KIRKLARELİ (AA) - ÖZGÜN TİRAN - Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Seylan, Yeşilay'ın, kuruluşunun 100. yılında bağımlılıklardan korunulması ve uzak kalınması konusunda dünyaya örnek olmayı hedeflediğini belirterek, ''Yeşilay'ın en büyük çalışmalarından bir tanesi de Türkiye'de Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı'dır. Türkiye'nin bağımlılık haritasını çıkartmak için çalışmalarımız sürüyor." dedi.

Seylan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yeşilay'ın 96 yıldır Türk halkına hizmet ettiğini söyledi. 

Yeşilay'ın milli ve manevi değerlerine bağlı gençler yetiştirmeyi amaçladığını belirten Seylan, Yeşilay'ın dünyadaki en önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olduğunu kaydetti. 

Yeşilay olarak amaçlarının alkol, madde, tütün teknolojileri gibi bütün bağımlılık türlerinden insanları uzak tutmak ve bilinçlendirmek olduğunu vurgulayan Seylan, "Yeşilay, İstanbul başta olmak üzere yurt genelinde örgütlenmiş durumda. 130 şubemizle şu anda hizmet veriyoruz. Bunun dışında yurt dışı birçok konuyla alakalı gerek Avrupa düzeyinde gerekse Birleşmiş Milletler düzeyinde birçok kuruluşla işbirliklerimiz var. Bu çalışmalarımız devam ediyor. Şu anda Birleşmiş Milletlerin projesi kapsamında Yeşilay, Ortadoğu, Orta Asya ve Doğu Avrupa'nın liderliğini yürütüyor. Yeşilay, kuruluşunun 100. yılı olan 2020 yılında bağımlılıklardan korunulması ve uzak kalınması konusunda dünyaya örnek olmayı hedefledi." şeklinde konuştu. 
- "Türkiye'nin bağımlılık haritası çıkarılacak"
Seylan, Yeşilay olarak Türkiye'nin bağımlılık haritasını çıkartmak için çalıştıklarını söyledi. Bağımlılık haritasının bölge bölge hazırlanacağını aktaran Seylan, "Yeşilay'ın en büyük çalışmalarından bir tanesi de Türkiye’de Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı'dır. Türkiye'nin bağımlılık haritasını çıkartmak için çalışmalarımız sürüyor." ifadelerini kullandı.

Haritanın yedi bölgede hazırlanacağını aktaran Seylan, çalışmaların yaklaşık bir yıl süreceğini bildirdi.

Çalışmaların yeni başladığını ifade eden Seylan, "Türkiye'de ilk kez böyle bir çalışma yapılacak. 7 bölgede ayrı ayrı çalışmalar yapılarak, harita oluşturulacak. Bağımlılık konusunda hangi bölgede ne durumdayız, bunları tespit edeceğiz. Harita bundan sonraki çalışmalarımızı kolaylaştıracak." ifadelerini kullandı.

Seylan, Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptıkları iş birliği kapsamında 28 eğitmenin okullara giderek, öğrencileri bağımlılıklar hakkında bilgilendirdiklerine işaret etti. 2016 yılının sonuna kadar 20 milyon öğrenciye ulaşmış olacaklarını bildiren Seylan, şöyle devam etti:

"İş birliği programı ile 20 milyon öğrenciye birebir ulaşmış oluyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığımızla yaptığımız iş birlikleri çerçevesinde de gençlik kamplarımız var. Yılın belli dönemlerinde özellikle üniversite öğrencilerine yönelik olarak yaptığımız kamplarda geleceğin Yeşilaycılarını yetiştirme gayreti içerisindeyiz. Diyanet İşleri Başkanlığıyla yaptığımız çalışmalar oldu. Bu kapsamda illerden gelen din görevlilerine dört gün boyunca bağımlılıklarla ilgili eğitim verdik. Bu çerçevede eğitim alan din görevlisi arkadaşlarımız da kendi illerine dönerek kendi illerinde bu eğitimleri vermeye başladı. Şu anda Genel Kurmay Başkanlığıyla da yapmış olduğumuz iş birliği var. Bu iş birliği çerçevesinde de ülkemizde askere giden her gencimiz bağımlılık konusuyla ilgili bilgilendirilecek." 

- "Bağımlılık konusunda anne babalar dikkatli olmalı"
Seylan, Türkiye'de bağımlılık yaşının her geçen gün azaldığına dikkat çekti. 

Bağımlılıkların ne yazık ki ortaokul ve lise seviyesine kadar düştüğünü belirten Seylan, bu konuda velilerin çok duyarlı davranmaları gerektiğini anlattı. Bağımlılık konusunda en önemli hususlardan bir tanesinin anne, baba ve çocuk arasındaki ilişki olduğunu kaydeden Seylan, konuşmasında şunlara yer verdi: 

"Çok kıymetli veliler ve anne babalardan bizim bir ricamız var. Çocuklarıyla konuşmalıdırlar. Çünkü özellikle ergen çocuk kendisini ifade etmek ister. Bu en karakteristik özelliklerinden ve ihtiyaçlarından bir tanesidir. Onu dinlemekten birtakım çıkarımlar yapıp onunla birlikte hareket edebilmektir. Eğer anne ve babalar çocuklarıyla konuşmazlarsa çocuklar dışarıda sokakta konuşacak birilerini buluyorlar maalesef. O buldukları kesimde gençlere çok iyi şeyler anlatmıyor. Onlara işte bir mavi haptan, bir baş ağrısı hapından bahseden, olmadık yollara götürebiliyorlar gençleri. Lütfen çocuklarımızı yakından gözleyelim ve onlarla konuşmayı, irtibatı hiç koparmayalım."