Diplomasi Muhabirleri Derneği’nin (DMD) konuğu olan Yıldız, 7 Haziran seçimleri sonrası siyasi gelişmelerin enerji sektörüne etkileri ve bölgedeki gelişmelerin enine boyuna değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Tek başına iktidarın yerini koalisyon hükümeti arayışlarına bıraktığını, 2 ay içindeki gelişmelerde enerji sektörünü etkileyen bazı yapılar olduğunu ve dünyadaki ham petrol fiyatlarının düşüşünden kaynaklanan avantajların dolar paritesinin yükselmesiyle beraber nötr hale geldiğini anlatan Yıldız, enerji sektöründe döviz alınan ana kalemlerin temel ithalat girdilerinin Türk lirası ile satılmasıyla oluşan farkın kamu tarafından dengelenmesi gerektiğinin altını çizdi.


"Son dönemde terörün maliyeti 30 milyon lira"

Terörün ülkeye maliyetine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Yıldız, sadece son yapılan sabotajların yatırıma verdiği maliyetin 30 milyon lira civarında olduğunu ifade etti.

Yıldız, paralel yapının AK Parti'nin dışındaki partileri tercih etmesinin son derece normal olduğunu ancak bugün HDP'ye yalnızca bu gerekçelerle oy verenlerin vebalinin bir oyla sınırlı kalmadığını bilmek gerektiğine dikkati çekti. Gelen şehit haberlerini hatırlatan Yıldız, şunları söyledi:

"Yüreğimdekini söylemem lazım. HDP'ye emniyetin, yargının içinden sırf paralel yapı gerekçesiyle oy verenlerin bu kana eli bulaşmıştır. O şehit olan, beraber çalıştığı arkadaşının kanında o kişinin izi vardır. Hiç birbirimizi aldatmayalım. HDP'ye normal parti olarak oy verenlerin haricinde yalnızca AK Parti olmasın adına oy verenlerin PKK'nın terörüyle ortak çalıştığını bilmemiz gerekiyor. Bir polis lojmanından PKK'ya yüzde 62 oy çıkıyorsa burada başka bir problem var demektir. Ben buna demokratik bir seçim demem. Bir kişinin HDP'yi tercih etmesi demokrasidir ama bir polisin HDP’ye oy vermesi, PKK kendi arkadaşını şehit ettiği için demokrasi değildir."


"Rusya ile anlaşmada bizim açımızdan problem yok"

Rusya ile doğalgaz indirimine ilişkin anlaşmanın hala imzalanmadığı belirtilerek, bu konudaki gelişmelerin sorulması üzerine Yıldız, yüzde 10,25’lik indirim konusunda anlaşma sağladıklarını ancak henüz bunun imzalanmadığını hatırlattı. "Bizim açımızdan bir problem görünmüyor. Kendilerinin de istediği zaman bunu gerçekleştirebiliriz" diyen Yıldız, Türk Akımı ile alakalı olarak da müzakerenin yapıldığını ve her ülkenin kendi çıkarını korumasının son derece doğal olduğunu söyledi.


"Maliyetleri vatandaşa yansıtma niyetinde değiliz"

BakanTaner Yıldız, TL bazında maliyetlerin artıyor olmasının yerli kaynaklara daha çok yönelmek gerektiği anlamına geldiğine işaret ederek, gerek Suriye gerekse Irak’a verilecek su miktarının düşmemesi ve buradan elde edilecek enerjinin bu tür maliyet artışını dengelemek için kullanılmasının temel stratejilerinden olduğunu belirtti. Bakan Yıldız, "Biz döviz fiyatlarının artışından memnun değiliz. Yalnızca ihracatçının işine yarıyor olması Türkiye’nin tüm meselelerini çözüyor anlamına gelmiyor. Maliyetleri dövizle olan ana kalemlerin bizi zorladığını söylemem lazım. Buna rağmen sanayicimize ve vatandaşımıza şu anda yansıtma niyetinde değiliz" ifadelerini kullandı.


"Benim amacım Allah nasip ederse şehit olmaktır"

Kendisinin "Biz de şehit olmaya hazırız" ifadesinin ve oğlunun bedelli askerlik yaptığı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine "Benim amacım Allah nasip ederse şehit olmaktır, bunu açıkça söylüyorum. Dinim, milletim, vatanım için... Bu sorulduğu için söylüyorum" diyen Yıldız, bu ifadeleri ilk olarak bir şehit cenazesinde dile getirdiğini, bunun durup dururken söylenmesinin çok anlamlı olmadığını söyledi. 

Oğlunun bedelli askerlik yaptığı yönündeki iddiaların tamamıyla bir iftira olduğunu dile getiren Yıldız, "Oğlumun biri lisede okuyor, diğeri de üniversiteyi bitirdi askerliği henüz gelmiş değil. Henüz askerliklerini yapmadılar" dedi.