Zeytinburnu’nda yüksek sesle küfürlü konuşma nedeniyle çıkan kavgada yabancı uyruklu arkadaş grubuna kurşun yağdıran ve yabancı uyruklu Abdulkader Daoud’in ölmesine sebep olan sanık Metin Gunal, yargılandığı davada, ‘kasten öldürme’ suçundan oy çokluğuyla 13 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme üyeleri, sanığın olası kast ile eylemi gerçekleştirdiğini söylerken, mahkeme başkanı genel kast ile eylemin gerçekleştirildiği gerekçesiyle karara şerh koydu.

Zeytinburnu’nda yüksek sesle küfürlü konuşma nedeniyle çıkan kavgada evindeki ruhsatsız silahıyla yabancı uyruklu arkadaş grubunun üstüne kurşun yağdıran ve Abdulkader Daoud’un (21) ölmesine sebep olan Metin Gunal’ın yargılandığı dava karara bağlandı. Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada sanık Gunal, ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapse çarptırıldı. Sanığın eylemini olası kast ile işlediğini kaydeden mahkeme, Gunal’ın 22 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Sanık Gunal’ın eylemini haksız tahrik altında işlediğini belirten mahkeme heyeti, sanığın ‘haksız tahrik altında kasten öldürme’ suçundan iyi hal indirimi uygulanarak 13 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmasına oy çokluğuyla hükmetti. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, müştekiler Ahmed Uzun ile Hasan Ozun’a yönelik ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan ise suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatına karar verdi.

Mahkeme başkanı karara şerh koydu

Mahkeme başkanı karara koyduğu muhalefet şerhinde, sanık hakkında olası kast hükümlerinin uygulama koşullarının oluşmadığını belirterek, ‘kasten öldürme’ suçundan cezalandırılmasını ve cezasında haksız tahrik hükümleri uygulanması gerektiğini aktardı. Mahkeme başkanı, eylemin olası kast ile gerçekleştirdiği kabul edildiği takdirde ise sanık hakkında haksız tahrik hükmü koşullarının oluşmadığını belirtti.

Sanık ile arkadaş grubun arasında olay öncesi husumet olmadığı kaydedildi

Mahkeme karara ilişkin 14 sayfalık gerekçeli kararını açıkladı. Gerekçeli kararda, sanığın her ne kadar suça konu olayda sanığın doğrudan doğruya maktulü hedef alarak ve ölüm neticesini isteyerek hareket etmiş olabileceği yönünde şüphe doğmakta ise de yargılama sürecinde sanık ile maktul ve müştekiler arasında olay öncesine dayanan bir husumetin bulunmadığının anlaşıldığı aktarıldı. Sanığın gece vakti, oturduğu evin balkonundan ateş ettiğinin anlatıldığı gerekçeli kararda, sanığın silahsız olan maktul ile müştekilerin üzerine giderek daha yakın ve müsait bir mesafeden daha ağır neticeleri mümkün kılacak ve bu neticeleri şans ve tesadüfe bırakmayacak şekilde ateş etme imkanı varken bu yolu tercih etmeden, uzak mesafeden ateş etmesi nedeniyle, eylemin genel kast ile gerçekleşmediği sonucuna oy çokluğuyla varıldığı kaydedildi.

Arkadaş grubunun sanığın eşinin yanında cesaretini sorguladıkları belirtildi

Sanık Metin Gunal’ın eşinin yanında cesaretini sorgulayan maktul ve müştekilerin dağılması gayesiyle tabancasını, tartıştığı gruba çevirerek iki el ateş etmesinin değerlendirildiği gerekçeli kararda, mesafe uzak da olsa gecenin karanlığında, tabancasından ateşlediği mermi çekirdeklerinin tartıştığı grup içinden birisine ya da olayla hiç ilgisi olmayıp o esnada tesadüfen oradan geçen birisine isabet ederek onun ölümüne veya yaralanarak zarar görmesine neden olabileceği gerekçesiyle ve ölüm neticesinin gerçekleşmesini istememesine rağmen böyle bir neticeyi öngördüğü halde tabancasıyla maktulün ve katılanların bulunduğu yere doğru iki el ateş etmesi neticesinde olası kastla ölüme neden olma sebebiyle sorumlu olacağının değerlendirildiği belirtildi.

Haksız tahrik koşullarının oluştuğu anlatıldı

Gerekçeli kararda, sanığın maktul ve müştekileri uyarmasına karşın grubun küfürler etmesi, yanında eşi bulunduğu sırada sanığın cesaretini sorgulayıcı ve küçültücü sözlerle sanığı aşağılaması nedeniyle sanığın yaşadığı hiddet ve şiddetli elemin etkisi altında maktule yönelik eylemini gerçekleştirdiği ve bu nedenle haksız tahrik koşullarının oluştuğu kaydedildi.

Beraat kararı için suçun yasal unsurlarının oluşmadığı kaydedildi

Sanık hakkında verilen beraat kararına ilişkin ise gerekçeli kararda, olası kast halinde sanığın ancak hareketinin nedensellik bağı çerçevesinde gerçekleştirdiği neticelerden sorumlu olacağı, gerçekleşmeyen neticeler için suça teşebbüs hükümlerinden sorumluluğun söz konusu olamayacağının değerlendirildiği ve bu nedenlerle suçun yasal unsurlarının oluşmadığı belirtildi.

Öte yandan, Uluslararası Mülteci Hakları Derneği avukatlarının karara karşı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine itiraz dilekçesi sunacakları öğrenildi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Gunal hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası talep edilirken, iki müştekiye karşı ise ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan ayrı ayrı 18 yıldan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.