Dünyanın birçok üniversitesinden akademisyen ve uzmanlarABD’de düzenlenen ‘Eğitim Teknolojileri Kongresi’nde bir araya geldi. ABD’ninMassachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi’nde 18 Ağustos’tagerçekleştirilen Eğitim Teknolojileri Kongresi’nde konuşan İstanbul AydınÜniversitesi (İAÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Drama ve Oyunculuk Bölümü Öğr. Gör.Tuğrul Karanfil, eğitim teknolojileri bağlamında sanatsal bilginin nasıltransfer edildiğine ilişkin bilgi verdi ve sinemanın eğitim teknolojilerikonusunda önemli bir araç olabileceğine dikkat çekti. Öğr. Gör. Karanfil,kongrede gerçekleştirdiği konuşmada Lecj Majewski’nin ‘Değirmen ve Haç’ (TheMill and The Cross-2011) adlı film özelinde ‘teknoloji ve sanat’ ilişkisiüzerine bir sunum yaptı. Değirmen ve Haç filmine yönelik göstergebilimsel birinceleme yapan Öğr. Gör. Karanfil, eğitim teknolojileri bağlamında sanatsalbilginin nasıl transfer edildiğine ilişkin bilgi verdi ve sinemanın eğitimteknolojileri konusunda önemli bir araç olabileceğine dikkat çekti: “Teknolojivasıtasıyla 1564 yılında yapılmış bir sanat eserinin günümüz sinemasınınimkanlarıyla geniş kitlelere ulaşması; teknolojinin sanatsal veriyi iletmebecerisini kanıtlar.”

Teknolojinin birçok alanda insana yardımcı olduğunu vehayatı kolaylaştırdığını belirten Öğr. Gör. Karanfil, bilginin yayılmasıaçısından teknolojinin önemli bir işlevi olduğunu söyledi ve “Teknoloji, insaniçin artık protez haline gelmiş durumda. Artık yarı melez insan-cyborg insanhaline geldi. Descartes’ın ‘Düşünüyorum öyleyse varım’ çıkarımı, günümüzdeartık ‘Teknolojiyi kullanıyorum öyleyse varım’ noktasına gelmiş durumda.Teknolojiyi kullanmayan insan hayattan kopmuş demektir” dedi. Öğr. Gör.Karanfil, teknolojinin insan için aynı zamanda bağımlılığa da dönüştüğügünümüzde, insanın bu bağımlılıktan kurtulabilmesinin bireysel olarak mümkünolmadığını söyledi ve teknolojinin insanın protezi olmaktan kurtulmasının paraodaklı olan sistemin değişmesi ile gerçekleşebileceğine vurgu yaptı.

"SERMAYE İHTİYAÇDUYAN SANAT ETKİSİZLEŞİR"
Sunumunda modern teknoloji ile sanatsal bilginindönüşümünün insan ve teknoloji arasındaki ilişkinin de detaylı bir şekildeirdelenmesini gerekli kıldığına vurgu yapan Öğr. Gör. Karanfil,  “Odak noktasında para olduğu zaman insanmetalaşıyor. İnsan da, duygular da alınıp satılan bir rezerve dönüşüyor” dedi.Kapitalist toplumda sanatsal ürünlerin alınıp satılabilen meta haline geldiğinibelirten Öğr. Gör. Karanfil, sanatın sermayeye ihtiyaç duyması halinde rolünüyerine getirmesi noktasında etkisiz hale geldiğine işaret etti: “Sermayeyi eldeetmek için sanat, etliye sütlüye karışmayan bir hal alıyor ve muhalif yönündenferagat edip zararsız hale gelmeye başlıyor. Halbuki sanat hayatın gerçekliğiniortaya koymak adına ‘zararlı’ da olabilmeli."