Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) yönetiminde olan Uzan Grubu'nda el konulan lüks yatların satışı sürecinde haksız yere ödeme yaptıkları iddia edilen eski TMSF Tahsilat Dairesi Başkan Yardımcısı Fethi Çalık'ın da aralarında bulunduğu 13 sanığın yargılandığı "zimmet" davasında karar çıktı. İstanbul 8. Ağır Ceza  Mahkemesi, eski TMSF Tahsilat Dairesi Başkan Yardımcısı Fethi Çalık ve Celal Levent Sadıkoğlu'nun arasında bulunduğu 6 sanığı "Zimmet" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanıklar Fethi Çalık ve Serdal Can hakkında ayrıca "Özel belgede sahtecilik" suçundan zaman aşımı süresi dolduğundan davanın düşürülmesine karar verildi.

7 SANIĞA BERAAT KARARI


Mahkeme 7 sanık hakkında ise "Zimmet", "Özel belgede sahtecilik ve banka zimmeti" suçlarından beraat kararı verdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklardan Fethi Çalık'ın suç tarihinde TMSF Başkan Yardımcısı ve Uzan Grubu Ortak Yönetim Kurulu Başkanı, Deniz Bozkurt'un ise yine Uzan Grubu Ortak Yönetimi'ne ait şirketlerin Genel Müdürü olduğu belirtiliyor. İddianamede diğer sanık Celal Levent Sadıkoğlu'nun ise Levent Yatçılık Turizm ve Ticaret A.Ş'nin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu ifade ediliyordu. İddianamede, Fethi Çalık ve Deniz Bozkurt'un görevleri gereği gözetmekle yükümlü oldukları TMSF denetimindeki şirketlerin maddi kaynaklarını ihalesiz ve usulüne uygun teklif alınmaksızın yapılan işlemlerle, geçmişe dönük yönetim kurulu kararları ve sözleşmeler düzenlemek, abartılı ve gerçeği yansıtmayan faturalarla ödemeler yapmak, ödemelerin gizlenmesine yönelik faturalar düzenlenmesi şeklinde zimmetin açığa çıkmasını önleyici hileli davranışlarda bulundukları anlatılıyordu. Sanıkların diğer sanık Levent Sadıkoğlu ile hareket ederek kamu zararına yol açtıkları ve Sadıkoğlu lehine haksız kazanç sağladıkları öne sürülüyordu. Sanıklar Fethi Çalık, Deniz Bozkurt, Celal Levent Sadıkoğlu'nun, "zimmet" suçundan 5 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyordu. Ayrıca dosyaları birleşen sanık Yusuf Adıgüzel ve Yaşar Akgün ile 4 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezası talep ediliyordu. Farklı mahkemelerde bir kısım sanıklar hakkında görülen davaların, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dosya ile birleştirilmesine karar verilmişti.