VakıfBank, yeni dönem hedeflerini Genel Müdür Mehmet Emin Özcan’ın ev sahipliğinde düzenlediği ve bankanın yeni reklam yüzü Engin Altan Düzyatan’ın da katıldığı bir basın toplantısıyla açıkladı. Bankanın hedefleri ve gelecek vizyonunun paylaşıldığı toplantıda konuşan Özcan, güçlü Türkiye’yi anlamak ve birlikte güçlenmek için tek bir pencereden bakmanın yeterli olamayacağını ifade ederek, “Türkiye ne kadar güçlü olursa bankaları da şirketleri de, aileleri de o kadar güçlü olur. Biz buna inanarak yeni vizyonumuzu ortaya koyduk. Halden anlayan banka olmanın yanı sıra “yanındaki güç” olmak gerekiyor. Biz de başta devletimiz ve müşterilerimiz olmak üzere tüm paydaşlarımızın “yanındaki güç” olacağız. Bu ülke büyüme rekorları kırarken VakıfBank’ın da çorbada tuzu bulunacak. Milli tankımız, milli helikopter ve uçağımız derken şimdi de milli otomobilin heyecanını yaşıyoruz. Bu zamana kadar olduğu gibi stratejik projelerin yanı sıra istihdam sağlayan, üretimi destekleyen, katma değer oluşturan her projeye finansman sağlamak için gayret edeceğiz” dedi.

Her kesimin yanındayız
Yüzyıllardan süzülüp gelen Vakıf kültürü ve uzman bankacılık uygulamaları ile güçlü bir marka değerine sahip olan VakıfBank’ın Türkiye’nin en güçlü bankalarından biri olduğunu ifade eden VakıfBank Genel Müdürü Özcan, “Şimdi bu değerlerimize ‘Yanındaki güç VakıfBank’ı da ekledik.  Finansal gücümüz, ürünlerimiz, uzman bankacılık hizmetlerimiz, teknolojimiz,  yetkin ve güler yüzlü ekibimizle çiftçilerin, KOBİ’lerin, esnafın, gençlerin, emeklilerin, şirketlerin, ailelerin, beyaz yakalıların, girişimcilerin, ev hanımlarının, kısaca toplumun tüm kesimlerinin yanındayız. Büyüyen Türkiye’nin gücüne güç katmaya hazırız” diye konuştu.

‘Karlı, verimli ve kaliteli büyüme stratejisi’
VakıfBank’ı önümüzdeki yıllara taşıyacak kurumsal stratejiyi ise; ‘Karlı, Verimli ve Kaliteli Büyüme’ olarak tanımladıklarını anlatan Özcan, “Sürdürülebilir büyümenin en önemli çıpalarından biri karlılıktır. Bunun için aktif ve özkaynak karlılığımızı iyileştirmek istiyoruz. Verimlilik stratejimiz kapsamında ise İstanbul’da farklı lokasyonlarda yer alan tüm birimlerimizi Ümraniye’de tek çatı altında toplayacağız. Bu bize ortak sinerji ve eksiksiz bir koordinasyon sağlayacak. Bağlı ortaklıklarımızı da karlı ve verimli hale getirerek bankamıza katkılarını artırmak da en önemli hedeflerimiz arasında. Kaliteli büyüme konusunda iyi bir noktadayız. Araştırmalar gösteriyor ki; VakıfBank müşterisi son derece sadık müşteridir. Bir kez bize geldikten sonra, hep bizimle çalışmaya devam ediyor. Biz biliyoruz ki; VakıfBank tüm ürün ve hizmetleriyle bir müşteriye yeter” dedi.

Ekonomiye 220 milyar TL destek sağladık
VakıfBank’ın gücünün finansal sonuçlarına da yansıdığını anlatan Özcan, 2017 yılının ilk dokuz ayı itibarıyla VakıfBank’ın aktif büyüklüğünün 247 milyar TL olduğunu söyleyerek “Ekonomiye nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığı ile sağladığımız destek 220 milyar TL’ye ulaşırken KGF desteği kapsamında kullandırdığımız kredi miktarı 20 milyar TL’yi aştı ve bu alanda lider bankalardan biri olduk. Aynı dönemde mevduat büyüklüğümüz ise 146 milyar TL olarak gerçekleşti ” dedi.

Yurt dışında da güçlü VakıfBank
VakıfBank’ın uluslararası piyasalardan uygun maliyetlerde fon transfer etmeye devam ettiğinin altını çizen Özcan, “Son olarak Kasım ayında Fransız Kalkınma Ajansı’ndan ilk 3 yılı anapara ödemesiz toplam 12 yıl vadeli 80 milyon Avro tutarında kredi temin ettik. Banka olarak yurt dışı borçlanma tutarımız 12.5 milyar dolara ulaştı ki bu da toplam bilanço büyüklüğümüz yüzde 20’sini oluşturmaktadır. Uluslararası piyasalardan temin ettiğimiz kaynağın maliyet ve büyüklüğü de ülkemize ve Bankamıza duyulan güveni göstermiştir. Bu da ülkemiz üzerine yapılan ekonomik spekülasyonlara verilen en iyi cevap olmuştur” açıklamasını yaptı. 

Dijital bankacılıkta yüzde 44’ten fazla büyüdük e-devlet
VakıfBank olarak değişim ve dönüşüme seyirci kalmayıp Bütün süreç ve işlemleri mobil ortama taşıyarak, müşterilere daha basit, yalın, kullanıcı dostu bir platform oluşturmak için yatırımlara hızla devam ettiklerini anlatan Özcan sözlerini şöyle sürdürdü: “2017 yılının ilk dokuz ayı itibariyle mobil bankacılık uygulamalarını kullanan müşteri sayısında yılbaşına göre yüzde 44’ün üzerinde büyüme yakalayarak, kullanıcı sayısında 2 milyonu aştık. Bankamızda halen adet bazında yapılan işlemlerin yüzde 90’ından fazlası şube dışı kanallardan gerçekleştiriliyor. Önümüzdeki dönemde bu oranın daha da artmasını öngörüyoruz. Mobil Bankacılık kanalında 200’ün üzerinde farklı işlem yapma kapasitesine sahibiz. Özellikle mobil kanaldan yapılabilen işlem setine baktığımızda sektör ile kıyaslandığında daha geniş bir işlem yelpazemiz var. Güvenlik başta olmak üzere tüm bu konularda beklentilere cevap vermek, müşterilerimizin her türlü ihtiyacını dijital kanallar aracılığıyla karşılayabilmek hedefiyle çalışıyoruz.”

Mega projelerin yanındayız 

Son 10 yılda yapımı gerçekleştirilen Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu, Üçüncü Havalimanı gibi mega projelere destek olduklarını vurgulayan Özcan, “Türkiye’nin gelişiminde ve milletin refah düzeyinin artırılmasında büyük önem taşıyan projelere yaklaşık 3.5 milyar dolar finansman sağladık. Türkiye’nin son yıllardaki en önemli özelleştirme projelerine de yaklaşık 3 milyar dolar kaynak temininde bulunduk. Başta yenilenebilir enerji projeleri olmak üzere çok sayıda orta ve büyük ölçekli enerji yatırımlarına da sadece son beş yılda yaklaşık 2.5 milyar dolar finansman desteği sunduk” dedi. 

2018 daha umutlu bir yıl olacak

2018 yılının 2017’den çok daha iyi geçeceğini anlatan Özcan, bunun gerekçelerini şöyle açıkladı: “Ekonomik verilerin kısa bir analizini yaparsak görürüz ki Türkiye’nin bütçe açığı yüzde 3 bile değil. Birçok AB ülkesinde bütçe açığının Türkiye’den çok daha fazla. Diğer yandan yapılan yatırımlar vergi ve istihdam olarak geri dönecek. Bölgemizdeki barış ortamının gelişmesiyle turizm gelirlerinin de artması çok muhtemel. Bu nedenle daha iyi bir 2018 yılı geçmesini bekliyoruz.”
 
Dolardaki artış ekonomik gerçeklerle örtüşmüyor
Dövizde yaşanan dalgalanmaya da değinen VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, “Gelişmekte olan ülkelere baktığımızda Türkiye’de dövizin daha fazla arttığını görüyoruz. Dolar Türkiye’de neden bu kadar yükseliyor diye ekonomik verilere bakıyorsunuz bir gerekçe bulamıyorsunuz. Kamu bilançosu hiç olmadığı kadar güçlü. Kamu borç stokunun milli gelirimize oranı yüzde 28. Gelişmekte olan ülkelere baktığımızda bunun yüzde 50’leri aştığını görürsünüz. Eskiden toplam borcun yüzde 58’i döviz cinsindendi. Şimdi ise bu oran yüzde 39’a indi. Kura karşı duyarlılık azaldı. Bankacılık sektörüne baktığımızda sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 17’lerde olduğunu görüyoruz. Kaldıraç oranları da oldukça düşük olan bankaların çok güçlü olduğunu görüyoruz. Ülke olarak bir borç yükü sorunumuz da yok. Hane halkının 100 milyar dolar fazlası var. Son dönemde tartışma konusu olan ve 212 milyar dolar döviz borcu olan reel sektörün de hazırlıklı olduğunu görüyoruz. Reel sektörün de önümüzdeki bir yılda döviz fazlası mevcut. Türkiye’nin genel bilançosunun da iyi olduğu ortada. Bu tablo bize dövizdeki yükselişin normal olmadığını gösteriyor. Güçlü Türkiye’yi istemeyenlerin dönem dönem bu şekilde ortaya çıkacağını biliyoruz. Türkiye bunların hepsini aşacak güçtedir” diye konuştu.

500 milyon euroluk ihraç ödül getirdi
Türkiye’nin uluslararası sermaye piyasalarındaki öncü bankası VakıfBank, Türk sermaye piyasaları ile finans sektörünün en saygın ödüllerinden biri olan “Bonds & Loans 2017” ödüllerinde, Türkiye’nin euro cinsi ilk İpotek Teminatı Menkul Kıymet İhracı ile “Yılın En İyi Uluslararası Tahvil İhracı” ve “Yılın En İyi Finansal Kurumlar Finansmanı” ödüllerine layık görüldüğünü anlatan Özcan, “ VakıfBank ödülü, 2016’nın Nisan ayında gerçekleştirdiği 5 yıl vadeli 500 milyon euro cinsi ilk İpotek Teminatı Menkul Kıymet İhracı (Covered Bond) ile elde etti. VakıfBank ayrıca, gerçekleştirdiği Türkiye’nin euro cinsi ilk Covered Bond ihracı ile uluslararası sermaye piyasalarının prestijli ve saygın medya kuruluşu Global Capital tarafından “Gelişmekte olan Piyasalardaki En İyi Finansal Kurum ihracı (CEEMEA Financial Institution Deal of the Year)” kategorisinde birincilik ödülünü aldı” dedi. Sadece dış kaynak ihracı ile değil, ürün ve hizmetleriyle de ödüllere layık görülmenin gururunu yaşadıklarını söyleyen Özcan; “uluslararası iş dünyasının en prestijli ödüllerinden biri sayılan International Business Awards’ta (Stevie Awards) “720° Müşteri Yönetimi” ürünü ile; “Yılın En İyi Pazarlama Kampanyası - Yeni Ürünler ve Servisler” ve “OGM Kart” ürünüyle de “Yılın En İyi Pazarlama Kampanyası - Finansal Kart” kategorilerinde ödüle layık görüldük” diye konuştu.

Sadece para değil, danışmanlık da veriyor
Mehmet Emin Özcan, VakıfBank’ın KOBİlere  ve esnafa nakdi ve gayri nakdi kredilerden, tahsilat ve ödeme hizmetlerine kadar birçok finansal ürün ve hizmet sunduğunu hatırlattı. Özcan sözlerini şöyle sürdürdü:” KOBİ’lerin finansmana erişiminde bir nevi danışmanlık hizmeti de veren VakıfBank, 2100 kişiyi aşan uzman satış temsilcileri aracılığıyla KOBİ ve esnafa destek vermeye devam ediyoruz. KOBİ’lerin yeni yıla güçlü bir biçimde girebilmeleri için “KOBİ’lere Şimdi Al 2018’de Öde” kredi kampanyasını başlattık.  Bunun yanı sıra özellikle esnafımızın ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak “Esnafa Halden Anlayan Kredi” ürünleri tasarladık. Bitkisel üretimden hayvancılığa, tarımsal üretimin her alanında üreticilere destek vererek, Tarım bankacılığı alanında  son 3 yılda müşteri sayımızı 28 kat büyüttük. Tarım bankacılığı konusunda 250’ye yakın şubemizle  bu alanda özel hizmet veriyoruz”.

IT’ye yatırımları artarak devam edecek
VakıfBank’ın teknoloji alanındaki yenilikleri takip ederek mevcut donanımları satın alacağını anlatan Özcan, şunları söyledi: “Teknoloji alanındaki yatırımların çok önemli bir payını donanımın satın alma bedeli değil, bu donanımı araştıran, bulan, satın alan, işleten personelle yeni programlar yazılmasında görev alan analist ve yazılımcı istihdamı için yapılan personel giderleri oluşturmaktadır. “Geleceğin bankaları, bankacılık lisansı olan teknoloji şirketleri olacaktır” sözüne çok inanıyorum. Bu nedenle de önümüzdeki dönemde yeni teknoloji satın alınması, nitelikli ve yeterli sayıda personel istihdamı konusuna özel bir önem vereceğiz.”

Spora 30 yıldır kesintisiz destek
VakıfBank’ın kurumsal sosyal sorumluluk çerçevesini de tanımlayan Mehmet Emin Özcan, “Eğitim alanında özel çocukların eğitimine yönelmeyi çok önemsiyoruz ve bundan sonra da birçok projede yer almayı planlıyoruz. Kültür sanat alanında, geleneksel Türk sanatları çalışmalarına sağladığımız desteğe devam edeceğiz. Bu vizyonla sporda Türk voleybolunun arkasındaki güç olmayı sürdüreceğiz. VakıfBank olarak spora, özellikle voleybola 30 yılı aşkın süredir kesintisiz destek veriyoruz. Dünya çapında başarılara imza atan VakıfBank Spor Kulübü’nü desteklemeye devam ediyoruz. VakıfBank Kadın Voleybol Takımı, Türk kadınının imkanlar sağlandığında Türkiye’de, Avrupa’da ve dünyada neler yapabileceğinin önemli bir göstergesidir. Alt yapıda da aynı istikrarı görüyoruz. Sadece kendi takımımız için değil, Türk voleybolunda yer alan birçok takım içinde VakıfBank çıkışlı çok sayıda oyuncu bulunuyor. 2017 yılında Ankara ve İzmir’de açtığımız yeni spor okullarımız sayesinde de Türk Voleybolunun altyapısına daha fazla destek olacağız. Ayrıca, yaklaşık 60 milyon TL finansman kaynağıyla hayata geçirdiğimiz VakıfBank Spor Sarayı’nı da yine bu kapsamda değerlendirmek gerekiyor. Zira kulübümüzün tüm sporcularını bir araya toplamamıza olanak sağlayan bu salonu aynı zamanda, geleceğin şampiyonlarının yetişmesine olanak sağlaması için Türk sporuna armağan ettik” dedi. 

Düzyatan, kendimizi çok yakın hissettiğimiz bir isim

 Yeni dönemde Vakıfbank’ın “Yanındaki Güç” konseptinin yüzü olan oyuncu Engin Altan Düzyatan’ın rol aldığı reklam filmini de anlatan Özcan, şunları söyledi: “Yeni reklam filminde Vakıfbank’ın gelenekten geleceğe yolculuğunu anlatmak istedik. VakıfBank kadar güvenilir ve toplumun yediden yetmişe herkesin gönlünü fethetmiş bir isimle halkımızın karşısına çıkmayı arzu ettik. Bu sebeple iletişim çalışmalarımızda değerli oyuncumuz Engin Altan Düzyatan’la işbirliği yapmaya karar verdik. Engin Altan Düzyatan, aslında daha önce de çalıştığımız ve kendimizi çok yakın hissettiğimiz bir isim. Kendisi son derece başarılı, güvenilir ve toplumun her kesiminde sevilen bir sanatçı. Toplumsal değerlere saygılı, sosyal sorumluluk açısından duyarlı, ayrıca son derece de yetenekli ve disiplinli. Kendisi ile çalışmaktan son derece memnunuz.  VakıfBank markası, kurumu ve stratejisi için çok uygun bir seçim olduğuna inanıyoruz.”