız zaman büyük mutluluk duyuyorduk. Ama aradan yıllar geçti Türkiye’de çok şeyler değişti. Belediyelerimiz, şehirlerimiz çok büyük bir değişim içerisinde bunu görmenin derin mutluluğunu taşıyoruz. Belediyeler mevcut ekonomik şartlarını en iyi şekilde kullanarak şehrin sakinlerine en ucuz ve en uygun şekilde onların huzuru ve refahı için bir çalışma gayreti içindeler. Biz Türkiye’deki küçük şehirlerden biriyiz. Ama şunu ifade etmek istiyorum: akıllı şehirler konusunda şehrimizde yapılan bazı çalışmaları ana başlılar halinde sunmak istiyorum. Akıllı Şebeke Su Dağıtım Sistemi SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition) , Ulaşımda araç takip sistemi, Atık Su Arıtma Sistemi, Katı- Atık Bio Enerji Sistemi, Güneş Enerjisi Santrali, Engelli aracı şarj ünitesi, Akıllı duraklar, İmar ve Şehircilik hizmetleri, Park ve bahçelerde otomatik sulama sistemleri, Sayaç okuma sistemi ve akıllı sayaçlar, Bayburt Belediyesi Mobil Uygulaması, Bölgemizde ilk defa uygulanan sensörlü kar ve buz eritme sistemlerini kullanıyoruz. Bu kar ve buz eritme sistemi bu kış çok faydalı oldu. İlerleyen günlerde bu uygulamayı biraz daha geniş bir alana yayacağız. Bizler göç veren illerin belediye başkanları olarak her zaman yörelerimizde istihdama yönelik olarak insanımızı orada tutmanın gayreti içerisindeyiz. Belediyelerin bir takım imkânları yeterli olmayabilir. Ama devletimizin temel prensibi ve ana konusu o insanları orada tutacak, istihdam oluşturacak zeminleri de planlaması lazım. Bizler belediyeler olarak belki dünyadaki teknik ve teknolojik gelişmeleri tam manasıyla takip edemeyebiliriz ama başta yerel yönetimler ve yerel yönetimlerden sorumlu Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız olmak üzere diğer sorumlu bakanlıklarımız ve belediyeler birliğinin dünyada bu teknik ve teknolojik gelişmeleri bize ulaştıracak bir takım yöntemleri uygulamasını arzu ediyoruz. Bizler Anadolu’da elimizden geldiği kadar şartları en iyi şekilde kullanmaya çalışıyoruz. Ama bu konular bizi biraz daha aşan konular. Teknik ve teknolojiyi uygulayacak olan yetişmiş eleman da önemli. Mesela proje üretiminde gerekli projelerin oluşumunda tam manasıyla arzu ettiğimiz hedeflere ulaşmada belki yeterli değiliz. Bu konuda yerel yönetimlerden sorumlu olarak, bizim temsilcilerimiz olarak başta belediyeler birliğinin bizlere destek vermelerini arzu ediyoruz. Burada bizim ilçe ve belde belediye başkanı arkadaşlarımız var. Her biri elinden geldiği kadar yöresine ait çalışmaları yapmanın gayreti içinde. Teknik ve teknolojiyi belediyelerimizde en iyi şekilde uygulamak durumundayız. Çağı yakalamak istiyoruz. Yani çağın gerektirdiği bilgi ve teknolojileri ilimizde görmek istiyoruz. Akıllı büyüme, inovasyon konusunda bir takım desteklerin bize ulaşması lazım. Şunu ifade etmek istiyorum. Biz yarınlardan ümitliyiz. Türkiye gerçekten çağ atlayan ve gelişen bir ülke onun belediye başkanları olmanın gururu içerisindeyiz.”

Bayburt, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin ve Gümüşhane illerinin yer aldığı toplantıya Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Hasan Suver, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Giresun Belediye Başkanı Aytekin Şenlikoğlu, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen, Aydıntepe Belediye Başkanı Haşim Şentürk, Arpalı Belediye Başkanı Abdurrahman Polattimur Gökçedere Belediye Başkanı Yavuz Bakır ile 7 ilin ilçe ve belde başkanları katıldı.