Erken seçim nihayete erdi ve yeni sistemde Türkiye’yi yönetecek kadro bu akşam Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından açıklanıyor. Kabinenin en önemli ayağı olan Ekonomide patronun kim olacağı, cevabı en çok merak edilen soru. Piyasalar heyecanla bu ismi bekliyor. Peki, yeni bir hikaye beklentisi karşılanacak mı? Bu da önemli... Bir yandan da, Dolar/TL’yi takip süreci devam ediyor. Geçen hafta başı 4.72’yi gören Dolar/TL haftayı 4.57’den kapattı...

Seçim öncesi dikkat çeken bir röportaj yaptığımız Finans Uzmanı Baybars Sezen, son günlerde kafaları karıştıran “Ticaret Savaşları” ve Türkiye’nin ekonomide çizmesi gereken yol ile ilgili sorularımı cevaplandırdı...

ABD ARTIK DÜNYANIN MERKEZİ DEĞİL!

Öncelikle şu “Trade Wars” denilen ‘Ticaret Savaşları’ ile başlayalım...

Neler oluyor?

Hiç düşündünüz mü, neden son günlerde ABD finans medyasının bu konuda deyim yerindeyse tantana yapmasına rağmen dolar yerinde sayıyor ve hatta iki haftadır düşmeye başladı?

Herkes zannediyor ki, ticaret savaşları ABD’nin bütçe açığını azaltacak ve bu da dolar için olumlu. Ama açığın küçülmesi daha çok mal satmak değil, daha az almak demek olacak Amerikan halkı için. Peki tüketim azalırsa ABD nasıl büyür?! Bilakis işsizlik artar ve vergi geliri azalır; bu da ABD’nin bütçesini olumsuz etkiler...

BU GİDİŞATIN SONU NEREYE VARACAK?

ABD ekonomisi zarar görüp yavaşlamaya başlar, bu da FED’i faiz indirimine götürür. Bu yüzden Beyaz Saray’daki kişi görünürde iş adamı fakat, Amerikan dolarını büyük kaosa götürüyor. Yani, ABD bu gidişattan zarar görecektir. Mesela, General Motors şirketi bu yönde ABD hükumetini uyardı ve “Bu politika, ABD şirketlerini olumsuz etkileyecek.” dedi. Fakat Beyaz Saray yönetimi, kendisini inanılmaz derecede popülist ve demagoji içeren bir politikaya kaptırdı ve bütün dünyayı karanlığa götürmeye çalışıyor..

"ABD’NİN YAPTIĞI BÜYÜK BİR ŞIMARIKLIK!"

ABD, züccaciye dükkanına girmiş bir fil gibi davranıyor. Nerede o Kennedy’lerin Roosevelt’lerin ABD’si! 

Son haberlere bakalım biraz da... Rakamlar ne diyor ekonomi için?

Temmuz ayı ABD’nin istihdamı yine iyi geldi fakat bu sefer ABD’nin işsizlik oranı 0.2 puan arttı ve %4 oldu. İyi bir istihdam rakamı gelmesine rağmen dolar endeksi gerilemeye devam etti. Ve bizde Temmuz başında enflasyon rakamı yüksek gelmesine rağmen Dolar, TL’ye karşı haftayı düşüşle tamamladı. Hafta başı 4.72’yi gören dolar hafta sonunu 4.57 ile kapatı...

Bunun en büyük nedeni ise, Türkiye’deki gelişmelerden öte tamamen FED kaynaklı.

Amerikan Merkez Bankası FED’in, en son gelen işsizlik rakamının ardından faizleri artırmasına gerek kalmayacak olması.

Öte yandan dolar endeksi gerilemesinin bir başka sebebi de, ABD’nin şu an uyguladığı koruma politikası. Brokerler son günlerde dolar için olumlu düşüncelerini tamamen değiştirmeye başladılar. Bu yüzden, FED’in son faiz artırımında 95’te bulunan dolar endeksi şu an 93.5’lere gerilemiş durumda. Bu da bir yandan Dolar/TL’yi olumlu etkilemiş oldu.  Yıl sonuna kadar da ABD böyle yanlış yoldan giderse, Dolar endeksinde büyük düşüş bekliyorum...

DOLAR/TL YIL SONUNDA NE OLUR?

Dolar yıl sonuna kadar en az %15 değer kaybedebilir. Bu da Dolar/TL’yi 3.80-3.90’lara kadar geri getirebilir. Esasen doların daha fazla yükselmesi için de bir sebep kalmadı. 

Hatırlarsanız, büyük fonlar yöneten yatırımcı Mark Mobius da 2 hafta evvel “TL çok ucuz ve almaya başladım.”  açıklamasında bulundu...

Bu yüzden Türkiye, önceki röportajımızda da belirttiğim gibi politik istikrara geri döndükten sonra piyasanın güvenini de yavaş yavaş kazanacaktır.

EKONOMİDE YENİ BİR HİKAYEYE İHTİYAÇ VAR MI?

Şu anda piyasanın tek beklentisi enflasyonun düşmesini görmek. Bunu gördükten sonra da dövizde ve bonolarda ciddi bir düşüş bekliyorum. Şu anda bono faizi %19’a dayandı fakat %12’lere doğru bir hareket bekliyorum. Tabii bütün bu gelişmeler Borsa Istanbul’u da olumlu etkileyecektir. Özellikle de Bankacılık sektörünü...

Gelelim ABD ile Çin arasındaki Ticaret Savaşına...

DÜNYA ABD’SİZ YAPABİLİYOR AMA ABD, DÜNYASIZ YAPAMIYOR!

Çok gerçek dışı bir durum var orada. Çin eğer isterse, deyim yerindeyse ABD’ye fena dayak atar; çünkü elinde 2.5 Trilyon dolar var! Yani isterse elindeki bütün dolar varlıklarını satar ve ABD iflas eder. Fakat Çin, şu ana kadar bu kırmızı çizgiyi geçmek istemedi. Çünkü dünyayı bir kaosa sürüklemek istemiyor...

Evet, ne yazık ki ABD finans medyası her zamanki gibi beyin yıkama konusunda maharetini (!) gösterip 2008’den de ders almayıp hala dünyanın merkezi gibi hareket ediyor! Ama bu sefer de bumerang yine kendilerine dönecek.

Zaten bu ticaret savaşları denilen olay çıktığından beri dünya ticaretinde bir bozulma olmadı. Sadece dolarda ciddi bir düşüş hareketi başladı. Bunun en büyük sebebi de, dünya artık ABD’siz yapabiliyor ama ABD dünyasız yapamaz hale geldi!