Türkiye’de son 12 yılda ekonominin çarkları arasında çabalayan; üreten, istihdam sağlayan, vergi ödeyen on binlerce emekli işveren yaptıkları bu çabalarından dolayı devletten madalya beklerken cezalandırıldıklarını düşünüyor. Evde oturup devletin verdiği emekli parasına değil, çalışmayı teşvik için işyeri açıp ülkenin kalkınmasına destek olduklarını düşünen 600 binden fazla işveren emekli küskün ve dargın.

Türk ekonomisindeki gelişme bütün dünyanın dikkatini çekiyor. 2002’den sonraki ekonomi politikalarıyla önemli biri başarıyı yakalayan AK Parti Hükümeti, ekonomik istikrarın sürdüğü son 12 yılda 9 seçim gördü. Bu seçimlerde doğru politikaları benimseyen halkın desteği ile AK Parti doğruları yaparak sürekli oyunu artırdı. Muhalefet ise halka sunacağı doğru dürüst bir ekonomik, kültürel ve sosyal program yapamadığı için sadece AK Parti Hükümeti’nin yaptıklarını eleştirerek koskoca bir 12 yılı geride bıraktı. Değişim sadece CHP’nin Genel Başkanlık koltuğunda yaşandı. CHP’de Genel Başkanlık koltuğuna Deniz Baykal’ın yerine Kemal Kılıçdaroğlu oturdu. Ancak Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gaflar ve yanlışlar CHP’nin oylarını daha da aşağıya çekmekten başka bir işe yaramadı. Ağustos 2014’te Türkiye’de son 90 yılın en büyük olayı yaşandı. İlk defa Türkiye’de halkın oylarıyla seçilen cumhurbaşkanı unvanını alan Recep Tayyip Erdoğan, 12. Cumhurbaşkanı olarak göreve başladı. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından üzerinde uzun zaman Meclis’in çalıştığı Torba Yasası’nın amacı ekonomiyi rahatlatmak, kamu alacaklarını tahsil etmek için devreye sokuldu. Türkiye torba yasalarıyla ilk defa 2000 yılında tanıştı. “Rahşan Ecevit Affı” torba yasasıyla cezaevlerindeki tutuklu ve mahkûmlar salıverildi. 2002’den bu yana kamu alacaklarıyla ilgili geçtiğimiz eylül ayı içinde yürürlüğe giren yeni torba yasasında ise özellikle Soma maden faciasından sonra aceleyle düzenlenen kanunda birçok kamu kurumunun alacaklarına yönelik uygulamaların yayında birçok konuda genel af gibi gösterilen yeni Torba Yasası’nda emekli olduktan sonra çalışma hayatına deven edenlerden kesilen yüzde 15’lik ek pirim tahsilatı ile ilgili düzenlemeler bulunuyor.

(YENİŞAFAK 21 EYLÜL 2014) Emekliye müjde: O kesinti kalkıyor
Uzun zamandır dile getirilen Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) kesintilerinin kaldırılması gündeme geldi. Çalışan ve iş yeri olan emeklinin maaşlarındaki yüzde 15'lik kesinti kalkacak. Emekli olduktan sonra yeniden çalışmaya başlayan vatandaşlardan yüzde 15 oranında SGDP kesintisi yapılıyor. Emekli vatandaş eğer bir işyerine bağlı çalışıyorsa, bu kesintiyi işveren ödüyor. Emekli eğer kendi işini devam ettiriyorsa bukez kesinti emekli maaşından yapılıyor. Asıl büyük sorun da burada çıkıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Çalışma Bakanı Faruk Çelik bu taleplerle ilgili çalışmalar yaptıklarını belirtti.

EMEKLİ İŞVERENLER YÜZDE 15’LİK SGDP’NİN KALDIRILMASINI TALEP EDİYOR
Emekli işverenlerin tepkisine sessiz kalmayan Çalışma Bakanı Faruk Çelik, "Esnafımız, SGDP oranları yüksek” diyor. Emekli işverenler, “Eleman çalıştırıyorum, çalıştırdığım 2 elemana karşılık benden Sosyal Güvenlik Destek Primi almayın” diyorlar. Bunu değerlendirmek durumundayız, ama bu “Çalışma Bakanı’nın yalnız başına vereceği bir karar değil” diyerek talepleri değerlendireceklerini, ancak bu kararı tek başına alamayacağını belirtiyor. Şimdi gözler yeni Başbakan Ahmet Davutoğlu’nda. 600 bin emekli işveren; hem üretim yapıp, hem istihdam sağlayıp, hem vergi ödeyip, hem de çalıştırdığı işçilerin SGK primleri ödemesine rağmen geçmiş dönemde ödenmeyen ve şimdi tahsili istenen yüzde 15’lik SGDP’nin kaldırılmasını talep ediyor. 600 bin kişiyi aşan bir grubun oy potansiyelini de göz ardı etmeyecek olan siyasi partiler yaklaşan 2015 Genel Seçimleri için bu kesimin taleplerini dikkate almak zorunda. Çünkü bu kişilerin 600 bini aşan oyları genel seçimlerde gözden kaçırılmayacak önemli bir ayrıntı…

DEVLETTEN MADALYA BEKLERKEN BU CEZALAR NEYİN NESİ?
Yeni Torba Yasası 600 binden faza işveren emekliyi yakından ilgilendiriyor. Bu uygulamanın mükâfat mı, ceza mı olduğu tartışma konusu. Şöyle ki, 2004 yılında uygulamaya konulan yeni SGK Yasası’nda emekli olduktan sonra yeniden başka bir işte çalışanlardan yüzde 15’lik kesinti yapılması öngörülmüştü. Yeterli duyuru yapılamadığı için birçok emekli vatandaş, yüzde 15’lik kesinti konusunda hassas davranamadı. Şu anda 600 binden fazla emekliyi ilgilendiren Torba Yasası’nda ise netlik yok. Mesela emekli olup, bir köşeye çekilip, devletten aldığı emekli parasıyla geçinen on binlerce kişi, kendi işini kurarak, yanında en az 1, en çok 5 bin kişi çalıştırarak üretimi katkı sağlayan; yani işveren olan emekliler yüzde 15’lik kesintiyi ceza olarak görüyor. Devletin adil olması gerektiğini ifade ediyorlar. Birçok emekli işveren, ”Evde oturmuyorum. Ülkem için çalışıyor, üretime katkıda bulunuyorum. İstihdam sağlıyorum. Yanımda işçi çalıştırıyor, onların SGK primlerini ödüyorum. Devlete KDV, ÖTV ve diğer vergileri ödüyorum. İşyeri açıp üretime katkı sağladığım için mi cezalandırılıyorum. Devletim bizim gibi emekli olduktan sonra işyeri açıp istihdam sağlayanlara mükâfat olarak madalya vermesi ve vergiden muaf tutulması gerekirken bize yapılan ceza değil de ne” diye soruyorlar. İşveren emekliler Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) oranlarına göre yüzde 15’lik kesintiye tepkili. Bu konu SGK’nın verilerine göre 600 binden fazla emekliyi ilgilendiriyor.

Türkiye’de işsizlik oranın her geçen yıl arttığına dikkat çeken emekliler, “Biz üretime katkı sağlamazsak, işyerlerimizi kapatırsak devlet kazançlı mı çıkacak? On binlerce genç işsiz, emekli girişimcilerin açtığı işyerlerinde istihdam ediliyor. Bütün bunlar apaçık ortada iken devletin bizden keseceği yüzde 15’lik SGDP primine mi ihtiyacı var. Bu işyerleri kapanırsa devletin kaybını hesaplamayacak bürokratlardan kim hesap soracak” diyen iş yeri sahipleri, “Ortalama 1.000-1.500 TL emekli maaşı alıyoruz. Yanımızda çalıştırdığımız 10 kişinin SGK primlerini ödüyoruz. Yani biz ülkemiz için istihdam sağlıyor, üretime katkı yapıyor ve işsizlere iş kapısı açıyoruz“ şeklinde görüş beyan ediyorlar.