İstanbul Şişli’de taksiye zorla bindirilerek boşanma aşamasındaki eşi tarafından kaçırılan kadın, yaşadıklarını anlattı. Daha önce velayetinin kendisinde olduğu oğlunun ve 3 buçuk aydır haber alamadığı çocuğuna kavuşmak isteyen Anne, “Önce oğlum, sonra ben kaçırıldım. Velayeti bende olduğu halde, yeni kimlik çıkartılıp çocuğumu yanlarında tutuyorlar” dedi.

Şişli Mahmut Şevket Paşa Mahallesi Güney 3 Sokak’ta geçtiğimiz 8 Eylül’de, ailesinin evinin önünde oturduğu sırada, boşanma aşamasındaki eşi tarafından zorla taksiye bindirilerek kaçırılan bir çocuk annesi Şilan Topal (22) yaşadıklarını anlattı. Topal, kaçırılmadan 9 ay önce boşanma davası açtığını ve eşinin buna karşı çıktığını söyledi. 3 buçuk yaşındaki bir çocuk annesi olan Şilan Topal, boşanma aşamasındaki eşi Mithat Topal’ın kendisine şiddet uyguladığını ve aldatıldığını ileri sürdü.

Mahkemenin kendisine çocuğun velayetini verdiğini anlatan Topal, 9 Temmuz 2021’deki görüş gününde oğlunun kaçırıldığını ve bir daha haber alamadığını savundu.

Evliliklerinde sürekli şiddetin olduğunu ve eşinin kendisini sürekli tehdit ettiğini anlatan Şilan Topal, “Eşimle 8 sene süren bir evliliğimiz var. Küçük yaşta aslında evlilik yaşadık. Daha sonra sürekli şiddet vardı, evliliğimiz içinde. Aldatma, şiddet, çok daha kötü olaylar vardı. Ben ne kadar sindirsem de bir yerden sonra beni tehdit etmeye başladı, ’boşanmayacaksın’ diye. ’Seni boşamam, boşanırsan seni öldüreceğim’. Ondan sonra ailemle tehdit etmeye başladı. En sonra cesaretimi toplayıp boşanma kararı aldım. Boşanma kararı aldıktan sonra kendisi bunu kabul etmedi. Ve ilk mahkemede çocuğumu kaçırdı. Sürekli uzaklaştırma kararlarını deldi. Elektronik kelepçe vardı, onu deldi. Sonrasında beni kaçırdı. İlk önce oğlumu sonra da beni kaçırdı” ifadelerini kullandı.

Kaçırıldığı ileri sürülen oğlunun kaçırılmasıyla ilgili de konuşan Topal, “9 Temmuz’da boşanma davamız olduğu sırada, velayet fiilen bana verildi. Görüş günleri tahsis edildi. Görüş günleri tahsis edildikten sonra ben çocuğu kendisine teslim ettim. Daha sonrasında hiçbir şekilde iletişime geçmedi. Ertesi gün, ’çocuğu getir’ dediğimde bana, ’Türkiye’de ara çocuğunu bulamazsın’ dedi. O günden beridir çocuğumu bulamıyorum. Eşim ilk önce çocuğumu kaçırdı. Daha sonra 7 Eylül’de beni kaçırdı. Ben çok şükür sağ salim bulundum ama çocuğumdan hala haber alamıyorum. Devlet büyüklerine seslenmek istiyorum. Gerekli işlemlerin yapılmasını istiyorum. Harekete geçmelerini istiyorum. Çünkü ortada bir can var. Nasıl bulunamaz. Bunu bilemiyorum. Çünkü 3 buçuk yaşında ve daha çok savunmasız ve küçük. Çocuğuma kavuşmak istiyorum. Ayfer Topal’dan alınıp bana teslim edilmesini istiyorum” diye konuştu.

“Aile Bakanlığı bana çocuğun babaannede olduğunu söyledi”

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kendisiyle iletişime geçtiğini ve çocuğun babaannede olduğunu öne süren Topal, oğluna yeni kimlik çıkarıldığını savundu. Anne Şilan, “Eşime teslim ettim. Eşim cezaevine girdikten sonra, çocuk babaanne ile beraber. Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı beni aradı. Orada olduğu kesin. Ayfer Topal’ın çocuğumu devlete teslim etmesini istiyorum ya da devletin Ayfer Topal’dan teslim almasını istiyorum. Benim çocuğumu kaçırması suçtur. Ayfer Topal’dan şikayetçiyim. Oğlumun velayeti bende, velayeti bende olduğu halde yeni kimlik çıkartılıp çocuğum yanlarında tutuluyor. Şuan ne halde bilmiyorum. İyi mi, kötü mü, yaşıyor mu, nefer alıyor mu? Hiçbir şekilde irtibat kuramıyorum. Kayıp başvurum 3 aydır var. 3 aydır çocuğumla ilgili ne bir gelişme yok. Yaşadığı bile belli değil. Sadece bakanlıktan aldığım habere göre orada olduğu kesin. Ama çocuk bulunamıyor. Ailesi benle iletişime geçti. Bana, eğer polise haber vermezsem gerekli yerde, tek başına gelirsem, çocuğum teslim edileceğini söyledi. Ben çocuğum üzerinden pazarlık yapmam. Çocuğumun bulunmasını istiyorum. Devlete güveniyorum” dedi.