Küçük otomobiller pazarı her geçen gün büyümeye devam ediyor. Özellikle şehir içi kullanımlar için ideal bir yapıya sahip bu araçlar ülkemizde A segment olarak nitelendiriliyor. Pazarda öne çıkmayı başaran Citroen C1, gerek donanım gerekse tasarım açısından otomobil kullanıcılarının beklentilerini karşılamayı başarıyor. Yeni C1, önceki versiyonuyla ilk bakışta fark edilen birtakım özelliklere sahip. Eğlenceli bir tasarım yapma noktasında çok iyi iş çıkartmış olan Citroen tasarımcıları Toyota ve Peugeot’la (Aygo ve 108) aynı platformda üretilen C1’i tasarım noktasında farklı ve özgün bir noktaya taşımayı başarmışlar.
Ayrık far tasarımı C4 Cactus’ten alınırken, yatay LED ışıklar ustaca ön tampona gömülmüş. Arka bölümde ise dairesel üç boyut efektine sahip stop lambaları ve karartılmış arka cam oldukça karakteristik. Aracın yandan profili ve iç bölümü ise Aygo ve Peugeot 108 ile hemen hemen aynı diyebiliriz. Kapı içlerindeki gövde rengi paneller, Airspace açılabilir tavan, dokunmatik multimedya ekranı, Mini’yi hatırlatan şık gösterge paneli aracın içini sıkıcılıktan uzaklaştırıp eğlenceli bir mekan haline getiriyor.
İç mekandan devam edecek olursak, oldukça şık ön koltuklar, arka koltuklarda yerini ister istemez daha klostrofobik bir alan ve rahatsız koltuklara bırakıyor. Her ne kadar bagaj ve diğer depolama alanlarından maksimum derecede fedakarlık edilmiş olsa da, hem tavan mesafesi, hem de arka koltuktaki diz mesafesi boyu 1.60’ın üzerindeki yolcular için son derece rahatsız edici. Şehir içinde belki kısa mesafeli yolculuklarda kabul edilebilir ancak şehirden çıkayım demeye teşebbüs ederseniz, bir süre sonra arkada oturan yolcular ciddi rahatsızlık yaşayabilirler.

YOL TUTUŞ VE MOTOR
Özellikle yumuşak süspansiyon ve aracın direksiyona verdiği geç tepkiler özellikle dar açılı virajlarda kontrolü zorlaştırıyor. Ancak 3.46m uzunluğundaki aracı park etmek gerçekten çok kolay. Boş ağırlığı sadece 860 kg olan C1’in 96hp güç üreten Toyota menşeili 1.0 litre üç silindirli VTi motoru ise performans noktasında oldukça umut verici. Araba gerçekten çok güzel devirleniyor ancak vites geçişleri biraz sarsıntılı. 
Karbon salınımını yaklaşık 70 mpg gibi çok makul seviyede tutan motor kısa mesafelerde ve sakin kullanımda 4.5 – 5 litre gibi tüketim değerleri sunuyor. Ancak şehirlerarası yolda trafiğe uyum sağlayıp gaza bastığınızda, eğer 4 kişi şehirlerarasında seyahat ediyorsanız sakin kullanımda yakıt tüketiminizi 6-6.5 litrelere taşıyabiliyorsunuz. Her şeye rağmen kullanım amacına sadık kalındığında verimliliğini kanıtlamış bir motor 1.0 VTi.
Direksiyon simidinin ele çok iyi oturması da sürüş esnasında sürücüye güven veren bir faktör. Biraz ağır olması hafif araçta tehlikeli sakarlıklar yapma ihtimalini azaltırken, biraz daha hızlı tepki vermesi daha iyi olurdu.
Citroen temel şasi mimarisi ve 1.0’lık Toyota menşeili motoruyla zaten dayanıklılığı kanıtlanmış bir mekanik temel üstünde piyasaya sürüldü. Her ne kadar dayanıklılık alanında destansı bir şöhrete sahip olmasa da Citroen, Toyota’nın da desteğiyle sıklıkla sorun çıkartacak bir otomobile benzemiyor.
Yeni C1’de arka bölüm oturma yeri sağlamak için iyice küçülmüş 196 litrelik bagaj ise valizden ziyade sadece ufak alışveriş poşetleri ve sırt çantaları için uygun. Eğer daha fazla alana ihtiyacınız olursa arka koltukları yatırıp depolama alanını 780 litreye çıkartabiliyorsunuz.
Kısaca söylemek gerekirse Citroen C1 fikir ve tasarım noktasında başarılı, motor ve mekanikte arkasında Toyota gibi sağlamlığıyla ünlü bir Japon firmasıyla olan ortaklığını alan, özünde oldukça hoş ve albenili bir A segmenti üyesi.