Dünyadaki milyonlarca insan, görme bozukluklarının düzeltilmesinde, göz renginin değiştirilmesinde ya da kornea hastalıklarının tedavisinde kontakt lens kullanımından yararlanmaktadır. Ancak seçim ve kullanımda yapılan hatalar sebebiyle, kontakt lens kullananların %80’inin enfeksiyon riski ile karşı karşıya olduğunu belirten Doç. Dr. Levent Akçay, “Öncellikle hastanın muayenesinin detaylı şekilde yapılması gerekmektedir. Muayenede kullanılacak lens tipi, derecesi, taban eğrisi ve çapı belirlenerek lensin göze uyumu maksimum duruma getirilmelidir. Muayenelerin dikkatli gerçekleştirilmemesi tercih edilen lensin çok sıkı ya da gevşek olmasına neden olabilmektedir. Ancak sadece bu adımları takip etmek de sağlıklı bir kontakt lens kullanımı için yeterli olmayacaktır. Lens kullanımında bir diğer önemli başlık ise hijyenik ve doğru lens kullanımıdır. Özellikle kontakt lenslerin temizlenmesi, durulanması, dezenfekte edilmesi, takıp ve çıkarılması esnasında birçok enfeksiyon riskinin oluşumuna davetiye çıkarmaktadır” dedi.

3 adımda doğru lens kullanımı

Lenslerin satın alınma sürecinden kullanımına kadar özellikle 3 adıma dikkat edilmesi ve 6 ayda bir periyodik kontrollerinin yapılması gerektiğini dile getiren Doç. Dr. Akçay, “İlk adımda, kullanılacak lensin uygunluğu için göz muayenesi mutlaka yapılmalıdır. Deneme lensi kullanmadan ve hekim kontrolü olmadan satın alınan kontakt lenslerin göz yüzeyinde sorun çıkarma ihtimali çok daha yüksektir. İkinci adımda ise kontakt lensin kullanımında özellikle el, yüz, kirpik temizliğine çok dikkat edilmelidir. Lens takmadan ve çıkarmadan önce eller en az 1 dakika süreyle yıkanmalıdır. Son adımda ise doğru lens kullanımını sağlamak ve şikayetleri minimuma indirmek için nezle, grip, üst solunum yolu enfeksiyonu gibi rahatsızlıklarda enfeksiyon geçinceye kadar lens takılmamalıdır.” dedi.

En büyük tehlike ‘Akantomoeba Keratiti’

Kontakt lens kullanımında hijyene dikkat edilmemesi durumunda meydana gelebilecek en tehlikeli hastalığın akantemoeba keratiti olduğunu söyleyen Doç. Dr. Levent Akçay, “Akantemoebakerattiti, genellikle sıcak su havuzlarında, küvetlerde, kontakt lens sıvılarında ortaya çıkan amip enfeksiyonudur. Hastalık çok nadir görülmekle birlikte uzun süre kontrol altına alınmadığı taktirde korneada ülserasyon, görme kaybı hatta körlük ve enükleasyon ile sonlanabilen sonuçlara neden olmaktadır. Hastalığın en önemli belirtileri ise gözde ağrı, kızarıklık, akıntı, batma, görme netliğinin bozulması ve ışığa karşı hassasiyettir. Akantemoeba keratiti hastalığının tanısı oldukça zor koyulmaktadır bu nedenle hastalığın tedavisinde erken teşhis büyük önem taşımaktadır.” diyerek sözlerini tamamladı.

Dünyagöz Hastaneler Grubu Hakkında: 1996 yılında hizmet vermeye başlayan Dünyagöz, gözün tüm branşlarında ve en gelişmiş teknolojilerle sunduğu yüzlerce farklı tedavi yöntemiyle göz ve göz çevresi sağlığına dair sorunlara çözüm getiriyor. Ülkemizde branş hastaneciliği ile yeni bir dönem başlatan Dünyagöz Hastaneler Grubu, günde 8.000 poliklinik ve 1.000 ameliyat kapasitesiyle yurt içi ve yurt dışında toplam 25 ayrı noktada ilkeli sağlık hizmeti veriyor. Dünyagöz; sürekli yenilenen eksiksiz teknolojisi, öğretim üyesi ve uzman doktorlardan oluşan 300 kişilik deneyimli medikal kadrosu, 2500’e yakın personeli ve çağdaş yönetim anlayışıyla kısa sürede dünyanın sayılı merkezleri arasında yerini aldı. Türkiye çapında İstanbul, Ankara, Antalya, İzmit, Adana, Samsun, Tekirdağ, Bursa, Konya, Sakarya ve Gaziantep’te olmak üzere 11 ayrı ilde 20 şube ve yurt dışında Almanya’nın Frankfurt ve Köln, Gürcintan’ın Tiflis, Azerbaycan’ın Bakü ve Hollanda’nın Amsterdam şehirlerinde olmak üzere 5 ayrı noktada hizmet veren Dünyagöz Hastaneler Grubu, Türkiye’nin Avrupa’daki ilk ve en büyük yatırımını Almanya’nın Frankfurt kentinde gerçekleştirdi. Yatırımlarına aynı hızla devam edecek olup 2017’de İzmir’deki yeni merkez ile birlikte daha geniş bir coğrafyaya yayılmayı hedefleyen grup, Türkiye’de sağlık turizminin öncülüğünü üstlenerek dünyanın 107 ayrı yabancı ülkesinden yılda yaklaşık 96 bin hastaya hizmet veriyor.