Yurt içi piyasalar başarısız 15 Temmuz darbe girişiminin olumsuz etkisini üzerinden atmaya çalışırken Moody’s tarafından gelen not indirimi ile tekrar küçük çaplı bir sarsıntı geçirdi. Her ne kadar Moody’s’in aldığı kararın sermaye piyasaları üzerinde kalıcı etkileri olacak olsa da temel ekonomik göstergeleri iyi durumda olan Türkiye ekonomisi bu durumun yarattığı zorlukların üzerinden gelebilecek güçte. Darbe girişiminin hemen sonrası üç büyük kredi derecelendirme kuruluşundan gelen aceleci açıklamalar ve S&P tarafından yapılan not indirimini proaktif olarak görmek biraz naif bir yaklaşım olur. Belirsizliğin had safhada olduğu o günlerde ilgili kuruluşlarca yapılan açıklamalar panik havasını ve kırılganlığı artırmaktan başka bir işe yaramadı. Daha sonraki süreçte Hükümet ve Merkez Bankası kanalı ile alınan önlemleri yeterli bulmayan Moody’s de S&P’nin izinden giderek ülke notunda indirime gitti.

BÜYÜMENİN YAVAŞLAYACAK OLMASI NOT İNDİRİMİNE GEREKÇE
Not indirimine en büyük tepki Borsa tarafından gelse de yaşanan şokun atlatılması ile birlikte fiyatlamalarda bir miktar iyileşme yaşandı. Fakat not değişikliğinin etkisi en çok yurt dışı finansman bulma ve bulunan finansmanın maliyetlerinde olması beklenmekte. Teknik sebeplerden dolayı bazı ( tüzükleri gereği bazı fonlar en az iki derecelendirme kurumundan yatırım yapılabilir notu olan varlıkları portföylerinde tutabiliyorlar) yurt dışı fonlar portföy ayarlamasına gidebilir. Bu gibi nedenlerden dolayı oluşacak tahmini 3.7 milyara yakın fon çıkışın piyasa üzerinde baskı oluşturması beklenilmemekte. Moody’s tarafından not indirimine gerekçe gösterilen gelecekte ekonomik büyümenin yavaşlayacak olması nedeniyle ekonominin yüksek dış borç yükünü çevirmekte zorlanılabileceği ayrıca ekonomik büyümede görülen yavaşlamanın kredi koşullarını zorlaştıracağı doğrultusunda geleceğe dönük varsayımsal öngörüleri baz alması objektif bakış açısını yansıtmamakta. Her ne kadar Moody’s’in genel ekonomi ile ilgili tespitleri yerinde olsa da geleceğe dönük öngörüleri ve kurumsal sağlamlık ve kredi koşullarının kötüleşeceğini dönük tahminleri dayanarak yaparak not indirimine gitmesini proaktif bir yaklaşım olarak görmek güç

FİTCH NOT DEĞİŞİKLİĞİ YAPAR MI?
Önümüzdeki dönemde Aralık ayında S&P değerlendirmesi öne çıksa da asıl takip edeceğimiz gelişme, Türkiye’nin yatırım yapılabilir notunu değiştirmeyen Fitch’in 2017 yılının birinci çeyreğinde açıklanması beklenen ülke notu ile ilgili ilk değerlendirmesi olacaktır. Küresel ekonomi kaynaklı beklenmedik bir şok yaşanmaması durumunda alınan ve alınacak olan önlemlerinde etkisi ile Fitch’in not değişikliğine gitmemesi mümkün. Aksi durumda oluşacak bir not indirimi Moody’s kadar etkili olmayacaktır. Darbe ve not indirim şokunu geride bırakan piyasa için yılın son çeyreğinde ABD başkanlık seçimleri ve Fed kaynaklı haber akışı fiyatlamalarda etkili olacak