BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye ile Ermenistan arasında doğrudan görüşmeler yapılması için çaba harcayacağını, 1915 olaylarına ilişkin olarak da ortak bir tarih komisyonunun kurulmasına katkı sağlanması gerektiğini söyledi. 

Başbakan Merkel, resmi ziyaret için Berlin'de bulunan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev ile görüştü.

Merkel, başbakanlıkta gerçekleşen görüşmeden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, "Almanya soykırım ve Nasyonalsosyalizm dönemi ile hesaplaşmakla kalmadı, bunu gelecekte de sürdürecek. Bu, her kuşağın görevi olmalıdır. Türkiye ile Ermenistan arasındaki tarihin, bir tarihçiler komisyonu kurularak ele alınmasına da katkı sağlamamız gerekir. Hem Ermeni hem de Türk tarafıyla bu konuyu konuşmaya devam edeceğim." şeklinde konuştu.

Aliyev ile Dağlık Karabağ sorununun barışçıl şekilde çözülmesi gerektiği konusunda görüş birliği içinde olduklarını ifade eden Merkel, "Bu nedenle Dağlık Karabağ sorununun çözümünün Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin düzeltilmesine de katkı sağlayacağına inanıyoruz. Orada 2005 ile 2009 yılları arasında bu konuda çabaların olduğunu biliyoruz. Ancak bunlar sonunda durma aşamasına geldi." dedi.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatının (AGİT) dönem başkanı olarak Dağlık Karabağ sorununun çözümü konusunda ABD, Rusya ve Fransa'nın da çabalarıyla yeni girişimlerde bulunacağını kaydeden Merkel, Türkiye ile Ermenistan arasında doğrudan görüşmeler yapılması için de çaba harcayacağını vurguladı. 

Başbakan Merkel, Alman Meclisinin 1915 olaylarıyla ilgili karar tasarısını kabul etmesinden sonra Türkiye'den Türk asıllı Alman milletvekillerine yönelik eleştirileri nasıl karşıladığının sorulması üzerine de, "Alman Federal Meclisinin üyeleri özgürce seçilmiş milletvekilleridir. Bu sebeple, Türk tarafından yapılan açıklamaları anlaşılmaz buluyorum." şeklinde yanıt verdi.

- ''Ermenistan yanlış hesaplar yapıyor''

Cumhurbaşkanı Aliyev de Dağlık Karabağ sorununun uluslararası standartlara göre ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararı doğrultusunda çözülmesini ümit ettiklerini belirterek, Ermenistan'ın, bölgeden hemen ve şartsız çekilmesi yönündeki çağrılara uymadığını, buna rağmen bu ülkeye yaptırımların uygulanmadığını ve Ermenistan'ın etnik temizlik girişimi noktasında da cezalandırılmadığını söyledi.

Ermenistan'ın sürekli şekilde Azerbaycanı kışkırttığını, mezarları ve camileri yıktığını, sivil halka da saldırdığını ifade eden Aliyev, ''Ermenistan yanlış hesaplar yapıyor.'' dedi.

Aliyev ayrıca Ermenistan'ın Azerbaycan'ın askeri olarak karşılık vermesini beklemediğini, kendilerinin ise sadece barışçıl bir çözümden yana oldukları için Ermenilere karşılık vermeyi bıraktıklarını kaydetti.

Bir gazetecinin, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın daha önce Berlin'e yaptığı ziyaret sırasında Azerbaycan'ı suçladığını hatırlatması üzerine Aliyev, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ermeni Cumhurbaşkanının Azerbaycan'ı suçlamak için böyle bir fırsatı değerlendirmesi beni şaşırtmadı. Bunu her zaman yapar ama bizim pozisyonumuz açıktır. Sadece haritaya bir kez bakmanız yeter. Saldırganın kim olduğu ve böyle bir saldırının kurbanının kim olduğu hemen görülebilir. Ermenistan 1990'lı yılların başında, Azerbaycan'a ait olan toprakları şiddet yoluyla işgal etti. Dağlık Karabağ, Azerbaycan'ın tarihi bir parçasıdır. Orada bir soykırım yaşandı. 10 ülke bunu kabul etti. Bir gecede 613 kişi öldürüldü. Yüzden fazlası kadındı. 63'ü çocuktu. Yaklaşık bin kişi kayıp. Bu belgelenmiş bir olaydır. Delillerin olmadığı yüzlerce yıl önce yaşanan bir olay değildir. Uluslararası toplumun gözleri önünde gerçekleşmiştir." 

Cumhurbaşkanı Aliyev, Rusya'nın hem Azerbaycan'a hem de Ermenistan'a silah satmasını nasıl karşıladığının sorulması üzerine de Rusya ile çok yapıcı ekonomik ve dostane ilişkilere sahip olduklarını ve bu ülkeyi önemli bir stratejik partner olarak gördüklerini söyledi.

Aliyev, "Rusya'nın Ermenistan'a silah satması gerçeğine karşı alerji göstermiyoruz. Biz Rusya'nın büyük bir silah sevkiyatçısı olduğunu ve silah ürettiğini biliyoruz. İstediği her ülkeye de silah satabilir. Rusya, Azerbaycan'a da silah satıyor. Ermenistan'ın aksine bu silahlar için fiyatın tümünü de ödüyoruz. Biz sadece bu ülkeden silah almıyoruz. Türkiye'den, Beyaz Rusya'dan, İran'dan ve İsrail'den de silah satın aldığımız bir sır değil. Hem silahlı kuvvetlerimizi modernleştirdiğimiz için, hem de tüm ülkelerin, özellikle de işgal altında bulunan bir ülkenin kendisini koruyabilmesi için." diye konuştu.