Volvo Cars’ın üç tasarım başkanı, Volvo Cars'ı el birliğiyle dünyanın önde gelen premium otomobil markalarından biri haline getirdiler. Thomas Ingenlath, Robin Page ve Maximilian Missoni, farklı ve işbirlikçi yaklaşımları ile gururlu ve özgüvenli bir İskandinav tasarım dilinin geliştirilmesinde birlikte çalıştılar.

Volvo Cars, geçtiğimiz hafta ilk kez tasarımdan sorumlu üç başkanını ve onların tasarladığı tüm yeni otomobil modellerini Stockholm'de özel bir etkinlikte bir araya getirdi.

Yeni seri, şirketin geçtiğimiz yıllardaki finansal ve operasyonel dönüşümünü, 2014'ten beri birbirini izleyen beş global satış rekorunu ve karlılıktaki güçlü yükselişi açıklıyor.

Volvo Cars'ın portföyünün görünümünü değiştiren ve geçtiğimiz yıllarda Volvo markasını canlandıran üç tasarımcı, şirketin elektrikli ve otonom araçlara yönelmesi ile birlikte artık gelecekteki tasarım fırsatlarına odaklanacak.

2014 yılında piyasaya sürülen geniş SUV XC90, Volvo'nun yeni tasarım dilini tanıtan ilk modeldi. XC90, gerçek premium oranlarına izin veren SPA ve CMA modüler araç mimarileri üzerinde üretilen tüm yeni 90, 60 ve 40 serisi için örnek oluşturdu.

Serideki üç SUV birden Kuzey Amerika, Asya ve Avrupa'da prestijli Yılın Aracı ödüllerini kazanarak Volvo'nun yeni tasarım dilinin başarısını gösterdiler.

Tasarımdan Sorumlu Başkan Thomas Ingenlath “Max ve Robin ile birlikte çalışmak çok keyifli. Birbirimizin etrafında kendimizi rahat hissediyoruz ve birlikte çalışmaktan ilham alıyoruz” dedi. “En çok gurur duyduğum şey, bu inanılmaz markayı alıp onu çekici ve arzu duyulan bir ürün haline getiren bir tasarımla gerçek bir premium İskandinav markası haline getirmemiz”

Volvo’nun Tasarımdan Sorumlu Başkanı Robin Page, “Gerçekten iyi arkadaşız ve meslektaş olarak birlikte keyifle çalışıyoruz” dedi. “Max ve ben Volvo'ya gelmeden önce, Thomas stratejiyi oluşturdu ve sonra onun vizyonunu gerçekleştirmek için gereken takımı kurduk. Sonucu bugün burada görüyorsunuz, harika bir otomobil serisi.”
Dış Tasarımdan Sorumlu Başkan Maximilian Missoni. “Sanırım Volvo’nun tasarımını premium segmente yükselttik” dedi. “Thomas'ın en büyük gücü, bir vizyoner olması ve bir sonraki büyük şeyi hissetmesi. Robin, Volvo'nun iç tasarım ve kalitesini müthiş bir ölçüt haline getirdi.”

Ekibin işbirlikçi yaklaşımı tasarımın ötesine uzanıyor. Örneğin, 360c concept’te görüldüğü gibi, Volvo Cars'ın güvenlik uzmanları ile gelecekteki otonom otomobiller için iletişim yöntemleri geliştirmede yakın bir şekilde çalıştılar. Concept, aynı zamanda yeni potansiyel iş fırsatları yaratan yaratıcı tasarımın önemini de gösteriyor.

Robin Page, “Son beş yıl içerisinde, Volvo'nun o gün bulunduğu noktadan bugün geldiğimiz yere ne kadar büyük bir değişim gösterdiğini gördük.” dedi. “Bu değişimin büyük bir bölümünü otomobillerin tasarımı ve bu tasarımın Volvo ve İskandinavya'yı ne kadar iyi temsil ettiği gerçeği oluşturuyor. Yeni nesil otomobillere baktığımızda, yeni teknolojileri nasıl benimsediğimizi ve bu yeni ürünlerde İskandinav tasarımının özünü nasıl yarattığımızı görmek ilginç olacak.”