Lojistik köyler kargo aktarma merkezlerinin de yer alacağı tesisler olacak. Bu sayede kargo taşımacılığı hızlanacak, maliyetler düşecek.

Türkiye’de özellikle kara taşıma sektörünün geçmişinden bugüne kadar nasıl bir değişim geçirdiğine bakarsak bundan sonra da bizleri bekleyen yeni yapıyı anlama şansımız olacak. 70’li yıllara kadar Türkiye’de tüketim düşük ve sınırlı olmuş, buna bağlı üretim ihracata aktarılmadığı için üretim ölçekleri küçük kalmış, hammaddeler ve bitmiş ürünler kamyon dediğimiz araçlarla taşınmış ve Türkiye bir seferde 2 kamyon yük taşıyabilen TIR taşımasına geçememiştir. 70’li yılların ardından başlayan ihracat seferberliği ve ihracat kolaylıkları, Avrupa Birliği’nin gümrük avantajları, artan milli gelir ile çoğalan tüketim üretim adetlerini artırmış, artan ihracat, kolaylaşan ithalat ile de ölçekler büyümüş ve kamyonların yerini TIR’lar almaya başlamıştır. Bu dönemde “Ambar” adını verdiğimiz taşıma şekli yani bir yerde parsiyel yük taşımak için kurulmuş yapılar da değişim geçirmiş, bölgesel ambar birleşmeleri ile yük kapasiteleri artmış, kamyon yerine TIR yükleme zorunluğu ile de daha fazla yüke ve yük konsolidasyonlarına ihtiyaç olmuştur. Ambarların yerini zaman içinde parsiyel taşıma yapmak için büyük şehirlerde aktarma ve dağıtım merkezi kuran lojistik şirketler, kargo şirketleri almış ve ambar yapısını zorlamaya başlamıştır. Yüklerin şehir içinde dağınık noktalardan konsolide edildiği, arada aktarma merkezlerinde yük transferi olduğu, ulaşım noktasında yine şehir içinde yaygın bir dağıtım gerektiren ambar sisteminin maliyeti yükseliyor. Zira şehirler büyüyor ve şehir içinden ürün toplama, gittiği yerde yine uzak mesafelere ürün teslimatı maliyeti artırıyor. Bunun çözümü ise; Uygulanacak sistem yüklenen yüklerin ve sevk edilecek yüklerin bir merkezde toplanması. Bu merkeze taşınmak yerine, bu merkezde depolanması.

Nasıl organize sanayi bölgeleri şehir sanayilerini bir merkeze topluyor, gelen ürünler ve çıkan ürünler birbirlerine yakın noktalardan kolayca alınıp taşınıyorsa aynı şekilde şehir içindeki tüketilecek ürünlerin, şehirlerarası yapılacak bölgeye sevklerinin de birbirine yakın noktalarda toplanması veya teslim edilmesi mümkün. Dünya bunu lojistik köyler kurarak çözmüştür. Türkiye’de de inşaatına başlanan lojistik merkez ve lojistik köylerden diğer bölgelere yapılacak olan sevkler için kolayca lojistik köyün araç parkından TIR bulunabileceği gibi o bölgeye gelen TIR’lar da tek merkeze yüklerini indireceklerdir. Bu sistemler yükünü boşaltan araç yeni bir sevk için lojistik köylerde bulunan tesislerde bekleyebilecektir. Aynı çalışma parsiyel taşımalar için daha efektif kullanılabilecektir. Parsiyel taşıma yapan firmalar ya lojistik köyde yer alan birbirine bitişik depolardan malzemeleri kolayca alacaklar ve gittikleri lojistik köyde kolayca aynı yapı içinde dağıtacaklardır. Lojistik köyler kargo aktarma merkezlerinin de yer alacağı tesisler olacaktır. Bu sayede kargo taşımacılığı hızlanacak, maliyetler düşecektir. Lojistik köylere bağlanan demiryolu hatları ile de kara taşımasının güzel bir alternatifi olan demiryolu taşıması hem komple vagon doldurulması hem de parsiyel yük taşınması için kullanılabilecektir.